10 dakikalık yol 40 dakikaya çıkmıştı. Tam olarak 40 dakika sonra Karaduman Şirketinin olduğu gökdelenin önündeydi. Terden su olmuştu. Hızını hiç eksik etmeden koşarak binanın içine girdi.
Orada gördüğü ilk güvenliğe aceleyle sordu.
"Yeni yönetici asistanım. Karaduman Şirketinin. Nereye gitmem lazım?"
Karşıdaki görevli şaşırmış olmalıydı.
"Hadi hadi. Çok acelem var!"
"34. Kat. Ulaştığınızda direkt dümdüz ilerleyin. Karşınızdaki kapı Karaduman Şirketinin patronu Kerem Karaduman'ın odası olacak."
"Ay tamam. Sağ olasın!"
Koşarak asansörün yanına giden Diğdem tuşları deli gibi basıyordu.
Asansörün hangi katta olduğunu gösteren ekrandaki sayı 10 du.
"Hadi hadi!"
Birkaç saniye sonra asansör gelmişti. Hemen içeri girdi. Kat tuşlarını görünce şok olmuştu.
Gökdelen 60 katlıydı. Eksilerini saymamıştı bile.
Kapı yavaş yavaş kapanırken Diğdem, 34. katı arıyordu.
"Nerede bu tuş!"
En sonunda bulduğu gibi bastı.
Derin bir nefes alıp verdi. Yükselmeye başladığında asansörde klasik müzik çalıyordu.
"Gerçekten çok rahatladım şu an!"
O sırada asansördeki kamerayla göz göze geldi.
Kameraya bir side eye (yan göz) atıp kapıya döndü.
Asansör yavaşça duruyordu.
"Yine ne oldu yaa!"
Kapı açılıp içeri birkaç kişi girmeye çalışınca Diğdem yolu kapattı.
"Kusura bakmayın! Acelem var!"
Bu sırada Diğdem ansörün kapısını kapatma tuşuna abanmıştı.
En sonunda asansör 34. kata ulaşmıştı. Asansörün kapısı açılırken ses geldi.
"34. Kata Ulaştınız!"
"Sağ ol ya. Sen olmasan ben nasıl anlayacaktım!"
Hemen güvenliğin dediği gibi dümdüz yürümeye başladı.
En son karşıdaki kapıya ulaştı ve kapıyı tıklattı.
İçeriden tok bir ses geldi.
"Gel!"
Aaa!!!
O An Geliyor!Hazır Mısınız???
💗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Patron ve Asistan | Yarı Texting
Novela Juvenil"Klişeyle Başlayıp, Klişeden Uzaklaşan Bir Hikaye..." Her şey Diğdem'in bir iş arayışı ile başlar... Karşısına "Karaduman Şirketi" nin yönetici asistanlik ilanı çıkar. İşe gerçekten ihtiyacı vardır. İş için başvurur... Fakat asistanı olacağı patron...