Sabahın yedisinde annemin sesiyle uyandım. Hızlıca lavaboya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar annemin sesini duydum; "Hadi kızım, kahvaltı hazır." "Daha üstümü giyinmedim anne." Annemin diğer dediklerine kulak asmadım. Hızlıca üstüme okul kıyafetlerimi geçirip yüzüme ve saçıma bir kez bile bakmadan çantamı alıp odamdan çıktım. Mutfağa doğru seslendim: "Anne ben yemeyeceğim, sana afiyet olsun." Annemin cevap vermesini-daha doğrusu kızmasını-bile beklemeden evden çıktım.
Bugün hava şaşırtıcı bir derecede daha soğuktu ve maalesef üstümdekiler hava için fazlasıyla inceydi. Fakat bir daha eve çıkasım hiç de yoktu. Böyle gidecektim.
İyi, okula gidene kadar donmak istiyorsan o şekilde gidebilirsin Bade.
Donmayı bir kenara bırakıp yürümeye başladım. Çantamı karıştıra karıştıra bulduğum kulaklıklarımı taktım ve kendimi müziğe bıraktım. "Olmazlara inat elimi tut. Bak bize zaman ilaç. Dünü unutup da bir oluruz yarına. Ya bu yalana kim inanacak?" Diyordu Berkay Altunyay. Nedense ismini görünce bir anda aklım okuldaki çocuğa takıldı. İki dakika içerisinde onu aklımdan atmayı becerdim.
Okula girdiğimde beni hiç güzel yüzler karşılamadı. Bazıları 'Aa, bu tokat kız değil mi?' derken bazıları da 'Selam olay kız.' diyordu. Hiçbirini takmadım. Hepsine inat başım dik ve sert bir ifadeyle yoluma devam ettim. Biliyor musunuz, aslında herkes kendi duygularını belirler. Ne zaman hüngür hüngür ağlayacağımızı, ne zaman kahkahalarla güleceğimizi biz belirleriz. Çünkü buna siz karar verirsiniz. İnsanlar sizi hep üzmeye, kızdırmaya, kendinizi değersiz göstermeye çalışacaklardır. Bu asla şaşmaz, inanın bana. Ama siz şaştırabilirsiniz. Hep her şeye inat mutlu olmaya çalışsanız ne olur? Evet, her şey çok güzel olur. İşte bu sizin elinizde şimdi deyin ki: "Her şey benim elimde, mutlu olmak istersem olurum, gülmek istersem gülerim" yani bir diğer deyişle her şeyi beyninizde bitirin. "Her şey çok güzel olacak, hep mutlu olacağım." deyin kendinize. Hadi bekliyorum, aferin. Artık mutlusunuz.
Herkese hiç bir tepki vermeden yürüdüğüm sırada herkes garip bir ifadeyle bana bakıyorlardı. Sanki 'Bu nasıl bu kadar mutlu olabiliyor?' diyorlar. İşte bu da bizim sırrımız olsun olur mu? Her şey aslında iyi olmasa da her şeyi beynimizde bitiriyoruz. Bunları takmayacağım kafaya, benim tırnağımın ucu bile olamaz diyoruz ve hayata tam gaz devam ediyoruz, söz mü?
Sınıfa girdiğimde endişeli bir şekilde bana bakan birini gördüm ve bu yüz onun yüzüydü.
Evet, o. Doğru okudunuz.
Yüzüne o olduğunu anladığımdan beri doğru düzgün bakmadım. O ise tam tersine bana odaklanmıştı, gözlerini benden ayırmıyordu. Sırama oturmak için mecburen önünden geçtim. Sırama geçemeden içimde daha fazla tutamayacağım anladığım için bir anda dudaklarımı araladım. "Bana öyle bakma, rahatsız oluyorum." Bir anda nasıl böyle bir cümle kurabildiğime şaşırdım ve hızlıca sırama geçtim. Normalde insanlara kızmazdım çünkü umurumda olmazlardı ama çok garip bir şekilde bu çocuğa karşı kendimi oldukça kızgın hissediyordum.
Yani bir diğer deyişle o senin umurunda, onu umursuyorsun.
İç sesimden anında kurtularak Berkay'ın arka sırasında, hala neden onu önemsiyor olduğumu düşünüyordum. Bir anda bana seslenen biri olduğunu duyunca hafifçe sıçradım. "Bade, beni duyuyor musun?" Berkay'ın sesini duyduğumda anlık bir şaşkınlıkla cevapladım. "Pardon, dalmışım. Ne demiştin?" "Niye, benim yüzüme bakmıyorsun, demiştim?" O an üzerimde hissettiğim bakışlardan dolayı Berkay'a kaş göz hareketi yaparak koridoru gösterdim, başını sallayarak ayağa kalktığı sırada bende ayağa kalktım. Birlikte sınıftan çıktığımız sırada koridorun en tenha kısmına yöneldi, bende onu arkasından takip ediyordum. Sonunda durduğunda yüzünü bana çevirdi. Benim konuşmamı bekliyordu ama sorduğu sorunun cevabını benden iyi biliyordu. Ona aklımdan geçenleri söyleyecektim. "O gün olanlardan sonra, seninle görüşmek istemiyorum. Sanırım bir sevgilin var ve aranızı bozmak istemem." dediğimde ufak bir kahkaha attı hemen sonra dudaklarını araladı. "Aslında sevgili konusunu dün söyleseydin haklıydın." "Ne değişti?" "Ne mi değişti? Şöyle söyleyeyim benim artık bir sevgilim yok. Zaten ayrılmak istiyordum, iyi oldu." dedi buruk bir gülümsemeyle. "Peki, niye?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HENÜZ BİTMİŞ DEĞİLİZ
Teen FictionBabasını kaybeden ve ondan sonra kendini insanlara yakın hissetmeyip içine kapanmış olan Bade, yeni okulunda tanıştığı Berkay ile yeniden hayatını düzene sokabilecek midir? • "O gittiğinden beri kendimi üstü kapanmış denizde gibi hissediyordum, çıkm...