Çok stresliyim şu sıralar ya. Olay üstüne olay. Yazım yanlışı varsa affedin, sonra düzelteceğim.
1.8 k yorum sınırı 360 vote koyuyorum. İyi okumalar dilerim.
****
Ben orada onun bu havalı cüssesi altında ezilirken sesiyle kendime gelebilmiştim. Silkelenmiş gibi hissettim. Beni ne kadar sıkı tutuyorsa odağı da bir o kadar karşı taraftaydı. Baskın sesini duymam zaman almamıştı, konuştuğu gibi gerçek kapının o olduğunu anladım. Fazla güvenli hissettiriyordu. Dili biraz kabaydı ama olsun.
"Ne lan bu tantana? Problemin ne sik oğlum senin? Bir duş aldırmadın."
***
7. Gün; Sanırım bittiğini sanmışsın.
Esmer adam başını kaldırdı ve gözleriyle onu adeta ezdi. Uzun ıslak saçları kendisini biraz üşütüyordu ama sorun değildi, az önce de zaten sırılsıklamdı. Karşısındaki adam ona bozulmuş suratı ile bakıyordu ve esmer, elinin altındaki kaymak tenli çocuğun ne denli kasıldığını hissetmişti. O an emin oldu; Jungkook rol kestiği gibi korkusuz değildi. Sadece iyi saklıyordu. Bu yüzden kavradığı beli kenara çekmekle başladı, sonra ise önüne geçti.
Yalan yoktu, ondan çok hoşlanmıştı ve tanımak, korumak isterdi.
"Şey...karışmasan daha iyi olur gibi."
Geniş omuzları Jungkook'un önünü kesmişti ve onun boyu biraz daha kısaydı bu yüzden artık eski sevgilisini göremiyordu. Bu hala adını bilmediği adam da pek nazik girmemişti sohbete. Yine de onun iyi bir korumacı olduğunu düşündü.
"Sen kimsin?" dediğini duydu Mingyu'nun.
"Asıl sen kimsin?"
Jungkook onu dürtükledi hafifçe ve sadece adamın duyabileceği şekilde konuşmaya özen gösterdi. "Eski sevgilim, eğer bir şeyler yapmak istiyorsan lütfen kimse zarar görmeden onu göndermeye çalış." O an Jungkook lanet etti bu duruma çünkü adamın adını neden bilmiyordu?
Adam bunu duyunca şaşırmadı pek, güller ve ayıcık ona çok farklı bir çağrışım yapmıyordu zaten. Bu yüzden sırıttı ve pek memnun gibi konuşmaya başladı. Sözleri tamamen karşısında şaşkınlığa uğramış adamaydı. "Ne saçma sikik bir hediye, güller ve ayıcık mı? Cidden mi? Jungkook, seni tavlamaya yetiyor mu?"
Mingyu yumruklarını sıktı. Böyle durumlardan nefret ederdi. Bu adam kimse kurtulmak zorundaydı. Esen bir rüzgar saçlarını uçurdu ve yine esmer adamı dinlemek zorunda kaldı.
"Hakkında birkaç şey duymuştum ve ben de ne zaman karşıma çıksa da onun ağzını patlatsam diye bekliyordum açıkçası."
"Ne?" Mingyu gerçekten bunu beklemiyor gibiydi. Jungkook'un gerçekten birileriyle ilişki yaşamayacağına emindi çünkü bu konu hakkında net bir şekilde konuşmuştu. "Hala hakkımda bahsetmen de bir gelişme öyle değil mi Jungkook?"
Mingyu ona bakmak için sağa doğru başını kaldırınca esmer olan da Jungkook'un görünmemesi için önünü kesti.
Yine de Jungkook bu adam sevgilisi olmasa bile bariz etkilenmişti. Yeni heyecanlara kucak açmak onun yeni verilen bir kararıydı. Herhalde çok da yalan sayılmazdı.
"O sevgili yapmayacağından bahsetmişti. Senin onunla sevgili olduğuna inanmıyorum çünkü Jungkook inatçı yapıda bir insandır, bundan memnun değilim ama ben onu kırdım ve Jungkook için beş ay kısa bir süre. Bu yüzden şimdi toparlanıp bir sevgili yaptığına inanmıyorum, onu izliyorum ve seni ilk defa görüyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WHITE MUSTANG
FanfictionJeon Jungkook bir sosyal medya fenomenidir. Bir gün insanlara içerik amaçlı rastgele sarılır ve bir katile denk gelir. - 160923