Medya;
.
"Sizinle gelmek istemiyorum." Karşımdaki adam, söylediğim cümleyi duyduğunda kaşlarını çattı.
"Ama zorundasın."
"Hiçbir şeye zorunlu değilim." Olmayacaktım da.
"Mahkeme yoluyla seni yanımıza alabilir-"
"Alamazsınız. Hakkımı çok da iyi savunurum." Kısa bir nefes verdim ve gözlerine bakmaya devam ederek cümlemi tamamladım. "Beni hiçbir şeye zorlayamazsınız."
Tek kaşını kaldırdı meydan okurcasına. Oysa şuan konumuz inatçılık değildi. Şuan asıl konumuz; bir çocuğun hayatıydı.
"Seni öyle bir yanıma alırım ki, ne abilerinde kalabilirsin, ne de onları görebilirsin." Gözlerim, düz bir şekilde ona bakmaya devam ediyordu. "Eğer istediğin buysa, söyle. Seve seve abilerinde ayırırım seni."
"Bizi kardeşimizden kimse ayıramaz, hele ki sizin gibi biri. İsterseniz mahkemeye gidin, sonuç her zaman aynı olacak. Kardeşimiz, bizim yanımızda olacak." Abimin hızlıca olaya dahil olması ve sıkıca elimi tutması, adamın bakışlarını kendisine çevirmesini sağlamıştı.
İstemiyordum. Fikrim buydu. İsterlerse bencil desinlerdi. Ben böyle olmasını istiyordum.
Adamın gözleri bana döndü. O boş inatçılıkla parlayan gözleri, benim gözlerime baktığında yavaş yavaş söndü.
"Sadece biraz zaman tanıyacağım. Eğer verdiğim zaman diliminde fikrin hala değişmezse," Gözleri abime döndü. "Abilerine uzun zaman veda edeceksin."
.
Verdiği zaman doldu. Fikrim kesinlikle değişmedi. Ve şuan bir mahkemedeydik. Hepimiz.
Karşı aile buradaydı. Hemen sol tarafımda. Abimler buradaydı. Hemen sağ tarafımda. Ve ben hemen ortalarında suçlu koltuğuna oturmuş, savunmaları dinliyordum.
"Karar verilmiştir." Herkes ayağa kalktı. "Kumru Koç'un, biyolojik ailesinde kalmasına karar verilmiştir." Ve o tokmak, salonda derin bir sessizlik hakim olmadan önce vurulmuştu.
Gözlerim, yerini kaybetmiş gibiydi. Yalnızca yere odaklıydı ama görüş açımın yavaş yavaş karardığına şahitlik ediyordum.
Olamazdı. Bana fikrim dahi sorulmamıştı. Ve emindim ki hakim, biyolojik aile tarafından ya tehdit edilmişti, yada rüşvet yemişti.
"Kumru!" Kulağıma dolan son söz. Ayaklarımın yerden kaydığını, dizlerimin artık beni taşıyamadığını hissetmiştim.
.
Kestik.
İlk iki bölüm biraz kısa yazıldı ama diğer bölümler uzun, içiniz rahat olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Batan Kırık Cam Parçaları
Literatura Feminina/Aile Kurgusu/ Bunca yıllık abilerinden ayrılmak istemeyen Kumru, karşısında dimdik duran ve kararından emin adamdan kaçamıyordu. Her ne kadar kabul etmek istemese de babasıydı, o. İstemese de velayetini almıştı. Ne olacaktı? Ne olmalıydı?