~Shut up!~ [Taekook] TAMAMLANDI

20.Lunapark

Sabah kapımın tıklatılmasıyla uyanmıştım.

"Jeonn"

"Efendim"

"Müsaitmisin?"

"Hm hm"
Diyip yorganı kafama çektim.

İçeri girip kapıyı kapattı.

"Hadi aşağı inelim kahvaltı yapalım sana süprizim var"diyip göz kırpıp gitti.

Acaba ne?

Hemen yatağı topladım ve rutin işlerimi yaptıkdan sonra aşağı indim.

Yemek konusunda cidden iyiydi.
Masaya oturup yemeye başladık.

"Ee ne süpriziymiş?"

"Adı üstüne süpriz.
Hazırlan çıkıcaz."

"Tamamm"

Yemekler bittikden sonra hemen odama koştum.

Saat 1-e geliyordu.Hemen giyinip çıkmıştım.

İkimizde hazır olduğunda arabaya bindik.

Lunaparka geldiğimizi gördüğümde
güldüm.

7.sınıftan beri hiç gelmemiştim.

Aklıma gelen anılarla burukca gülümsedim.

"Noldu beğenmedinmi?
Eğer istemiyorsan gidebiliriz hm"

"Sorun yok hadi gidelim"

Onunda keyfini bozmak istemiyorum.

Arabadan indik ve lunaparka doğru adımladık.

İçeri girmek için önce bilet almalıydık.

Cüzdanımdan parayı uzattığımda
Kim hoca benden önce davrandı ve parayı ödedi.

Ona sinirli olduğunu düşündüğüm bir bakış attım.

O ise sadece güldü.

Gülmek ona çok yakışıyordu.

"Öyle bakma ben getirdim seni bu gece benden bu arada bana hocanmış değilde arkadaşınmışım gibi davran okulda değiliz tamam mı Jeon?"

"Tamam Bay- arkadaşım"

İkimizde dediğime gülerken hız trenine
adımlıyorduk.

"Ay insanlar neden buna biner ki?"

"Yoksaa tanrım!
Korkuyorsunuz! Slslskksksks"

"Hiçte bile"diyip elimden tutarak tene gittik ve en öne oturduk.

"Başlıyoruzz"dedi adam.

İlk başta çok hızlı olmasada sonradan hızı artmıştı.

Kalbim deli gibi atıyordu.

Bunun 2 sebepi vardı:

1)Adrenalin
2)Arkadaşımın elimi sıkı sıkı tutmasıydı.

O kadar güzel bir andı ki anlatamam.

Düşünsenize sevdiceğiniz elinizi tutuyor.

Nihayet tren durduğunda indik.

Yüzüne bakamıyordum.

Çünkü bakınca gülüyordum.

"Ne gülüyorsun ya"

"Tamam tamam gülmüyorum"

"Bakalım şimdide güle bilecekmisin?"
diyip sinsice gülümsedi.

"Ne demek o?"