Yalnızca bir kaç saniye süren bu temas tüm vücudumun titremesine neden olmuştu. Midemde bir deniz vardı sanki ve o deniz çalkalanıyordu.
Dudaklarımı geri çektiğimde gözlerine baktım. O da bana bakıyordu.
Bunların hepsi yalnızca 5-10 saniyede gerçekleşmişti.
Geri çekildim ve duvara yasladığı kolunun altından eğilip geçtim. Lavaboya doğru gittim.
Saçlarım dağılmıştı biraz. Kendime gelmek için bekledim. Başım dönüyor gibiydi. Hiç bu kadar çok içmemiştim. Dudağımın kenarındaki ruju sildim. Saçlarımı düzelttim ve lavabodan çıktım.
Tekrar baloya döndüm ve eski yerime oturdum. Herkes hâlâ çılgın gibi dans ediyordu.
Başımın dönmesi devam ederken yanıma biri yaklaşıyordu. Etraf çok bulanıktı. Kimdi bu?
-Wendy.
-Ne istiyorsun benden çirkin elf. Ah Merlin senin kadar kötüsü yoktur eminim.
-Ne saçmalıyorsun sen?
-Malfoy e, sen misin he?
-Wendy kendine gel artık! Ne Malfoy'u! Yeter artık. Uzak dur şu çocuktan! Öpüstüğünüzü gördüm! Sen böyle bir kız değildin!
Sanırsam bu Harry'di.
Ayağa kalktım.
-NE DEMEYE ÇALIŞIYORSUN SEN! "BÖYLE BİR KIZ." NE DEMEK BU! BENİM SÜRTÜK OLDUĞUMU MU SÖYLÜYORSUN! HARRY, SİKTİR GİT
Başım zonkluyordu. Gözümün önü buğulanmıştı. Yer hareket ediyor gibi ayağımın altından kayıyordu. Daha fazla ayakta duramayacak gibiydim.
Soğuk yere düşeceğimi sanarken iki kol belimden kavradı. Oturduğum koltuğa koydu.
Gözlerimi zar zor aralayıp baktığımda Draco önümde dikiliyordu. Çok endişeli bakıyordu.
-Çekilin önümden!
İkisi de beklemeye devam etti. Ayağa kalktım ve kollarımla itip hışımla salondan çıktım. Lavaboya koştum yine. Yüzümdeki makyaja aldırmadan suyu yüzüme çarptım. Ağlamak, daha kötü olmak istemiyordum.
Buna engel olamıyordum. Çok zayıftım duygularıma karşı. Avuç içlerimi duvara yaslayıp başımı eğdim.
Lavaboya birinin girdiğini hissettim. Hemen toparlanıp gözlerimi sildim. Omuzlarıma arkadan dokunan el ile kafamı kaldırdım.
V
e aynada o derin, denizi andıran gözleri gördüm. Gözlerim doluydu hâlâ.
-Ne istiyorsun.
Sesimin titremesini engelleyemeyerek kısıkca söyledim.
-Seni...
Arkamı döndüm. Aramızdaki boy farkı fazlaydı. Bakışları ruhumu görüyordu sanki. Yaralanmış ruhumu...
Bana eğildi. Gözlerimden sıcak damlaların düştüğünü hissedebiliyordum. Lavaboya yaslanıp geri çekildim. Başımı eğdim. Kimsenin beni böyle görmesini hiç istemiyordum.
Çenemi kavradı ve kaldırdı. Diğer eliyle gözümü sildi nazikçe.
Hiçbir şey demeden uzaklaşıp çıktım oradan. İçimden çığlık atmak geliyordu. Yok olmak. Sonsuzluğa karışmak ve herkesten ayrılmak.
Duraksayarak üst kata, astronomi kulesine çıktım.
Soğuk hava solmuş tenime işledi. Rüzgar saçlarımı hareket ettirirken gözlerimdeki yaşlar çoğalıyordu.
Korkuluğun önündeki mermere geçip kollarımı açtım.
Lacivert gökyüzüne açtım kucağımı. Sonsuzluğa açtım...
Ne güzeldi bu his. Hiçbir yük kalmamıştı omuzlarımda. Sadece bir miktar hava parçacığı.
Duysun herkes! ÖZGÜRÜM BEN!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Slytherin Girl
Teen FictionPotter'ların küçük kızı Hogwarts'ta öğrenim görmeye başlar. Ağabeyi ile uzun bir okul hayatına atılan Wendy'e bir Malfoy aşık olunca işler sarpa sarar... Draco Malfoy İle Hayal Et Kitaplarından biri daha💚