Seungmin ağlamasının tekrar başlamaması ile gerginliğini atmak için kapının önünde yarım saattir bir ileri bir geri gidiyordu. Chan onun mesajını görmüş fakat bir şey yazmamıştı muhtemelen buraya geliyordu ve bu Seungmin'in kurtulmaya çalıştığı gerginliğini geri getiriyordu.
Kendini suçluyordu çünkü elindeki el kadar çocuğa bile göz kulak olamadığını düşünüyordu. Koridordaki kalabalık arasından onu izleyen yaşlı bir kadın bir süre sonra dayanamamış ve "Oğlum, otursana. Döne döne benim de başımı döndürdün ya!" diyerek onu azarlamıştı.
Aniden azarlanmasıyla irkilen Seungmin artık gerginlikten uyuşmaya başlayan vücuduyla teyzenin yanına oturmuş, kısık sesle de özür dilemişti.
Chan'ın ona çok kızacağını, hatta onu döveceğini bile düşünüyordu. Seungmin, Chan kendini dövse gıkını bile çıkarmazdı, haklıydı ona göre. Adamın çocuğunun kolunu çıkarmıştı, ya çocuğun kolu iyileşmezse diye düşündü aniden, tekrar ağlamamak için kendini sıkmaya başladı. Kendine "Sakin ol, abartıyorsun." diyerek, kendini sakinleştirmeye çalışıyordu.
Dalgın bir şekilde dolu gözleriyle karşı duvara bakarken görüş alanına giren karartı ile kafasını kaldırınca nefes nefese kendini bakan Chan'ı görmüş ve hemen ayağa kalkmıştı. Chan nefesi düzene girince sesinden bariz belli olan bir endişeyle konuşmaya başlamıştı.
"Seungmin, Seungmin'din değil mi? Saori, kızım nerede, nasıl oldu bu olay?"
Seungmin Chan'ın bu halini görünce konuşamadan tekrar ağlamaya başlayınca Chan ne yapacağını şaşırmış, bir süre sonra ağlayan Seungmin'e kollarını dolamıştı. "Tamam, tamam sakin ol. Ağlama ve hadi bana ne olduğunu anlat Seungmin." Diyerek Seungmin'in sırtını patpatlamıştı.
Bir süre sonra ağlamasını biraz da olsa dindirerek Chan'ın kolları arasından çıkmadan ne olduğunu anlatmış, defalarca kez özür dilemişti anlatımının arasında da.
Chan, Seungmin'in anlattıklarından sonra endişesi daha da artsa da sakin kalmaya çalışıyor, Seungmin'in abarttığını düşünüyordu. Sonuçta kızı kavgadan uzaklaştıktan bir süre sonra ağlamaya başlamıştı, çıksaydı direkt ağlamaz mıydı? Mantıklı düşünmeye çalışıyordu.
Seungmin, ondan uzaklaşıp yaşlı gözleriyle ona bakmış ve "Çok kızdıysan beni dövebilirsin, gerçekten hak ettim bunu." demişti, Chan'ın kaşları çatılmış tam ona ne saçmaladığını soracakken doktorun odadan çıkması ile ikisi de ona dönmüştü.
Chan hemen atılıp "Kızım nasıl?" diye sorduğunda doktor gülümsemiş ve "İlk başta kızınızın kolu çıktı diye söylemişlerdi bize fakat sadece arı sokmuş. Alerji testleri için kan aldık ve birkaç krem sürdük, kremlerin reçetesini veririm. Testlerin sonucunu ise çıkış yaptırırken danışmaya numaranızı verirseniz göndeririz ya da yarın gün içinde gelirsiniz. Seçim sizin." demişti.
Chan'ın içi rahatlarken Seungmin şaşkınlıkla konuşmuştu. "Kolu çıkmamış mı yani?"
"Hayır, çıkmamış beyefendi."
"Emin misiniz?" Seungmin inanamayarak tekrar sorduğunda doktor sinirlenmeye başlar gibi iç çekmişti. "Eminiz, bebeğin kolunda çıkık falan yok. Tamamen sizin abartınız o beyefendi."
Seungmin tam doktora bir şeyler diyecekti ki Chan eliyle onun ağzını kapamış ardından da doktora teşekkür etmiş, içeri kızının yanına girmişlerdi.
Chan, içeri girdiklerinde elini Seungmin'in ağzından çekip sedyenin üstünde mışıl mışıl uyuyan kızına yaklaşmış, onun gerçekten iyi olduğunu görünce rahat bir nefes vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
baby issues, seungchan.
Romanceseungmin bay bang numaranizi apartman grubundan buldum daire besten seungmin ben bugun hyunjin kizinizi bana birakti kiziniz parka gitmek isteyince kiramadim gittik bir takim olaylar oldu ve sanirim kolu cikti hastanedeyiz su an gelseniz iyi olur ya...