Dava.

1.8K 121 30
                                    

Yaslandığım kapıdan çekilip derin bir nefes verdim, akşam yemeğiyle ilgili bilgiyi almak için telefonumdaki bildirimlere baktım ve Halis ağanin yemeğe inmeyeceğini bu yüzden odamızda yiyebileceğimizi söyleyen mesajdan hemen sonra pijamalarımı giydim ve yüzümdeki makyaji silip cilt bakımımı yaptıktan sonra cesaretimi toplayıp kapıdan çıktım. Ferit koltukta oturuyordu. Boğazını hafifçe temizledi.

"Yemek söylüyorum? Salona inmemize gerek yokmuş. Annem mesaj attı."

"Evet gördüm bana da atmış, olur söyle." Ferit başını salladı ve ayağa kalkıp megafona ilerledi. Mutfaktakilere seslendiği esnada koltuğa oturdum, Feritin çaprazına. Ferit işi bittikten sonra koltuğa geçti ve oturdu. Telefonlarla ilgilenirken lafa giren kişi Ferit olmuştu.

"Seyran, bir şey konuşmalıyız." Telefonumdan başımı kaldırıp dikkatimi ona verdim. Teleofonunu kenara bırakıp derin nefes almasıyla ciddi bir şeylerin geleceğini tahmin etmiştim. Telefonumu kilitledim ve kucağıma bıraktım.

"Dinliyorum."

"Seyran, ikimiz de yetişkin insanlarız, birbirimizi istediğimiz belli, ve dedeme bir torun vermemiz gerekiyor, ben diyorum ki dedeme bir torun verelim, ikimizin de hayatını uzun bir süre salsın. Ne dersin?" Gözlerim büyüdü.

"Ferit sen neyden bahsediyorsun farkındasın değil mi? Bir bebekten bahsediyoruz, ikimizden olacak ve doğacak olan bir bebekten. Ayrıca sen sevgilini aldatıyor olabilirsin ama ben aldatmıyorum ve-"

"Aldattın ama?" Sözümü kesmesinden dolayı ağzım açık kalmıştı, gözlerimi şaşkınlıkla açıp üzerine diktim.
"Kucağımdayken ve öpüşürken hiç aldatıyor muyum diye düşünmüyordun Seyran? Kabul et, sende istiyorsun."

"O anlık bir hataydı, istemiyorum."

"Kendini kandırmaya devam et, en fazla nereye kadar kaçabilirsen." Bakışlarımı ondan çevirdim, o esnada kapı çaldı ve yemeklerimiz geldi. Bilrikte masaya oturduk.

***
Gözlerimi her zamanki günlerden birine açtım. Uyandığımda Ferit koltukta telefon oynuyodu. Hafifçe doğruldum, Ferit uyandığımı farkedince telefonu kapattı.

"Çok şükür uyanabildin antep fıstığı. Hadi kalk denize gideceğiz." Gözlerim büyüdü.

"Ne? Gerçekten mi?" Denizi ve yüzmeyi çok severdim, ama babam asla izin vermezdi. Ferit deniz diyince mutluluktan uçmuştum.

"Evet gerçekten, ne o çok sevindin?"

"Sevindim, ben denizi çok severim."

"Antepte deniz yok muydu?" Göz devirdim.

"Gerizekalı." Ferit gülmeye başladığında göz devirdim ve yataktan kalktım.

"Tamam ya, hadi hazırlan." Giyeceğim bikinimi alıp banyoya koştum, hızlıca suda akmayacak hafif bir makyaj yaptım ve hazırlandım.

" Giyeceğim bikinimi alıp banyoya koştum, hızlıca suda akmayacak hafif bir makyaj yaptım ve hazırlandım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
YALI ÇAPKINI/ Karanlık Yalı'nın Sırları +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin