16|DALGA

1.1K 141 968
                                    

Merhaba herkese. Nasılsınız?

Umarım burayıı henüz terk etmemişsinizdir, finali göreceğiz değil mi?

Şunu söylemek istiyorum ki bu son dalga adındaki bölümümüz. Yani bu evre bitti. Sevgililik dönemini ve aşklarının nasıl işlediğini anlatan bölümlerdi...

Bu bölümde de smut var.

1.2k yorum sınırı koyuyorum, 😊 vote atmayanın da amı kararsın😊 şimdiden teşekkürler kaçtım, iyi okumalar

--

53. Gün: İri dalgaların arasında kaybolmak... Aşkımızın şiddeti içinde kaybolmaya benziyor.

Üç tane adam masa başına geçmiş önemli bir konu için tartışmaktaydılar. Masanın en başında bir mafya babası bulunmaktaydı, Kim Seokjin. Aslında bakarsanız o Victor'un en büyük hayranıydı ve bunu gizlemek için büyük bir efor harcasa da maalesef katilin gözünden kaçmıyordu. Yine de bugün Victor’un surat ifadesi Kim Seokjin gibi gevşek bir mafyayı bile ciddiyete bürüyebiliyordu. Tabii çok gerilince yine ortamı yumuşatmak için birkaç parça cebinden espri çıkarabilirdi.

Masanın sağ tarafında baş kahramanımız Victor ve diğer yanına ise doktor olan Yoongi bulunmaktaydı.

Victor hepsini bir arada bulundurmak istemişti. Hepsinin birbirinden haberi vardı lakin genelde yılda en fazla bir defa bir araya gelirlerdi. Hepsi işleriyle meşgul insanlardı, dolayısıyla bu da onların görüşmesini engel olabiliyordu.

Doktor Yoongi, Victor'un sadece doktoru olmakla yetinmiyor, aynı zamanda bu mafya babasının da şifacılığını yapıyordu. Kim Seokjin her yaralandığında bu sihirli elleri olan doktoru saniyesinde aramaktaydı. Her defasında ağlaya ağlaya pansumanını yapan Yoongi bir yandan da onun mafyalık maceralarını dinlemek zorunda kalıyordu. 

Şimdi ise önemli bir husus için bir araya gelmişlerdi ve bir beyin fırtınası yapmaktaydılar. Kim Seokjin elinde prosuyla dalga geçer bir eda ile konuştu. "Görmeyeli amma değişmişsin Victor, bir bebek bile yapmışsın ve benim neden bir amca olduğumdan haberin yok?"

Yoongi kaşlarını sinirle çattı. Bir şeyler düşünmeye çalışıyordu lakin sürekli o dikkatini dağıtıyordu. "Biraz susar mısın?" 

"Ah, hadi ama, bu normal mi?"

"Değil biliyorum. Bu yüzden ona çok sinirliyim, dinliyorsun beni değil mi Victor? Nasıl bu bebeği kabul edebilirsin?"

Victor, ağrıyan başına biraz ovmaya başladı. Artık düşünmekten kafayı yiyecekti, sadece sevgilisini özlüyordu. Onun göğsüne yaslanmak, derin bir uykuya dalmak istiyordu. Ancak uğraşması gereken çok fazla şey vardı. Bu iki ahmak da durmuyor ve inadına konuşuyordu.

Doktor olan onun bu çökmüş ruh halini gördüğünde onun hasta olduğunu hatırladı ve daha alttan almaya çalıştı. Gerçi bu dediğinde de samimiydi. "Yapabileceğin en iyi şeyi yapmışsın tabii o ayrı mesele de... Keşke bize de söyleseydin, yardım etmeye çalışırdık. Her şeyin üstesinden tek başına gelmeye çalışma, zaten hastasın bu sana iyi gelmeyecek. Stres insanı içten içe mahveder."

Seokjin prosunu bir kenara koydu ve dirsekleri masaya yaslayıp tekerlekli sandalyede birazcık daha masaya doğru yaklaştı. Ciddi bir konuşma yapacağının gerekçesi ile içini nefesle doldurdu ve arkadaşına (idolüne) destek olmak için konuştu.

"O haklı. Anlattıkların ağır ve kafa karıştırıcı şeyler. Bak biliyorsun sana ne kadar hayran olduğumu ve çok güçlü bağlantılarım olduğunu da biliyorsun. Bana gelebilirsin, seni her zaman korurum ve inanılmaz bir doktorumuz da var bu yüzden birazcık daha rahatlamanı istiyoruz. Gerçekten garip skilleri olan bir katilsin ama biz sana katil gözüyle değil de bir kahraman gözüyle bakıyoruz. Bu yüzden her zaman yanındayız, biliyorsun..."

WHITE MUSTANGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin