Kozume Kenma
"Evet, öpersen oynayabilirim galiba."
"Ne?"
"Diyorum ki, öpersen oynayabilirim."
"İğrenirsin falan, hiç gerek yok." İğrenmiyorum demiştim ya. İğrenmiyorum ben senden.
"Hayır iğrenmem." Bunu dememle tuvaletteki kabinlerden birine girdik. Kapıyı kilitleyip hiçbir şey demeden dudağımı öptü. Bu sefer karşılık verdim. Diğeri gibi değil. Rahatsız edici değil, hoş. Hemen bitmeyecek gibi. Bittiğinde ne olacak? Yine hiçbir şey olmamış gibi mi davranacak? Dilini hissetmemle bu düşüncelerimden uzaklaştım. Şu an sadece sevdiğim çocuğa odaklanmalıyım.
"Kenma-" Onun da susup odaklanması için ben öptüm. Sırtımı duvara yasladığımda bacaklarımı beline sardım. Kalçamdan tutup daha rahat olmamı sağladı. Biraz daha dudağımı öptükten sonra boynuma yöneldi. Dilini gezindirdi, ardından emdi. Isırması acıtıyor ama ses çıkarmamam gerek.
"Kuroo-san.." Yüzümü buruşturup küçük bir inilti bıraktım. Tekrar ısırmasıyla tişörtünü sıktım. Bilerek yapıyor.
"Acıyor ya.."
...
"Velilerinize söyleyeceğim."
"Hocam manyak mısınız küçücük çocukla ne işim olsun benim ne öpmesi ya?" Annesini pek taktığını sanmıyorum. Benim için mi söylüyor bunları?
"Her şey ortada Kuroo."
"Lan kafanda kurma bunu mu öpücem ben?"
"Düzgün konuş benimle."
"Yok."
"Müdüre!"
"Müdür senden daha iyi zaten sanki sana inanacak." Hoca önden gittiğinde Kuroo bileğimden tutup yürüdü.
"Kim söylemiştir bizi?"
"Bilmiyorum Kuroo-san."
"Bulduğumda döveceğim." Hocs müdür odasına girdiğinde biz de arkasından girdik. Kuroo anında sandalyeye oturdu. Rahatından da ödün vermez.
"Hocam, bir öğrenciden bu ikisi hakkında şikayet aldım. Cinsel şeyler hakkında."
"Yalan lan yalan." Müdür bilgisayardan kafasını kaldırıp önce hocaya, sonra Kuroo'ya baktı.
"Kaç kere söyledim. Bakın öğretmenler odasında, grupta, her yerde. Şu çocuğu bana şikayet için getirmeyin!"
"Hocam harbiden nasıl sinir oluyorum var ya. Sanki yerimde durmayan bir çocuğum."
"Velilerine bildirmeliyiz ama."
"Yetişkin bunlar veli mi dinleyecek sanki!" hoca bize bakmadan odadan çıktı. Ben de şaşkınım. Kuroo bu okula ne yapmış böyle?
"Hocam gelin kelinizi öpeyim."
"Git lan."
"Tamam be şımarma." Odadan çıktığımızda kolunu omzuma attı.
"Çok korktum." Güldü.
"Korkma oğlum. Okul benim diyorum ya."
"Artık inanıyorum." Spor salonunun önünde durdu, girmedi.
"Bakayım boynuna." Kafamı geriye attım.
"Amına koyayım. Gören ayı sikti sanar."
"Çok mu kötü?"
"Çok kötü lan."
"Ben girmeyeyim o zaman."
"Olmaz."
"Adın çıkar."
"Çıksın."
"Emin misin?"
"Eminim." Kapıyı açtı, önce ben girdim.
Oynayan herkes döndüğünde çok rahatsız hissettim. Of Kuroo!
"Kenmaaa!" Lev ve Yaku yanıma geldi. Kaçasım var.
"Oha! Ne oldu sana?"
"Bir şey olmadı." Birbirine bakıp güldüklerinde ikisine de vurdum.
"Susun ya."
"Tamam tamamm!"
________________________________
