Kıyamadım aq
>>>>>>>>>
Hava esmezdi ama ne olur ne olmaz akşam için üstüme ince bir ceket aldım. Bugün kendime tatil ilan ettiğim gündü ve ben tabi ki melül melül Ahu'yu izlemeye gidecektim. Yanımda iki eşantiyonumla birlikte.
"Allah aşkına sevgili ol şu kızla, eve falan at da artık başka mekana gidelim. Yalvarırım kusacağım artık." Dedi Ayperi kusma mimikleri yaparken.
"Onu her gün evde görsem de sahnede şarkı söylediği zamanları kaçıracağımı sana düşündüren ne tam olarak, hmm?" diye sordum kaşlarımı kaldırarak.
"Ben yokum kardeşim. Kendin gelir, kendin izlersin."
"Yav sanki kafanıza silah dayıyorum benimle gelin diye."
"Dayıyorsun Umay." Dedi Gülperi göz devirerek. "N'olur gelin benimle, tek başıma masada oturursam çok dikkat çekerim, hesap benden bugün, hadi gidelim, lütfen oraya gidelim?"
Tamam azıcık yalvarıyor olabilirim. Ama ne yapabilirim Ahu'nun sesini çok seviyorum.
"Kulaklarınızın pası siliniyor be. Teşekkür edeceğinize neler diyorsunuz."
"Yürü Umay, yürü." Dedi Gülperi koluma girerek. Haksız da olsam sonuna kadar üste çıkabilirdim istediğim zaman.
Ahu'nun çıkmasına daha vardı. Menü o kadar ezberimizdeydi ki ihtiyaç bile duymadan gelen garsona ne istediğimizi direkt söyledik. Garsonlar bizi çok iyi tanıyordu mesela. Hepsiyle selamlaşırdık. Daha ileri gidip mekanın sahibiyle tanışmışlığımız bile vardı. O kadar çok geliyorduk yani.
"Lan." Dedi Ayperi.
"He?" diyerek ona döndüm. Lan diye muhtemelen bana sesleniyordu çünkü.
"Şu kız işe yeni girmiş galiba." Kaş göz işareti yaptığı yöne baktım. Daha önce görmediğimiz bir çalışandı ve biz görmediysek kesinlikle yeni başlamıştı.
"Galiba öyle. Yani 8 aydır buranın müdavimiyiz biz de tanımıyorsak başka açıklaması yok."
"Güzel kızmış he." Diyerek daha çok baktı.
"İndir o gözlerini Ayperi, rahatsız edebilirsin." Evet bu kardeşliğin olgun tarafı Gülperi'ydi. Ayperi daha çok uçuk kaçık, aşko kuşko taraf, Gülperi ise genelde Ayperi'ye sahip çıkmak zorunda kalan aklı başında taraf oluyordu.
Onlarla buraya taşındığımda, yani 3 yıl önce tanışmıştım. Komşumdular. Yaşlarımız yakındı, aramızda bir yaş vardı. Kafalarımız aynıydı, oyun oynamayı seviyorlardı. Çok iyi anlaşmıştık ve 3 yıllık harika bağlar kurmuştuk. Sonradan ben taşındım tabi de onlarla da aileleriyle de bağım hiç kopmamıştı. Anneleri de babaları da beni kendi evlatları gibi severdi mesela.
"Üf iyi be." Dedi Ayperi sonra da gözünü etrafta gezdirip telefonuyla ilgilenmeye başladı.
Siparişlerimiz önümüze koyulurken Ahu'nun sahneye çıkışını gördüm. Öylece onu izleyebilirdim. Zaten genelde ondan gözümü ayırmazdım. Beni fark eden Ayperi söylendi.
"Aha başladı bizim mesai."
"Sus kız." Dedim ona dönerek.
Ahu söylediği birkaç şarkıdan sonra mola verdi. Biz de içeceklere geçmiştik. Bugün alkol günümdeydim yani ufak ufak içiyordum. Yanımdaki iki eşantiyonu boşuna getirmemiştim canım bana sahip çıkacaklardı tabi ki. Yoksa ben çok içersem kalkıp Ahu'nun yanına gider, "Aşkım ben geldim." Falan derdim.
Ahu tekrar sahneye çıktığında gözlerim anında onu buldu. Çalan şarkının melodisini duyduğumda gülümsedim. Onu ilk bu şarkıyla fark etmiştim çünkü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
2:29
Genç KurguYarı texting. Çiçekler alacağım sana Sana söz bir çiçek solmadan yenisi gelecek Sana söz seni öyle mutlu edeceğim ki Yaşadığını hissedeceksin.