Kuroo Tetsurou
"Lan sıkılıyom şu derste ha. Uyuyamıyoruz bile!"
"He kanka ya." Ayağa kalkıp Bokuto ile biraz sınıfı inceledik.
"Kuroo! Bokuto!"
"Hocam az susun oooff!" Deli edicekler beni üzerime oynanıyor. Ayar oluyorum!
"KANKA KANKA!" Bokuto camdan bakarak bağırdı. Ne gördü?! Hemen yanına gittim.
"N'OLDU KANKA!"
"BAK BAK! ÇİRKİN VE ARKADAŞI VOLEYBOL OYNUYOR!"
"NE?" Camdan sarktım. Harbiden oynuyor. Birkaç dakika izledim. Top yere düşmedi amına koyayım.
"BİZ DE GİDELİM!"
"KOŞ KOŞ!"
"HOCAM ÇIKIYOZ!"
"İngilizce söyle izin veridem."
"My bad hocam I don't know speak english." Koşarak bahçeye indik. Kenma'nın arkadaşı niye bizden uzun lan?
"HEY HEY HEEYYY!"
"Biz de oynuyoz lan!" Kenma ters ters bana baktı. Sonra da yanındaki çocuğa.
"Siz kimsiniz?" Aha bu da yeni. Ay ölüyorum.
"Bak ben Kuroo, okulun sahibi. Bu da Bokuto, okulun diğer sahibi."
"SİZİN ADINIZ NE?"
"Kenma."
"Lev." Bu çocuğu takıma kapmam lazım.
"HADİ OYNAYALIM! KUROO VE BEN SİZ İKİNİZ!" Bir kahkaha patlattım.
"Kanka çok güçlü oluruz."
"Bizi hafife almayın!" Dedi Lev? Döverim bunu.
"Gel lan kapışalım!"
...
"Kuroo! Düzgün pas at da vuralım amına koyayım!"
"Sen atabiliyorsun sanki!"
"Lan ben smaçörüm!"
"Ben neyim lan?!" 18-12 yeniliyoruz lan bunlara.
"Kuroo-san takımları değişebiliriz." Kenma ağzını öpeyim.
"Değişelim!"
"Bu seti biz aldık o zaman?"
"EVET, SUS SIRIK!"
"Kuroo ve ben, Lev ve Bokuto. Olur mu?" Fanım lan bu.
"Lev, pas atabiliyor musun lan?"
"Sayılır, vurmanı sağlarım Bokuto-san!"
"Adamsın!" Sattı lan. Biz de boş durmayalım.
"Kenma sen de atarsın dimi lan?"
"Ben pasörüm Kuroo." Off yalarım sikini kenma.
"SÜPER!" Lan niye bu kadar gaza geldim?
...
"Kanka, ne koydum lan sana." Kaç saat oynadık bilmiyorum. Ama güneşin altında öyle bir yandım ki.
"Sus kanka Lev oynayamadı."
"Yoo, Lev her şeyi yapıyor."
"Sen de sus Kenma!"
"Lev nerede kaldı ya! Dondurmam nerede?"
"Ya zaten kilitledin her şeyini. Bari bekle biraz."
"Kenma boş atma döverim seni." Dakikalar sonra Lev geldi. Herkese dondurmasını ve suyunu verdi. İyi çalıştırırım bunu.
"Lev ben seni çok sevdim fanımsın." Herkes fanım tabii.
"Fanınım abi."
"La siz niye bu okula geldiniz? Böyle aynı anda?" Dedi Bokuto. Ben de merak ediyordum.
"Çok eğlenceliymiş merak ettim geldim."
"He Lev, eğlenceden ölüyorsun. Öldürüyoruz." Dedim. Lev mal kesin döverim.
"Sen Kenma?"
"Kanka Kenma değil o, çirkin diyeceğiz." Ben buldum lakabı. Ağzıma da takıldı.
"Oikawa için." Ney?
"Oikawa mı? Bizim malı diyon dimi lan?"
"Sizin mal kim ya? Oikawa Tooru için geldim işte. Ama yok."
"Kampta." Bozuldum dediğine lan. İnsan Kuroo için der.
"Oikawa'ya mı aşıksın lan?" Bokuto kafana sıçayım.
"Hayır hayır. Takımına girmek istiyorum." Mal seni almaz o.
"Lan bizim takıma gel. Pasör yok."
"Ama orayı istiyordum."
"Mal Oikawa pasör zaten, seni almazlar." Elimde kalıcak.
"Libero bile olurum."
"Ya ben de anlatıyorum galiba almayacaklarını söylüyorum. Mal Kenma."
"Of, girmiyorum hiçbir takıma!" Bokuto ayağa kalktı birden.
"Kanka ben gidiyom!"
"Nereye kanka?"
"İşim çıktı aşkım."
"Yardım lazım mı bebeğim."
"Yok hayatım." Hızlıca aramızdan uzaklaştı. Bu ikisini ikna et şimdi.
"Lev, sen gelsene bizim takıma."
"Gelirim!"
"Ya Lev, aynı takımda olalım"
"Salak Kenma! Sen de gel işte. Pasör yok pasör!"
"Evet Kenma. Hem Kuroo-san çok güçlü. Gidelim gidelim!"
"Ama Oikawa"
"Lan sikerim Oikawayı ego fışkırıyor zaten. Sen bizim takıma gel ağlatalım onları!"
"Düşünürüm." Zil çaldığında ikisi de ayaklandı. Mal bebeler.
"Şşştt Lev, bi gel." Lev yanıma geldi. Kenma da uzakta onu bekledi.
"Efendim Kuroo-san?"
"Kenma'nın instasını versene." Lev telefonunu çıkarıp gösterdi. Unuturum diye fotoğrafını çektim.
"Fanımsın demiş miydim?"
"Evet."
"Fanımsın, git hadi."
_______________________________
Fan meeting