Değersiz

Bölüm 1

Kalabalığın hepsi beni izliyordu.Hayat benim için bitmişti sanki o anda.Keşke ölseydim diye Allah'a yalvarıyordum.Bu halime ben bile dayanamıyordum.İnsanlar nasıl katlansın benim gibi bir kıza.Beni değersiz bir eşya gibi hissettiren her kim varsa hakkımı helal etmemekte kararlıydım.Herkese kin besliyordum artık dar geliyordu bu dünya.Daha fazla düşünürsem kafayı yemek üzereydim.

Kolumun hafif bir dürtüsüyle derin düşüncelerimden kurtulmuştum.
Nikah memuru soruyu sordu " Açelya KÖSEOĞLU BERKAY KAYA'YI kimsenin baskısı altında olmadan kendinize bir eş olarak kabul ediyor musunuz ".
Nikah memuru soruyu 2 kere tekrarlamıştı.Tükürüklerim boğazımdan geçmiyordu. Yutkunamıyorum Etrafa göz gezdirince tanıdığım tanımadığım çeşit çeşit insan vardı. Kafamı öne eğdim ve normal bir ses tonu ile "evet "dedim.Bazen mecbur kalırdı ya insan öyleydim.Ve size yemin ederim ki bir böcekten farkım yoktu bu hayatta.Herşey zaten kötüydü şimdi daha da sarpa sardı.

Ben yine kendimi olumsuz düşünceler ile beynimi sardıgı anda imzalar atıldı ve herkesin alkışlamasıyla her şey daha da ciddileşiyordu.Berkay bana doğru döndü ve her nikah töreninde olduğu gibi alnımdan öptü.O da olanlardan memnun değildi onun da hayatı mahvoldu.

Kulağıma eğilip "Biraz gülümse insanlar yanlış anlıyor " dedi ve etrafa bakarsk gülümsüyordu herkese.Bunu nasıl yapabiliyordu nasıl dimdik gözükebiliyordu.Benimde yalancı gülümsemekten başka bir çarem yoktu.

Nikah töreni burda bitmişti.Herkes evlerine dağılıyordu.Düğün kına vesayre hiçbiri olmayacaktı böyle planlanmıştı her şey.Olsada olmasada benim için hicbir sey degismiycekti ben bataklıkta batmışım zaten.

Düğün arabasına bindik eve götürülmek üzere.Camdan seyretmeye öyle dalmışım ki vardığımızı bile farkedemedim.Berkay arabadan inip kapımı açtı.Güler yüzünden eser Yüzüme bile bakmıyordu.Kapıyı kapatıp şoföre eliyle işaret yaptı gitmesi için.
Yüzündeki umutsuz bakışları, üzüntüyü,pişmanlığı görebilmeniz lazımdı öyle işlemişti ki yüzüne.B

Birbirine  iki yabancı hayatları mahvolmuş iki insan nasil mutlu olabilirdi tekrardan bu dört duvar arası evde.
Önden yürüdü Berkay'ın babasının bizim için dekore ettiği evin açmak için.
Ev fazlasıyla sade ve şıktı.Çok ferah hir kokusu vardı.
Berkay kendini kanepeye attı ve ellerini yüzüne sürerek geriye yaslandı.Bende tuzluk gibi dikiliyordum öyle.
"Babam sabah eve uğrar bugün aynı odada kalmak zorundayız diger günler rahatına bakarsın"diye söyledi. Konuşurken yüzüme bile bakmıyordu.

Kanepeden doğrularak yatak odasına geçti.Bende üzerimdeki bu saçma kabarık kıyafetten kurtulmam lazımdı.kendime pijama alıp banyoda giydim.Saçma gelinliği cıkarmak zor oldu ama onca cabaya rağmen cıkartmısþim üstümden.
Banyodan ayrılıp yatak odasına girmeye yöneldim.
Nezaket olsun diye kapıyı tıklayıp girmeye ozen gösterdim.Odaya girdiğimde yatakta uyuyordu.Bakmamaya özen gösterdim.Dolaptan çarşaf alıp odadaki büyük kanepeye serdim.Orda uyuycaktım başka çarem yoktu.

Kafamı yastığa koydum en çok bu zamanlarda kendimi tutamaz ağlardım.Peki bundan sonra ne olacaktı baba evinde bulamadığım bu huzuru yabancı bir adamdan mi bekliyecektim.Bana huzur yoktu bu saatten sonra.Ağlamak istemiyordum farkedilmemek için ama gözyaşlarımı tutamıyordum.En kötüsü de ağlayacak bir omuz bulamamaktı.Kimse yoktu bana destek olacak ben kendi ailemden sevgi görmemiş biriyim ağlıyacak omuz haramdı artık bana.Aniden telefonumdan gelen mesaj sesi ile gözyaşlarımı sildim ve mesaj atan kişi  Arda 'ydı onun mesaj attığını görünce dayanamayıp ellerimi ağzıma koyup sessizce ağlamaya başladım.Sildiğim gözyaşları tekrar akmaya başladı.Ben güçsüz biriydim ona olanları anlatabilecek gücüm yoktu.Gözlerim bedenimin yorguluğu ile yavaşca kapanıyordu.

"Açelya uyan uyansana"
"Açelya "
"Uyan babam geldi"
Sabahın köründe bu sesle uyanmıştım.Aniden gözlerimi açtım.Panikten yataktan hızlıca doğruldum.
"Baban mı geldi bu saatte mi "diye şaşkınca sordum.
-"Dün demiştim ya babamın sağı solu belli olmaz .Üstünü giyersin koltuktaki yatağınıda topla hiçbir şey çaktırma olur mu ?."
Anlamış biçimde kafamı yukarı aşağı salladım.
Odadan çıktığı anda koltuktaki yatağı toplamam bir oldu.Hızlıca etrafı toplayıp üstüme düzgün bir şeyler giyip Berkay'ın babasının yanına gittim.

Beni görür görmez bulunduğu yerden kalkıp
"Günaydın canım gelinim"diye sevimli sevimli bana bakıyordu.
-" Size de günaydın baba hoşgeldiniz evimize ben kahvaltıyı hazırlayayım "dedim mutfağı göstererek.
-"Yok kızım gel burda yanımıza otur "diyerek Berkay'ın yanını gösterdi.
Gösterdiği yere oturdum.Benim oturmamla onun oturması bir oldu.Ve söze girdi.
"Balayına gidiceksiniz"
Berkay sinirlenerek söze girdi.
-"Baba kaç kere söyledim istemiyorum"
-"Açelya kızım sen oğlumun kusuruna bakma sen gitmek istiyorsun değil mi?"dedi bana bakarak.
"Yok babacım gerek yok bence öyle şeylere"dedim sakince.Söylediğim şey hoşuna gitmemişti gibi duruyordu.Berkay'a uzun uzun baktı ve "Sen kıza tembihliyorsun dime"dedi ve şok olmuştum hemen söze girdim."Yok öyle bir şey baba "
Berkay söze atıldı "Ne alakası var baba "diye çıkıştı.Berkay'ın babası sinirlenmişe benziyordu.Biraz oturup evde işlerinin olduğunu söyledi ve eve gitti.Kahvaltıya kalmasıni teklif etsemde istemedi ısrar edincede kızmaya başlamıştı.

Evine gitmişti ben ise mutfağa gidip kahvaltı hazırlamaya başladım.Kahvaltı olsun başka bir şey olsun tek kelime etmiyorduk birbirimize hep böyle mi olacaktı bilmiyorum ama benim için bir sıkıntısı yoktu.Kahvaltıdan sonra Berkay dışarıda işleri olduğunu söyleyip çekip gitti ben ise evde tek kalmıştım.Yorgundum geceleyin uyuyamamıştım adam akıllı.Telefonuma mesaj geldiğini hatırlayıp odadadan telefonumu alıp oturma odasındakı kanepede uzandım.Mesaja baktığımda Arda'dan geldiğini hatırlıyordum.Bu beni korkutuyordu o da çok incinmişti benim gibi.
Mesajda şöyle yazıyordu

00.23
Birbirimize söz vermiştik hani Açelya
Sen bana ihanet ettin
Evliliğinizin gerçek olmadığını biliyorum
Şimdi bana hesap ver
O kadar birbirimizi seviyorken
Neden sonumuz böyle oldu

770 kelime
beğendiyseniz oylamayı unutmayınız
Görüşmek üzere