Telefon/Minsung

Yardim etsene amk ölüyorum

Çoğu kişi dağılarak jisungu arıyorken hoca ise hala söyleniyordur. Adam hakli, bir insan müzede nasıl kaybolabilir ki? Bir kaç kişi gruplaşarak  heykel sergilenen odalara bazıları ise tarih odalarına bakıyordur. 10 dakikanın ardından çoğu kişi pes edip chan hocanın yanına gitsede hyunjin, felix ve minho hala arıyordur.

Minho heykellerin  bulundugu bölüme girdiğinde arkadaki küçük odaya bakar ve bir iskeletin yanında bayılmış jisungu görür.

Lan bu napıyor burada?

Minho jisungu biraz sarstıktan sonra kalkmadığını görünce kucağına alır ve toplanma alanına gider.

Chan hoca onları gördüğü anda şükür çeker. Diğer herkes ise göz devirerek bakıyordur. "Sonunda ya. Nolmuş bayılmış mı? Nerede buldun. Jisung iyi misin"
"Hocam iskeletin yanında baygın duruyordu."
"Hay yarabbim bu çocuk beni öldürecek. Neyse sen jisungu bırak şöyle hocalar ilgilensin biz gidelim onlarda gelir sonra,"
"Hocam gerek yok ben taşırım onu. Araca binmicez mi zaten uyandırırım ben."
"İyi tamam ama çocuk artık korkudan havale mi geçirdi bilmem."

Herkes araca bindiğinde minhoda jisungu kucağına oturtarak en arkaya oturmuştur.Herkes arada bir kafalarını çevirip onlara baksada minho aldırış etmiyordur.

5 dakikaya jisung uyanır. "Ay o neydi!"
Herkes jisunga bakar, minho ise jisungu doğrultur.
"Jisung, iyi misin, noldu?"
"Ya iskelet vardı pat diye karşıma çıktı ya! İskelet vardı bildiğin iskelet! Sizde gördünüz mü!" Minho eliyle jisungun ağzını kapatır.
"Hocam jisung uyandı"

Chan hoca jisungu kontrole gelir. "Jisung, iyi misin? Birşeyin yok değil mi?"
Jisung onayladığında chan jisungun başını okşar ve en öne, yerine gider.

Jisung etrafına bakıyordur, "boş koltuk yok mu?"
"Hayır başkası oturdu yerine. Böyle kalabilirsin."

Yaklaşık 1 saat böyle gittikten sonra otobüs deniz kenarında durur.
"Evet herkes insin, umarım herkes sırt çantalarını almış ve mayolarını koymuştur hem dün akşam hem sabah 10 kere söyledim almadıysanız pes gerçekten. Neyse soyunma odalarına girin ve giyinip gelin. Serbestsiniz akşama kadar burdayız."

Minho jisungun elinden tutar ve onu kaldırır. "Ya ben rezil olmayayım diye kolluk getirmedim nasıl yüzücem."
Minho güler. "Ben yardım ederim"

Not: gerçekte jisung yüzme biliyo tam tersi evet biliom ama ficte öyle yapmak istedim✊🏿

"Salak misin tabiki aynı kabine girmicez. Okulda değiliz ama okuldayız minho saçmalama yani olmasakta girmem ama olsun."
"Tamam jisung. Trip atıyorum şuan."
"Ya tamam hadi git gir şuraya giyin gel aa"

İkiside giyindikten sonra çıkar ve diğerlerinin yanına giderler. "Noluyor orada ya?"
Jisung ilerde jeongin ve bir kaç kişinin kavga ettiğini görür ve gider. Minhoda peşinden gelir.

Jeongin elini changbinin koluna koymuştur ve kavgayı engellemeye çalışıyordur.
Jeonginin oda arkadaşı olan joowon isimli çocuk changbine ters ters bakıyordur.
Jeongin: ya yeter laf atmayı kesin
Changbin: ya gelmiş sana karışıyor bu kim oluyor?
Joowon: jeongin benimde arkadaşım. Onunla takılmak istemişsem nolmuş.
Changbin: ulan top, tamamda çocuk benim yanıma geldiyse sana noluyor ne karışıyon sen
Jeongin: tamam, joowon ben changbinle kalmak istiyorum. Görüşürüz sana.

Jisung: jeongin noldu
Jeongin: boşver,
Joowon: görüşürüz jeongin. Seni seviyorum,

Joowon gider. Minho ise arkasından bakıyordur. "Bu kim?"
Jeongin cevaplar "oda arkadaşım. Bu gezide tanıştık zaten. Pek bi arkadaşı yokda benimle arkadaş oldu diye en yakın arkadaşımmış gibi dabranıyor sanırım. Ondan değil ama ne bileyim garip davranıyor."
Jisung: neden arkadaşı olmadığı belli.

Herkes dağıldıktan sonra jeongin changbinle, jisung ise minhoyla gider.

Minho jisungun elinden tutar. "Daha sakin ve kimsenin olmadığı bir tarafa gidelim."
"Hocaların görüş açısında olsaydık bari. Ben burda boğulsam görmicek kimse."
"Ben varim ya, neden boğulasın."

İkiside biraz yürüdükten sonra minho, "artik denize mi girsek, herkes girdi."
"Korkuyorum ben ya. Girmek istemiyorum."
"Birşey olmaz gelll"
Diyerek jisungun elinden tutar ve denize doğru sürükler.

"Bak sen bana tutunmayı bırakma gel ilerle."
"Ya çok derine indik"
"Ayakların yere değiyor zaten rahat ol"
"Ayaklarım yere değmiyor :( "
"Nasil? Tamam gel azcık daha kıyıya yaklaş."

"Tamam gel şimdi ayaklarını yerden kaldır kollarını hareket ettireceksin."
"Oluyor gibi"
"Tamam oluyor gel"

Biraz daha derine gitmeye karar verirler ama su jisungun boyunu aşıyordur.
"Minho!"

Minho jisungu tutar ve batmamasını sağlar. Ayaklarının yere değdiği yere gidip birlikte eğlenirler.

"Minhoo yapma atma suyu üstüme!"
"Çok komik gözüküyorsun, o yuzden yapıyorum."

İkisi birlikte eğlenmeye devam ederken jisung bir anda arkasına bakarak, "köpek balığı!" Diye bağırıp ileriye doğru atılır.

Minho ise ne olduğunu anlamadan jisungun çığlıklarıyla birlikte suda çırpınan jisunga bakar. "YARDIM ETSENE AMK ÖLÜYORUM!"

Minho hemen gidip jisungu sudan çıkartarak kucağına alır. "ÖLÜYODUM KÖPEK BALIĞI VARDI"
"Nerde köpek balığı var jisung?"
"ŞURDAYDI İŞTE YA ARKANDA!"
"Daha kıyı yerde mi? Şurdaki oyuncaktan mı bahsediyorsun."

Jisung karşısındaki oyuncak köpek balığını farkeder. Ulan jisung, ulan jisung. Öldürüyodun kendini. Utançtan konuşamayacağım.

Jisung sessiz kalır. Minho da kucağındaki jisung ile kıyıya doğru gidiyordur.
Onu Deniz kenarına bırakıp yanına oturur ve birlikte deniz dalgalarının arkasındaki gün doğumunu izlerler.

Jimile hoca arkalarında belirerek sessizliği bozar.
"Okulda değiliz diye sopam yanımda değil, ama okul başlasın yedirecegim hepinize o sopaları! Nerdesiniz siz yahu, tum okul topluyorum sizi bulacağım diye anacıgım agladi. Ne diye geldiniz en kenar köşelere, gelin benimle!"
"Hocam sizin okul gezisinde ne işiniz var?"
"Din hocasıyım diye gelemicem mi?"
"Yok hocam estafirullah"

Bölüm donu

Yagmur yb atarsan hyunjin rüyana girecekmiş dediği için atıyorum bugun rüyama girsin sonra banada girsin- neyse şey işte 😇 ĞQSÖQĞSKWĞ
Görüşürüz sizi sevirem oylamayı unutmayın bide beni takip ediverin etmeyenler ua görüşürüzz