Merhabaaa, yeni kurgu yazıyorum ama şuan taslaklarımda. Bana yazması aşırı keyif veriyor. Yayınlamamı isteyenler buraya yorum atarsa sevinirim🍓🧸
Oy ve yorum atmayı unutmayıın💗💗
Eve geldiğimde sinirim bozulduğu için kendimi duşa attım. 15 dakika sonra banyodan çıkıp odama geçtim. Dolabımı açarak kendime bir şeyler seçtim ve üstüme geçirdim.
Salona geçip koltuğa kuruldum ve telefonumdan sosyal medyaya baktım.
Telefonuma Whatsapptan gelen bildirimle Whatsappa girdim. Mesaj Nicolodandı.
Nicolo; Selam.
Leya; Selam, bir sorun mu var?
Nicolo; Hayır sadece buluşabilir miyiz diyecektim. Senin için sorun olmazsa.
Leya; Sorun olmaz. Nerede buluşalım?
Nicolo; Ben çoktan yola çıktım, senin evine geliyorum.
Leya; Tamam bekliyorum.
İçimde anlam veremediğim heyecanla telefonumu önümdeki küçük masaya bıraktım. Mutfağa doğru ilerleyip kahve yapmaya başladım. Buzdolabından kahvenin yanına da Türk Baklavası çıkardım.
Baklavayı güzelce tabağa koyup, kahveleri de bir tepsiye yerleştirdim. Hepsini içerdeki küçük masaya yerleştirip Nicoloyu beklemeye başladım.
Çalan zille ayağa kalkıp Nicolo için kapıyı açtım. Karşımda duran Nicolo ile içimdeki heyecanı bastırıp, "İçeri geçebilirsin Nico." Dedim. Nicolo gülümseyip salona ilerledi ve koltuğa oturdu.
Bende onun ardından koltuğa oturdum. Merakla yüzüne baktım, "Ne için buluşmak istedin?" Nicolo derin bir nefes aldı. "Sadece seninle vakit geçirmek istedim." Onun bunu demesiyle yüzümde utangaç bir gülümseme belirdi.
"Peki o zaman. Bak Türk Baklavası var, kesinlikle denemelisin." Diyerek konuyu değiştirdim. Nicolo bu halime gülüp karşısında duran baklavadan bir tane alıp ağzına attı.
Tepkisini çok merak ettiğim için biraz yakınlaştım ve dikkatle mimiklerine baktım.
"Hoşuna gitmiş gibi?" Dedim beğeni dolu bakışlarını görünce. "Evet ama daha çok hoşuma giden şeyler var." Dedi dikkatlice beni inceleyip.
Dediği şeyi anlamamış gibi yapıp onunla sohbet etmeye başladım.
Saat geç olunca evine gitmesi gerektiğini söyleyen Nicolo ile ayağa kalkıp onunla evin çıkışına doğru yürüdüm. "Kendine iyi bak Nicolo." Dediğim anda Nicolo aniden bana sarıldı.
Boynuma nefesi çarparken fısıldadı, "Sende kendine iyi bak Leya." Dedi ve hızla uzaklaşıp arkasını döndü ve arabasına binip gitti.
Ben anın şokunu atlatamazken arkasından gidişini izledim. Cebimde titreyen telefonla kendime gelip elimi cebime daldırıp arayan kişiye baktım. Ekranda yazan Berkan yazısıyla göz devirdim ve aramayı yanıtladım.
"Efendim Berkan?" Berkan hızlıca konuşmaya başladı. "Kerem rahatsızlandı." Şok üstüne şok yaşarken sesimi yükselttim. "Neyi var ve şuan nerdesiniz?" Endişeli adımlarla eve yönelirken Berkan konuştu. "Şuan eve geliyoruz. Birden garipleşti bende bilmiyorum ama durumu şuanlık iyi gibi." Rahatlayıp konuştum, "Tamam ben sizi bekliyorum." Berkan da tamam diyip telefonu kapattı.
Ben eve girince hemen mutfağa girdim ve Kerem için sıcak bir çorba kaynattım. Çorbayı kaselere koyarken kapının anahtarla açılma sesini duydum. Elimdeki kaseleri bırakıp kapının oraya yürüdüm.
Karşıma şarhoş gibi sırıtan Keremi ve Kereme garip garip bakan Berkan'ı görünce ne olduğunu anlayamadım. Berkana Keremi göstererek, "Bu hani hastaydı? Salak salak sırıtıyor!" Berkan bakışlarını bana çevirip çaresiz bakışlar atmaya başladı.
"Yav bende bilmiyorum. Tam tesislerden çıktık bir kız geldi yanımıza." Berkana devam et der gibi başımı salladım. "Sonra kız geldi Kerem ile benden imza aldı. Kız gitti Kerem de böyle salak bir şey oldu birden." Elimi alnıma vurup seslice tövbe çektim.
"Siz benimle kafa mı buluyorsunuz Berkan?" Berkan beni ciddiye alıp cevap verdi, "Yok neden öyle bir şey yapalım?" Berkan'ın kafasına bir tane geçirdim ardından aynısını Kereme de yaptım.
Geldiğimden beridir sarhoş gibi etrafa bakan Kerem aniden düzeldi. "O kızın numarasını alsaydım keşke ya." Kereme sinirli bakışlarımı göndererek, "Ben sana göstericem numarayı bekle sen." Dedim.
