1

407 15 18
                                    

Sokakta freestyle biçimde dans ettiği sırada onu izleyenlerden biriydi. Dansı biter bitmez başladığı beatboxa harika bir rap ile eşlik etmişti. O gün hayran kalmıştı onun cesaretine. Oysa kendisi sokakta dans edebilmek için onlarca kişiden rahatlatıcı sözler dinlemişti. Beatboxı bitince elini uzattı kendisine katılan cesur gence. O da tuttu elini. Gülüşerek omuzlarını tokuşturdular:

" Çok iyiydin."

" Senin yanında hiçti."

Birbirlerini överken elleri ayrılmadı. Felix omzunu patpatladı gencin:

" Freestyle rapte fazla iyisin."

" Teşekkür ederim. Senin de dansın inanılmazdı. Ben Changbin bu arada!"

" Felix." sırıttı.

Seo Changbin...
Bugün evleniyordu.

Güzel gelinin elini tutuyordu. Soruyu sordu nikah memuru:

" ... eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"

Duymak istemedi. Daha önce kendi ismiyle kurduğu hayallere başkası sahip olsun istemedi.

Oysa onun aksine Changbin " Evet." dedi coşkuyla.

Kalakalmıştı. Sevdiği adamın bir kadınla evlendiği gerçeğine tıkılı kalmıştı. Seo... Kendi soyadının yanına eklenmesini istediği soyaddı. Seo Lee Felix falan değildi o. Seo'nun arkadaşı Lee Felix'ti.

Görmek istemediği bir şey gördü sonra. Changbin belinden tuttuğu karısını öptü. Gülümsedi onu öptükten sonra. Felix de saniyelik düşen yüzünü düzeltti. Alkışladı herkesle beraber. Onları suçlayamıyordu bile. Hatta suçlanması gereken kendisiydi. Arkadaş ayağına yıllarca aşkını sürdüren. Sevinmiş gibi görünüp deliler gibi şu an Changbin'in karsı olan kadını kıskanan oydu. Şu an bile insanları aldatiyordu ne de olsa.

Herkes sırayla tebrik ederken sıra ona gelince odağını değiştirdi. Şu an aklındaki ana mevzu Changbin'in evlenmiş olması değil mutlu olmasıydı. Onun mutlu yüzüne bakınca kendisi de gülümsedi. Gözleri de onunla gülümsüyordu:

" Tebrik ederim, hyung!"

" Teşekkür ederim heangbokkie!"

Ağlamak istedi. Hâlâ kendisini o lakapla çağırıyordu ama gidip bir başkasıyla evleniyordu. Birisine mutluluk diyebiliyorken neden başkasıyla mutlu oluyordu? Felix sorgulamak istemedi. Gülümsedi ve Changbin'in eşini kutlamak için Changbin'den gözlerini ayırdı. Gülümsedi:

" Tebrik ederim."

" Teşekkürler Felix." Kadın elini bırakınca ilerledi. Son kez henüz evlenen çifte baktı. İç çekti ve çıktı.

Eve gelene kadar pek bir değişim yoktu yüzünde. Evin kapısını kapattığında hisseti her şeyi bütün ağırlığıyla. Dudağını ısırdı. Dudağı titredi. Gözleri doldu. Sevgili olmalarını henüz kaldıramazken evleniyordu o kızla sevdiği adam.

Çantasını bıraktı. Odasına girdi. Yatağa yattı yorganına sarıldı. Gözleri kıpkırmızı olup başı ağrıdan çatlayana kadar ağladı. Ağlamaktan yorgun düşünce uyuyakaldı.

Sabah ağrıyan kafasının içine doğru çalan ses ile uyandı. İşe gitmesi gerekiyordu ama başı zonklarken ve aklı Changbin'deyken kolay olmayacaktı.

Hatırladığı şeyle burukça gülümsedi. Bu gece onların ilk gecesiydi. Hareketleriyle beraber daha çok ağrıyan kafasını tuta tuta kalktı yataktan. Yapabilirse ağrı kesici içecekti. Dolaba baktığında hiç ağrı kesici kalmadığını fark edince ağzından bir küfür savurdu. İşe gitmeyeceğini bildirmeliydi. Bir yayınevinde çevirmen olarak çalışıyordu Felix. Dans videoları yüklediği youtube kanalı başarı elde ederse bırakacaktı bu işi ama iki yıldır bir gelişme yoktu. Oysa başlarken çok umutluydu. İç çekti bu duruma. Telefonunu aldı. Kimi arayacağını düşündü bir süre. Kendisiyle aynı şirkette, kapak tasarımcısı olarak çalışan Hyunjin'i aradı.

Nikah - ChanglixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin