"Acıyan göğüs kafesimden tonlarca kan akıyor. Sonbaharda bir yaprak tenimde kabuk bağlıyor."
3. İlaçlar ve Gözyaşları
Acı çekmek için insanın bedeninden darbe alması gerekmez. Bedeninde açılan yaralar kanar, kabuk bağlar, iyileşir.
Fakat bazı acılar, bazı yaralar vardır. Kanadıkça kanar, kabuk bağladıkça tekrar deşilir.
Tam iyileştim dersin tekrar kanarsın. Ruhun kanar. Ruhun ağlar, ruhun acı çeker.
**
Ruhumun iyileştiğini hissettiğim nadir anlardan birisindeydim. Eve doğru yürüyordum. Aklımda, zihnimde, hayallerimde tek bir kişi vardı: Arden.
Satranç oynarken yaptığımız hamleleri zihnimde tekrar canlandırıyor, hayallerimde tekrar satranç oynuyordum.
Oyun her seferinde aynı şekilde sonlanıyordu. Gözleri gözlerimde, elleri ellerimde, satrançtaki beraberliğimiz.
Duraksadım. Bir süre ellerimi inceledim. Onun tuttuğu elleri.
O benim çocukluğumdu ve zihnimin köşelerinde kaybolmuştu. Zamanı geldiğinde saklanmaktan vazgeçecekti.
Yüzümde bir gülümseme ile kapıyı çaldım. Kapıyı babam açtı. Açtıktan sonra da hiçbir şey demeden oturduğu yere geri döndü. Ayakkabılarımı çıkartarak ayakkabılığa koydum, montumu da askılığa astım. Çantamı kaparak odama gittim.
Üstümü değiştirmeyi bitirdiğimde kapı çalındı. "Abla, yemek hazır,"
"Tamam geliyorum,"
Odamdan çıkarak mutfağa ilerledim ve masadaki yerime oturdum. Onlar kendi aralarında sohbet ederken ben de sessizce yemeğimi yiyordum. Her zaman olduğu gibi derin düşüncelere dalmıştım.
"Ben Sare ile gezmek istiyorum," dedi annem. Adımı duymamla bir an afallayıp hayallerden sıyrıldım.
"Seninle uzun zamandır kız kıza dışarı çıkamadık,"
dedi bana doğru. Başımı salladım."Yarın dersin var mı kızım,"
"Hayır yok, çıkabiliriz," Annemle kız kıza gezme fikri heyecana kapılmama neden olmuştu. Biz de sıradan bir anne kız gibi olabilirdik.
"Tamam o zaman yarın kahvaltıdan sonra çıkarız,"
Onu onayladım ve yemeğime devam ettim. Ben ve annem. Anne kız, dışarı çıkacaktık. Bu mutluluk verici bir şeydi. Annem benimle gezmek istemişti. Kızıyla gezmek istemişti. Bu sefer küçük kızıyla değil, büyük kızıyla.Akşam yemeğinden sonra annemle bulaşıkları yıkamış odama çıkmıştım. Yapmam gereken ödevler, uğraşmam gereken bir tiyatro oyunu vardı.
İlk iş olarak günlüğümü çıkardım ve kaldığım yeri açtım. Günlüğüme acılarımı yazıyordum, hislerimi yazıyordum.
"Sevgili sevgisizlik," diye başlığı koydum.
"Bugün annem benimle gezmek istedi. Kızıyla gezmek istedi. Eskiden benimle gezmek istemezdi. Ailecek de gezmek istemezdi. Benim bulunduğum her ortamı ruhumla kirleteceğime, bulunduğum her ortamda bir şeylerin ters gideceğine inanırdı. Sanırım bir şeyler değişiyor. Bu değişim, tek taraflı değil. " noktayı koydum ve imzamı attım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON DANS
ChickLitKarşımdaki hayali adama baktım. Dans ediyordu. Dans ediyorduk. Biz hayal evrenimin en hatalı ürünüydük. Zaman bizim için yoktu. Bizim belli bir sınırımız yoktu. Hayallerim varsa o da vardı. İlaçlarım varsa hayallerim vardı. Sonsuza kadar böyle kala...