Abim iş yerinden birkaç saat izin alıp beni Kayra'nın çalıştığı hastaneye getirmişti. Her ne kadar birine yük olmaktan nefret de etsem, kendi başıma kalırsam bir bahane yaratıp gitmekten vazgeçeceğimi ikimiz de biliyorduk.
Onun ise kız arkadaşının ailesine rezil olmamak adına gösterdiği çabasını takdir etmekten çok bunu eğlenerek izliyordum.
Asansöre binip Kayra'nın ofisinin bulunduğu 2. Kata çıktım. Abim de kayınvalidesine selam vermek için uslu bir damatcık olarak 4. Kata doğru yola koyuldu.
Hastanenin içinden kaçacağımı düşünmemesi karşısında duygulandım. İşte güven böyle kazanılırdı be.
Kendi kendime sırıtırken koridorda Kayrayla karşılaşmayı beklemiyordum.
Cumartesi gecesi, yani yıllar sonra ilk karşılaşmamızda, beni ağzımda kocaman bir böreği çevirip boğulmamaya çalışırken görmüştü.Şimdi de deli olduğumu düşünüyordu herhalde.
Ciddi bir ifadeyle yüzüme baktı. Beni gördüğüne sevinmediğinden emindim.
Sanırım telefonda daha rahat edenlerdendi o da. Ben günler sonra biraz olsun samimi olduk sanmıştım aslında. Şimdi ise soğuk davranıyor oluşuna bozulmuştum. Buna bozulmam ise daha da sinir bozucuydu.
"Merhaba" dedim onunkine benzer somurtkanlıkla
"Merhaba Sarp içeri geçelim " diye beni odasına aldı.
"Okulu uzatmasaydın senin de 1 sene sonra hukuk büron olacaktı Sarp" diye kızdım kendime.İlk kez bir hedefime ulaşmak istedim sanırım uzun zamandır.
Kayra beni olumlu etkiliyordu. Kıskançlık olarak değil; ama hafif özenme şeklindeydi ona olan yaklaşımım.
Hayatımı yoluna koyma isteği uyanmaya başlamıştı içimde.Acaba başarabilir miydim?
"Sarp dinliyor musun?"
"Dalmışım ya" dedim mahcubiyetle
Anlayışla gülümsedi bana,gülümsemesi çok güzeldi geeçekten . Gülümseyebilmek güzeldi sanırım en çok da.
"Tartıya çıkar mısın?"
Denileni yaptım. " Tamam, inebilirsin " dediğinde çoktan verileri incelemeye başlamıştı. Ekrana bir süre baktıktan sonra bana döndü:
"Pek su içmiyor musun Sarp?"
Hesap veren bir çocuk gibi hissettim karşısında. Kendine güven doluydu duruşu ve bakışları. Yüz hatlarını incelediğimi fark etmemesini umdum.
"Çok düşündün" dedi gülerek
"İçmiyorum, fazla susamam" diye kendimi toparlamaya çalıştım
"3 litre içmeni önereyim o zaman"
"Öner" ettiğim lafa bak. Daha akıllıca cümleler neden aklıma gelmiyordu şu an. Bilmediğim bir ortamda olduğumdan gerilmiştim sanırım
"2 kilo vermişsin bana söylediğin değere göre; ama ne kadarı yağdan bilemiyorum ilk ölçüm sonuçta."
"Böreklere rağmen iyi sonuç" diye göz kırptı bana. İçimde farklı bir kıpırtı hissettim. Zavallı ve uzun süredir yalnız zihnim bunu flört sanıp tepki vermişti herhalde...
"Yeni listeni yazayım böyle devam et olur mu?Bir de unutma..."
"Ne kadar hızlı zayıflama, birbirimizden o kadar hızlı kurtulma anladık" dedim, ters bir şekilde söylememe engel olamadan. Sanki ben bayılıyordum sana Kayra diye söylendim içimden.
"3 litre su içmeyi unutma diyecektim; ama senin uyarın da iyiymiş" dedi sakince
Akşam
Kayra: Selam, beğendin mi listeni
Sarp: Evet en önce hangi sebzeyi yesem diye sebzeleri güreştiriyorum şu an
Kayra: 😂😂
Sarp: komik geliyo; ama bana sor bir de 🥲
Kayra: bugüne kadar yediklerine say desem
Sarp: annem gibi konuştun
Kayra: annen iyi bir kadın, seviyorum.
Sarp: evet iyi bir kaynana olur
Sarp: ablan için yani
Kayra: anladım canım
Kayra: canım derken anladım tabi manasında
Sarp: 😂
Sarp: muhabbete bak ya
Kayra: gerçekten
Kayra: neyse ben kitabıma döneyim
Sarp: cahille sohbeti kestin
Kayra: aynen😉
Selam herkese. Yarı textinge döndük malesef. Hikaye sadece textinge uygun hissettirmedi . başarmadık🥲
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Kaç Beden Giyer (BxB)
Ficção Adolescente05327...: Sarp Bey merhaba Diyetisyen Kayra Dereli ben Sarp: Kayra,zaten garip bi durum. daha da tuhaflaşmasın beyle meyle. Sarp diyebilirsin bence ya. Kayra: Sen de Topaç Kayra diyebilirsin lisedeki gibi/ Kayra: Peki Sarp. Tahlillerini inceledim...