Portakalı Soydum Başucuma Koydum🍊(Yarı Texting)

0.8

ÖYLE BİR İÇİMDEN GELDİ BU YOKTU

"GÜNAYDIN AHALİ" diyerek sınıfa girdi Emir,girdiği anda da pişman olmuştu zaten.Bütün erkekler anlaşıp bugün erken gelmişlerdi.Sabahtan beri de camdan Emir'in gelmesini bekliyorlardı.Geldiği anda da üstüne çullanmışlardı.Emir şu an her yerden şamar yiyordu ve üstüne eziliyordu tam o sırada da Damla yani Emir'in sevgilisi hayvansal sesleri ve Emir'in çığılıklarını duymuş olacak ki nefes nefese sınıfa daldı ve "Bu nikah kıyılamaz" der gibi "DURUN" diye haykırarak öne atıldı.

Erkekliğin yazılı olmayan kuralıydı muhtemelen çocuklar sevgilisinin önünde dayak yememesi için ellerini Emir'den çekmişlerdi.Her gün özenle yaptığı saçları bozulmuştu,nefes nefese kalmış olsa gerek yüzü de kıpkırmızı olmuştu.Emir sevgilisinin oyununu devam ettirerek sahte bir kalp krizi geçirdi ve Damla'nın dizlerinin dibine bayıldı.Damla da yalandan ağlamaya başladı ve "HANİ SÖZ VERMİŞTİN BENİM İÇİN YAŞAMAYA!" muhtemelen duygusallık katmaya çalışmıştı ama daha çok sokak ortasında kavga eden teyzeler gibi konuşmuştu,resmen öldüğü için ona kızıyordu.Emir kısık bir sesle ama sınıfın duyacağı şekilde "Bebeğimiz sana sen Allah'a emanet Damla'm" demiş gözlerini kapatmıştı.Damla Emir'in kafasına sertçe vurup "Salak ne bebeği kalk" dedi. Emir yediği silleden dolayı kafasını ovuşturup "Ne kızıyorsun oyun yapıyoruz şurda" diye homurdandı.Sınıf bu hâllerine gülmüştü çok eğlenceli ve tatlı çiftlerdi.İkisinin de dersleri mükemmeldi çoğu hocanın ilişkilerinden haberleri vardı,saygılılar başarılılar diye de hocalar da seviyordu onları, sınıfın anırmasının aksine benim yüzümde yarım bir gülümseme vardı bir anlığına çok imrenmiştim.

Dersin başlamasına beş dakika kala herkes sınıflarına dağılmıştı.Kendi hâlimizdeyken hoca gelmişti,selamlaşmamız bittikten sonra telefon toplamaya birini seçmişti.Telefonumu kapatmak için elime aldım.Açtığımda üstteki Whatsapp bildirimini gördüm.

?:Yüzün hep gülsün portakal

?:İyi derslerrr:))))

İstemsizce gülümsetmişti.İlk derse kafayı vermek artık çok zordu.

🍊🧡

Naz

Okuldan gelmiş öylesine yatağımda uzanıp instagramde gezerken mesaj bölümden bildirim geldi.Merak edip baktım.Keşke bakmasaydım.

Fake bi hesaptan gelen whatsapp ssleriydi bunlar.İçinde Doğuş'un ve okulun en güzel kızlarından birinin cinsel konuşmaları vardı.Midem bulandı kusmak istedim ama kendimi tuttum.İğrenç bir konuşmaydı bu,kimsenin içinin almayacağı kadar iğrenç hem de.Altına da benim lehime bir mesaj yazılmıştı.

"Seni üzmek veya gözünü açmak haddime değil ama bir ilişkisi olduğu hâlde birileri ile bu şekilde konuşan biriyle olmanı değil sen hiçbir kız istemez,eğer ondan hoşlanıyorsan tekrar düşün.Kim olduğumu da sorma."

"Doğuşa takıntı yapan bir kız aslında yok bütün 11ler tanır onu ve yaptığı pezevenklikleri,çevresi dışında pek sevilmez"

"İyi akşamlar üzme kendini değmez:)"

Yazılanı umursamayan gözlerim çoktan dolmuştu.Haberim olmadan sanırım duygularım hoşlanmanın ilerisine gitmişti.Hiçbir şeyi değildim ama neden bu beni üzmüştü.Her şeyi bir anda okugunca şok olmuştum ve bir jeton daha düştü.Doğuş sırf yakın olmak için bana yalan söylemişti,hatta belki bana dokunmak için.Biraz daha iğrendim ve düşünmek istemediğim için kafamı yastığımla buluşturdum.Uyursam geçerdi,umarım...

...

Erken yattığım için sabah 8.30'da olan derse 6'da uyanmıştım,neyse ki uykumu aldığım için gergin değildim.Şimdi de hiç istemediğim şey olmuştu,zil çalmıştı.Birazdan Dicle ve Elif benim gelmediğimi fark edince sınıfımı basacak ve asık yüzümü göreceklerdi sonra da ben ne kadar bir şeyim yok desem de inanmayacak ve zorla ne olduğunu anlattıracaklardı.Uzaktan gören ilgi istiyor derdi belki ama ben mutsuz olunca mutluymuş gibi hareket edemiyordum,yapımda yoktu yapacak bir şey yok.

Tahmin ettiğim gibi de oldu Dicle deli danalar gibi koşarak sınıfı bastı ve bir anda durunca arkasındaki Elif ona sertçe çarptı.Diclenin vücudu bir anda öne atılınca dengesini kuramadı ve ikisi de yere yapıştılar.Bir anda bütün derdimi unutup anıra anıra gülmeye başladım.Gülmemi duyunca daha da sinirlenen Dicle'nin boğuk sesi geldi "AYI! KAÇ KİLOSUN?" Elif de söylediğine sinirlenmiş olmalı ki Dicle'nin kafasına bir tane sille vurup ciddi ciddi cevap verdi "ABARTMA 47 KİLOYUM BEN BE!" yetmezmiş gibi bir de sınıfın önünden Buğra ve arkadaşları geçti.Lütfen gör ve ben daha çok güleyim dedim içimden.İstediğim olmadı,Buğra ilerlemeye devam etti.

2 dakikanın sonunda birbirlerini yola yola en arkadaki sıram geldiler.Sonunda kavgayı durdurmuşlardı ve ön sırama ters bir şekilde oturmuşlardı.İkisi de beni önce süzdü daha sonr aynı anda "Ne oldu,neden suratın asık?" diye sorunca gülümsedim."Boş verin hadi kantine inelim" diyip ayağa kalkınca Elif saçlarımı tutup geri oturttu."Teneffüs bitecek hadi yorma bizi".Acıdan dolayı yüzüm buruşurken ofladım ve anlatmaya başladım,birkaç dakika sonra anlatmayı bitirince Elif şokla açtıği ağzına elini attı ve boğuk sesiyle konuştu "Sahte de olsa sevgilin olma şerefini verdiğin puşta bak!" diye söylendi Dicle ise düşünceliydi ne düşüncelisin diye sorunca da "Konuşmaların onun olduğuna ya da shop olmadığına emin misin?" demişti.Bunu hiç düşünmemiştim ama bana kalırsa bununal kimse uğraşmazdı.

Zil çaldı ve kızlar gitti ben de başımı sıraya koymuş sınıfın kapısının önünden geçen kişilere bakıyordum bir anda beklemediğim bir şey oldu Doğuş kafasını bizim sınıfın içine soktu ve etrafa baktı,sanırım gözleri beni arıyordu en arkada olduğum için en son görmüştü bana gülümsedi ve el salladı.Tepki dahi vermeden basımı duvar tarafına çevirdim gözlerini hâla üstümde hissedince rahatsız oldum ve o tarafa tekrar döndüm.Göz göze gelince ne oldu dercesine göz kırptı ve başını salladı,tek bir mimiğimi oynatmadan elimle git işareti yaptım ve tekrar diğer tarafa döndüm.Yüzünü görünce kusmak istiyordum.Haddime değildi ama üzülmüştüm.

Bakalım ne zaman yüzleşeceğiz.

🍊🧡

Son teneffüstü hava soğuk olduğu için çok dışarı çıkmıyorduk.Bir tek maç zamanı çıkmıştım ama keske çıkmasaydım.Rekor kırıp 10-2 yenilmiştik, attığımız iki golü de bizim sınıftan ollmayan,karşi sınıftan transfer ettiğimiz Onur atmıştı.Trajikomik bir sınıftık.Sınıfa dönünce de bizim çocuklar Emir'e "Sen bize acımadın biz sana nah acırız" diyerek sağlam bir dayak yemişti,yediğimiz 3 golü o atmıştı.

Şimdi de karşı sınıftan Meriç sıkıştırmıştı.

Resmen zorla sohbet ediyorum!

"En sevdiğin renk ne bu arada"

Cu desem nolur ki?

"Turuncu" dedim ve onun dediklerini duymamazliktan geldim sesini biraz daha yükselterek sordu dalmış gibi yaptım tekrar sordu bu sefer ayağımın altındaki taşla oynadım ve tekrar sordu en sonunda "HOĞĞ" gibi bi ses çıkarınca ona dondüm."AT MIYIM BEN ORANGUTAN SURATLI!" dediğimde bir tık şok olmuştu.Tam tekrar sövecekken başımda bir şey hissettim.Sanki böyle biraz iyi hissettirmişti.Ama sonra anladım ki çevrede kahpe vardı.

AMANIN ANI

BIR TANE ANDAVAL KAFAMA BASKET TOPU ATMIŞTI LAN!

O BASKET TOPU NE KADAR SENIN HABERIN VAR MI YA PATLASAYDI! BENİ ÇOK SEVEN FATİH HOCAM KESİN BANA ÖDETİRDİ O PARAYI

Bir hışımla arkama döndüğümde bana,daha doğrusu bize bakan bir çocukla karşılaştım sinirle bir adım attığımda duraksadım.Bir jeton düşmüştü.

Buldum seni!

Hadi optum muah🩷🤍