9

7.5K 357 42
                                    

gece saat iki, gözlerim dolu dolu, ellerimde gördüğüm kabustan dolayı yolduğum saçlarım varken titreye titreye odamdan çıkmıştım. midem şiddetli bir şekilde bulanırken sessiz adımlarla mutfağa gitmiş bir bardak su içmiştim zar zor.

hâlâ sakinleşemediğimi fark edince karşı da ki kapı çarpmıştı gözüme, adımlarım beni odanın kapısının önüne götürdüğünde burnumu çekip kapıyı tıklatmıştım, bir on saniye sonra açılmıştı.

elzem hoca üzerinde siyah gecelikleriyle uykudan yeni uyandığı belli olan haliyle açmıştı kapıyı.

onu gördüğümde dudaklarım büzülmüş istemsizce yeniden ağlamaya başlamıştım, gözleri şokla büyürken bir eli ensemi bir eli de belimi bulmuş bana sıkıca sarılmıştı. "güzel bebeğim, neden ağlıyorsun?"

cevap veremedim, beni odasının içine sürükleyip kapısını kapattı. omuzlarım sallanıyordu ağlayışlarımın şiddetinden, başım aşağı düşmüşken sıcak elleri buz tutmuş ellerimi bulmuştu, bir iki adımda yatağına ulaştı ve önce kendisi oturdu, ardından bedenimi nazikçe çekip beni kucağına oturttu.

başım göğsüne yaslandığında iç çektim, dudakları saçlarım da gezindi, nefesini şakaklarımda hissettim "güzel kızım" diye fısıldadı "kabus mu gördün bebeğim benim?"

başımı salladım usulca, ağlayamıyordum artık.
başımın altında ki kalp atışları sakinleşmeme neden olmuştu.

şimdi bir eli belimde, bir eli saçlarımda.
ikisini birden okşuyor bana ninniler söylüyordu, bedenim yorgun düşmüş kucağında yatarken "anne" diye sayıklıyordum, şakağımda dudaklarını hissediyorum "söyle güzel bebeğim" diyordu, bana annemin göstermediği şefkati gösteriyordu.

yine ağlamamak için kendimi sıkarken yavaşça ondan geri çekilip yüzümde ki yaşları silmiştim "sormayacak mısın ne gördüğümü?" diye sordum, sesim ağladığım için çatlamıştı. iç çekip benim aksime yavaşça sildi yüzümde ki yaşları "sen anlatana kadar sık boğaz etmeyeceğim seni defne, sen ne zaman anlatmak istersen o zaman duyarım seni, tamam mı?"

başımı salladığımda gülümsedi, öylece gülüşünü izlerken iç çekmeden edemedim, omuzlarında ki ellerimi hareket ettirip yavaşça aşağı indirdiğimde yutkunduğunu gördüm, bakışları koyulaşmış hareketlerimi izliyordu.

elim kalbi üstünde durduğunda ikimiz de bir an nefes alamadık, elimin altında ki kalbinin hızı beni şaşkına uğratırken sanki elektirik çarpmış gibi hemen geri çekmiştim elimi.

"elzem" dedim, ilk defa sadece adını söyledim.
"defne'm" dedi, ona ait olduğmu ufacık bir ekle belli etti.

"seninle beraber uyuyabilir miyim?"

gülümsedi, sırtını yasladığı yatak başlığından ayrılıp ellerini kalçamın altına getirip bedenimi kavradı ve ayaklarını yataktan sarkıtıp kucağında ben varken ayağa kalktı. onun gücüne şaşırırken gerilen kol kaslarına baktım, vücudu oldukça güçlü görünüyordu.

ince pikeyi kaldırıp beni yatağın içine bıraktığında iç çekmeme neden olamadım, o her etrafımda oluşunda iç çekiyordum, sanırım kafayı yiyordum.

yatağın etrafından dolaşıp sol tarafına uzandığında ona dönmedim, aksine o bana yaklaşıp ellerini belime sarıp bedenlerimizi birleştirdi. bacaklarımı hafifçe kırıp sırtımı onun göğsüne yasladım ben de.

ensem de, saçlarım da, omzum da ve en önemlisi ruhumda hissettim dudaklarını. onun bana söylediği şarkılarla uyuya kalırken omzumda bir ıslaklık hissettim, şimdi gözyaşları akan o'ydu, ve bunun sebebini ben dahi bilmiyordum...

...

selam
üzgünüm gecikme için!!
birazcık ailevi meseleler baş ağrısı derken gelmem uzun sürdü :(((

umarım beğenmişsinizdir 💗⭐

Mommy İssues | gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin