*2*

973 38 7
                                    

İzginin sesiyle gözlerimi açtım "Eylül kalk hadi kanka, dizi setine geç kalacaksın" bıkkınlıkla ayaklanıp İzgiye baktım

"of ana karakter olmak ne zor işmiş arkadaş!" dediğim şey ile İzgi güldü ve odadan çıktı

giyindikten sonra aşağı indim, kapının önünde ki Çağatay'ı gördüğümde gülümsedim ve Çağatay'a yaklaştım "vay erkek başrol karakterim, sizin burada ne işiniz var?"

Çağatay kısık sesle güldü "seni almaya geldim kadın başrol karakterim, sonuçta aynı yere gidiyoruz değil mi?"

İzgi salondan bizi izlemeye başlayınca İzgiye döndüm "biz çıkıyoruz" İzgi kafasını sallayınca Çağatay ile evden çıktım
                                                                                                                -

dizi setinden çıktıktan sonra eve gelmiş ve dinlenmeye başlamıştım, İzginin sesiyle elimde ki kağıtları bırakıp İzgiye döndüm "Eylül"

"efendim"

"giyinmeye mi gitsek? 1 saat sonra Okan hoca ile falan buluşacağız ya" koca bir iç çekip ayağa kalktım 

"odama çıkıyorum ben, giyineceğim"

İzgi de ayaklanınca odama çıktım ve dolabımı açıp göz gezdirmeye başladım

Mekanda:

"baban burada olacak değil mi İzgi?" İzgi göz devirdi ve bana döndü "sence burada babam olmasa biz niye gelelim Eylül? tabi ki burada"

"iyi de ben neden geldim ki?"

"Eylül çok soru soruyorsun kanka, ev arkadaşıyız ve babam seni kızı gibi görüyor" 

İzgiye bakıp gülümsedim ve mekana girdik, Garson Okan hocaların olduğu masayı gösterince teşekkür edip yanlarına gittik

İzginin babası bizi fark etmiş olacak ki ayağa kalkıp bizi izlemeye başladı

"Merhaba" dedi İzgi, herkes bana ve İzgiye bakıyordu

herkes ile tanışıp yerlerimize oturduk, karşımda Zaniolo vardı ve sürekli göz göze geliyorduk

"Eylüldü değil mi adın?" Keremin sesiyle Kerem'e döndüm "evet"

"bir dizi de oynuyordun sanırım" gülümseyip kafamı salladım

"kaç tane dil biliyorsun kızım? veya biliyor musun?" Keremden gözlerimi çekip Okan hocaya baktım "4 dil biliyorum hocam İngilizce, İtalyanca, Fransızca ve rusca" Okan hoca şaşırmış gibi görünüyordu

"bu kadar beklemiyordum" gülümseyip tekrardan Zanioloya baktığımda kitlenmiş bir şekilde beni izliyordu

Zaniolo benim baktığımı fark edince gözlerini benden çekip takımına göz gezdirdi ve yanında ki takım arkadaşı Oliveira ile konuşmaya başladı, İzgiye döndüğümde oda Barış Alper ile konuşuyordu

koca bir iç çekip önümde ki tabaktan küçük lokmalar almaya başladım

-

İzgi ile eve gelmiştik, İzgi eve geldiğimizden beri bana garip garip bakıyordu "İzgi çıkar ağzında ki baklayı ne oldu?"

"kızım Zanioloya bakışların neydi öyle? yani sadece sen öyle bakmıyordun da, sizin aranıza bir şey mi var?"

"saçmalama istersen İzgi, ne olabilir benim aramda o futbolcu ile?"

"yani onu da bilemeyeceğim artık" dedi İzgi imalı bakışlarıyla

"ya İzgi senden gizlim saklım mı var benim? daha dün gördüm maçta çocuğu, nasıl aramda bir şey olsun?" İzgi elinde ki bardağı bana uzattı ve koltuklardan birine oturdu

"tamam canım sustum" 

"neyse uğraştırma beni İzgi, oynadığım dizinin bile son 2 bölümünü izleyemedim, onları izleyeceğim" İzgi bir anda oturduğu yerden kalktı

"ben izledim ama hiç uykum yok beraber izleyelim" kafamı salladım ve masanın üstünde ki bilgisayar'ı aldım




Maç/ Nicolo zanioloHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin