Takım Arkadaşı - Changlix

2.0 (F)

" Grubun dağılmasına bir ay kaldı Changbin." dedi Chan

" Hatırlatıp durma. Üzüyorsun."

" 3Racha olarak devam edeceğiz dedim ya oğlum."

" İyi de Minho hyung, çocuklar... Hepsinden ayrı kalacağız."

" Niye ayrı kalalım? Salak salak konuşma."

"Bilmiyorum. Bu fikir beni korkutuyor."

" Bak, konuyu bunun için açmadım. Hazır grup dağıliyorken diyorum. Felix ile gizli gizli buluşmana gerek kalmasın. Bunu duyurabilirsin istersen."

" Kore homofobik kaynarken mi?"

" Sadece bir öneri."

" Teşekkürler ama kusura bakma ben sevgilimin canını yolda bulmadım. Ona zarar versinler diye mi açıklayayım? Hayır."

" Şöyle söyliyeyim ki: Felix saklamaktan yorulmuş gibi."

" Bunu kendisi mi söyledi?"

" Dolaylı yoldan evet."

" Onunla konuşurum bu gece."

" Kararınızı bana bildirin."

" Tabi."

Kore'nin en büyük gruplarından biri olarak bitiriyorlardı kariyerlerini. Changbin resmi olarak Kore'nin en iyi rapçisi olmuş, kendisi askerde olduğu için ödülü onun yerine Chan almıştı. En küçükleri Jeongin'in askerini geçen sene bitirmesi ve tam tekrardan bir bütün olmuşken dağılacaklardı. Şimdiden ne yapacaklari belliydi oysa. 3Racha, 3Racha olarak devam edecekti. Minho çoktan JYP ile kareografi yapımcısı olarak sözleşme imzalamıştı. Hyunjin üniversitesini okuduğu ingilizce öğretmenliğini yapacaktı. Felix kişisel bir youtube kanalı açacak bir yandan da modellik yapacaktı. Seungmin şarkıcı olarak devam edecekti. Jeongin ise yüzü olduğu markaya modellik yapacak bir yandan da bir plak şirketiyle sözleşme imzalamadan serbest şarkıcılık yapacaktı.

Felix ile Changbin önce Avustralya'ya taşınmayı düşünse de 3Racha icin Kore'de kalacaklardı. Changbin ebeveynlerine durumlarından bahsetse de bir destek almamıstı. Sadece iyi yanından bakıyordu. Bir nefret de almamıştı. Ablası onu hep desteklediğini söylemişti ve bu onu rahatlatmaya yetmişti. Felix ise annesinden tam destek almıştı. Zaten Changbin'i tanıyıp onu oğlu olarak gören kadın oğluyla ilişkisi olmasını da onaylamıştı. Kore'ye kıyasla eşcinselliğe daha ılımlı olan Avustralya ailelerin de tavırı göz önünde bulundurulduğunda yaşamak için idealdi ama 3Racha'nın varlığı için fedakârlık gerekiyordu. İkisi de bu fedakârlığı uygun görmüştü.

Grup aşırı ünlenince herkes yurt yerine kendilerine ev alıp yerleşmişti. Changbin ve Felix fark edilmemek adına ayrı evler tutsa da sürekli birbirlerine gidiyorlardı. Changbin yeni albüm çalışmaları yüzünden beş gündür yanına gidemediği sevgilisine gitti.Felix de onu özlemişti. Kapıda gördüğü gibi sevgilisini içeri çekip dudaklarına kısa bir öpücük verip sarılmıştı:

" Çok özledim."

Changbin sevgilisinin kokusunu içine çekti.

" Sen mi ben mi?"

Felix gözleri kapalı bir şekilde kendisinden kısa olan sevgilisinin omzuna çenesini koymuş sadece o kısa anın tadını çıkarıyordu. Changbin sarılmayı sonlandırıp Felix'in ellerinden tuttu.

" Bir şey konuşmamız lazım"

" Nedir?"

" Önce oturalım mı?"

" Tabi."

Salona geçip üçlü koltuğa karşılıklı oturdular. Dizleri birbirine değiyordu. Changbin Felix'in ellerini tutmaya devam etti:

" Biliyorsun biz idolüz."

" Evet?" ded Felix gülerek. " Tabi ki biliyorum."

" İlişkimizi de bu nedenle çok çok gizliden yaşamak zorunda kaldık." dedi "çok" kelimesinin üstüne basa basa. Felix'in gülen yüzü düştü bu cümleden sonra. Changbin derin nefes aldı:

" Ama biliyorsun ki yakında grubumuz dağılacak."

" Evet, maalesef." dedi Felix.

" İlişkimizi gizliden yaşamak seni yoruyor mu mutluluğum? Bak, seni ne kadar tanırsam tanıyayım..." alnını öptü " ... aklından ne geçtiğini tam olarak bilemem. Bu yüzden söylemekten çekinme. İletişimsizlik günümüzün en büyük sorunu. İlişkimizde vu tarz bir sorun olsun istemiyorum. Bana karşı açık ol lütfen! Seni yoruyor mu gizli gizli yaşamak?"

" Biraz... Yani sana pek karşı koyamıyorum. Belli ediyorum da çokça sana ilgim olduğunu ama sen bile zamanında bunu fark edememiştin. Sırf ikimiz de erkeğiz diye. Sırf Hyunjin senden daha hızlı popüler oldu diye. Kimse fark etmedi. Seni o kadar rastgele insanlarla shiplemeye, seninle evlenmeyi düşünmeye, senin boşta olduğunu düşünerek o kadar saçma hareketler yapma başladılar ki sinirim bozuluyordu bazen ama elimden bir şey gelmiyordu. Sen sevdiğini çok iyi saklıyordun kameralar önünde. Ben yapamadım. Seni kimseyle paylaşmak falan istemiyorum. Sana kız arkadaşın var mı, diye sorulmasını sevmiyorum. Bir sevgilim varken beni yakın arkadaşlarımla shiplemelerini istemiyorum ya da birileri benimle flört ettiginde senden bahsetmek istiyorum. Olmuyor. Duyuramayız çünkü."

" Felix... Bunları neden söylemedin?"

" Nasıl tepki vereceğini tahmin edebiliyordum. 'Yongbokkie Kore biliyorsun ki homofobik kaynıyor. Bütün gözler üzerimizdeyken bunu açıklasak sana karşı cok nefret oluşacak, hatta sana zarar vermeye çalışanlar olacak. Sana zarar gelmesini istemiyorum.' diyecektin."

" Yine de söylemeliydin."

" Ne değişti ki?"

" Çok şey. Bana bir dakika ver mutluluğum." Sevgilisinin elini öpüp mutfağa gitti.

" Chan hyung! Duyurmak istiyorum sorun olur mu?"

" Sen ani kararlar vermezsin, ne oldu?"

" Düşündüm ki bu duruma en az kötü yorumlar almış kadar üzülüyor. Üstüne eli kolu bağlı. Diğer türlü de üzülecek ama ona umursamamayı öğreteceğim. Felix duygusal biri ama öğrenecek. Eminim, ona güvenim tam."

" Bilemiyorum Changbin bu büyük bir yükümlülük. Yaş itibariyle şirketle aramızdaki sevgili skandali maddesi kalkmış olsa da satışlar etkilendiğinde sadece hayranlardan ve Kore halkından değil şirketten de baskı göreceğiz."

" Hyung... Onu en cok ne mutlu edecekse onu yapmak istiyorum."

" Gaza gelip arkandayım demek istiyorum ama liderlik görevim aklıma geliyor. Tamamdır, ılımlı yaklaşmaya çalışın izleyenlere duyuruyor musunuz, ne yapıyorsanız yapın."

"Bir tanesin ya!"

Bu sayede ilk kez ilişkilerini duyurmuşlardı. Uzun bir ilişki onlari bekliyordu.

Fin