Güzel okumalaaaaar
---
Baekhyun kahve için gittiğinde onu tekrar görmenin sevinciyle yerimde duramamış ayağa kalkıp odamda volta atmaya başlamıştım.
Bir sağa bir sola giderken aklıma bugünki olan toplantım için gerekli çizimler gelmişti. Hemen önümdeki dosyalara yönelmiş çizimleri aramaya başlamıştım.
Moda üzerine çalışan bir şirketim vardı. Arada parfüm şirketleriyle birlikte iş birliği yapıp daha çok tanıtım sağlamış oluyordum.
Bugün olan toplantılarımdan biri de onun içindi. Parfüm şirketlerinin seçeceği kıyafetleri ve modelleri haftaya reklam filminde oynatacaktık.
Diğerinde ise yaz sezonu için yeni konsept çizimleri sunacaktık. İşte o çizimleri şu an elimdeydi.
Yavaşça çizimlerin olduğu dosyayı bir yandan inceleyip bir yandan da masaya geçiyordum.
Beni bu sırada durduran kapı sesiyle ise kapıya dönmüş, kapıdan giren hayatımı adamayı düşündüğüm kişiye bakıyordum.
Tüm güzelliğiyle yanıma gelen Byun Baekhyun.. Bu çocuğun beni etkilemediği tek an bile yoktu.
Ben kendi kendime düşünürken yine o muazzam sesi gelmişti kulaklarıma,
"Bay Chanyeol, kahvenizi getirdim başka bir istediğiniz var mı? Eğer yoksa toplantı saatlerinizi ve gün içinde yapacağınız şeyleri tekrar edeceğim."
Baekhyun masaya kahveyi koyduğunda bende elimdeki dosyaları masaya bırakmış yavaşça Baekhyun'a yaklaşmıştım.
"Yanımda durmak istemiyor musun?"
Ona yaklaşmamla bakışlarını bana çevirmiş anlamazca bakıyordu.
"Hayır, saçmalamayın lütfen."
Tebessüm etmiş, ilerde bulunan koltuğa ilerleyip oturarak ayak ayak üstüne atmıştım.
"Dosyalarımı getirir misin? Toplantıya ait çizimlere göz atacağım."
Beni onaylayarak masadan dosyaları getirmiş, önümdeki sehpaya koyarak incelememe yardım ediyor bir yandan da bana bakıyordu.
Baekhyun'u anlamak çok zordu o da sürekli bana bakıyordu, gülümsüyordu, mutluydu ama farklı bir şey vardı.
Hep bir resmiyetle dolaşıyordu ve benim tek isteğim onunla bu resmiyeti kırabilmekti.
Ben kendi hâlimde dosyaları incelerken Baek birden o güzel ses tonuyla soru sormaya başlamıştı.
"Bay Yeol bugün Bay Sehun'un düzenlediği bir parti var. Sizde gelecek misin? Yoksa başka bir planınız mı var?"
Baek'in söylediklerinden sonra kahvemi almış arkama yaslanarak düşünüyordum.
"Bugün senin doğum günün değil mi?"
Baek şaşırmış olacak ki bana parlayan gözlerle bakmış gülümsüyordu.
"Şey, siz onu hatırlıyor musunuz? Benim bile aklımdan çıkmıştı."
Bende Baek'e bakmış kahvemi önümdeki sehpaya bırakıp, gülümseyerek elini tutmuştum.
"Tabiki hatırlıyorum Baek. Unuttun mu, birbirimize 3 yıl önce bir söz verdik. Her zaman ne olursa olsun doğum günümüzü beraber kutlayacağız. Bir haftadır bugünü bekliyorum. Tam seveceğin türden şeyler hazırladım. Çok heyecanlıyım, yüzündeki mutluluğu görmek için sabırsızlanıyorum."
Ben gülümseyerek Baek'e bakmaya devam ederken bir yandan da heyecanlı heyecanlı yapacaklarımızı anlatıyordum.
Baek'in yüzü ise bir anda düşmüştü. Anlamsızca ona bakıyordum.
