Aşk Kaç Beden Giyer (BxB)

Hesaplar Sizden

1 hafta sonra

"Çocuklar ne gerek vardı bu yemeğe siz bana en büyük armağansınız zaten" dedi zehirli bir tatlılıkla Aynur hanım. restoranın deniz kenarındaki masasında baş köşeye oturtulmuştu. Doçent oluşunu aile arasında bir öğle yemeğiyle
kutlamak istemişti çocukları.

Ceyla, Yağız ve Aynur Hanım; Kayra ile Burcu'nun öğle arasına çıkmasını bekliyorlardı.Bilerek hastaneye yakın bir mekan seçmişti Ceyla ve Yağız.

Uzaktan görünen ikiliye el salladı Ceyla ve samimiyetle seslendi Burcu'ya. "Burcucum otur hoşgeldin"

"Ah benim manevi kızım da gelmiş" diye sevinçle karşıladı Aynur Hanım. Kayrayla ikisini beraber görmekten mutluydu.

"Tüm sevdiklerim burada keşke babanız da izin alabilseydi."

"Tekrar tebrik ederim Aynur Teyze"dedi Yağız

"Aaa oğlum düğüne 2 ay kaldı hâlâ teyze diyorsun" diye itiraz etti kadın.

"Erkekler böyledir Burcucum geç adapte olurlar die göz kırptı kadın." Sanki doçent olan Burcuymuşcasına bir ilgi görüyordu kız masada.

Aynur hanımdan aldığı pasla çekingence gülümseyip etrafla son derece ilgisiz olan Kayraya baktı Burcu. Kayra ise masaya ilk oturduklarında "tebrikler anne" dedikten sonra hiçbir muhabbete katılmamış sadece telefonuyla ilgileniyordu.

Bana yazma dediği Sarptan mesaj bekliyordu aslında. Çocuk bir hafta boyunca sessiz kalmıştı. Kayra pişmanlık korku ve umutsuzluk içinde debeleniyordu şimdi. Dengesizliğimi de Sarptan aldım heralde diye düşündü. Ekran kilidini açıp kapattı sonuç aynıydı.

Son görülmesi bile kapalı bir Sarp...Bugün keyfim yok dediği halde buraya zorla getirilmişti. Annesi için yol boyu Burcunun sıkıcı muhabbetine katlanmıştı.Ondan bir de neşeli bir tavır beklerseler bu bencillik olurdu.

Yemekler sipariş edildikten sonra Ceyla konuyu açtı." Ee Burcucum hayatında birileri var mı?"

"Yok" dedi kız gözleri Aynur Hanımdayken

"Ah bu gençler Kayra da böyle. bekarlığı marifet sanıyorlar diye söylendi kadın.

Yağız sohbete girdi "yooo Aynur Teyze Sarp öyle değil mesela dedi. Gece gündüz aşığım diyor başka bir şey demiyor kafamız şişti artık. değil mi Ceyla?"

Sarpın adını duyan Kayra başını yerden hızla kaldırıp dikkatle dinlemeye başladı. Sarp birine mi aşıktı ?

"Aynen öyle, annecim  Sarp Kayra'ya o kadar aşık ki sürekli onu dinliyoruz" dedi Ceyla gülerek. Gözlerini Aynur hanım ve Burcuya dikti. "Hiç şaşırmadınız bakıyorum" dedi kız.

Showa devam etme sırası Yağızdaydı  "ama bir yanlış anlaşılma olmuş ve ayrılmışlar işte. Sarp onaylanmayacaklarını sanmış oysa ben annemle konuşup durumu anlattım ve oğlumun mutluluğu tek önceliğim dedi biliyor musunuz"

Aynur Hanım gülümsemeye çalıştı Burcu ise yere bakıyordu.

Kayra şaşkınlıkla bakıyordu eniştesine.
"Ne yanlış anlaşılması ne olmuş çabuk söyleyin kim ne dedi Sarp'a" dedi sinirden elleri titreyerek

Ceyla Burcuya döndü "Burcucum aile meselesi konuşmamız için izin verir misin? yemeğine de dokunmadın sanırım iştahın yok."

Yağız dayanamadı. "Burcu bence zaten  yapılanları biliyordur ondan gizlimiz yok gibi dedi." Bir yandan da kol saatine bakıyordu.

"Ne biliyorsun Burcu" dedi Kayra sert bir tonla

"Şey annen Sarpla konuşup ikna etmiş"

"Neye ikna ettin anne ne iknası?"

Kadın yüzüğüyle oynayarak denizi izliyordu insanı delirtecek bir sakinlikle.

"Annem yerine cevaplayayım kardeşim annem Sarpı ayrılmanız için ikna etmiş"

"Peki o neden kabul etmiş bunu" dedi Kayra hayalkırıklığıyla. Annesinin yaptığını ikinci plana atmıştı, sadece Sarpı önemliydi onun için. sevgilisi neden onu bırakmıştı ki?

"Daha ikna edici olsun diye babamı homofobik olarak damgalamış ve bizi ayırmakla da tehdit etmiş. Sarp'a kızma çaresiz kalmış sadece"

Son birkaç hafta üzerindeki toz bulutları dağılmaya başlamıştı. Kayra ipuçlarını toparlayamadığı için kendine kızdı. Çok başka şeyler düşünmüştü Sarpın garipliğini psikolojisinin iyi olmamasına yormuştu.

Sevdiği adamla paralel acılar çekmişlerdi demek. Sebepleri birbirlerine dokunamayan ayrı ayrı iki acı, sonsuza doğru ilerliyordu haftalardır.

"Anne, sana kırıcı olmadan nasıl konuşacağımı bilemiyorum şu an ama uzun süre yüzümü görmeyeceğini söyleyebilirim sadece" diyebildi bütün öfkesine rağmen.

"  Sarp ne derse desin ben peşinden gitmeye hazırdım zaten. Ankaradaki hastaneye başvurdum bugün. Başhekimle görüştüm ve kabul etti. Eğer aklına bir entirika daha gelip buna da engel olursan ömür boyu seninle konuşmayacağımı biliyorsun heralde"

Kadın "ka..ka..rışmam oğlum yardımcı da olabili...rim. istiyorsan daha iyi bir hastane..." diye kekeledi Kayranın karşısında.

"Torpil istemiyorum engel olma yeter" dedi çocuk sertçe.

Burcu çantası elinde yavaşca masadan kalkmaya çalışırken Kayra ona döndü.

"Burcu sana kendimi açtım, günlerce dertleştik. Yanında ağladım hatta. sen bunca zaman biliyordun ha. Neyse ki gidiyorum da sana samimiyetsiz bir selam bile borçlu değilim. Lütfen terk et burayı" dedi kıza

Gözleri dolu dolu özür dileyerek kimseyle vedalaşmadan mekandan ayrıldı kız.

Kayra sakinleşemiyordu.Olanlara inanamıyordu hâlâ. Aklına her şey gelirdi de annesinin bir tanecik oğlunun mutsuzluğunu isteyeceği gelmezdi. Üstelik sırf kendi doğruları yüzünden ablasının yuvasını yıkmaya razı olmuştu. Bu kadın kimdi sahiden?

Ellerini saçlarının arasına daldırıp dudaklarını ısırdı ve düşündü bir süre.

Kendini biraz toparlayınca Yağıza bakarak konuştu: "Benim Ankara'ya Sarp'a  gitmem lazım, adresini verir misin?"

Tabi Kayracım diye sırıttı adam." kapıdan çıkıyorsun hemen sağda. Parkedilmiş mavi arabanın sürücü koltuğunda bulabilirsin Sarp'ı."

Ablası ve eniştesine el sallayarak hızlı adımlarda kapıya yöneldi. Annesine bakarak masayı işaret etti "hesaplar sizden Aynur Hanım" diyerek soğuk bir bakış attı. Ve sevgilisine koştu.