Araba ,doktor olacak o şahısın arabasına benziyordu. Camın indirilmesiyle o olduğu kanıtlanmıştı.
"Nereye gidiyorsanız bırakayım sizi. Hava çok kötü hem gideceğiniz yere kadar ıslanırsınız." demişti. Zerya ilk reddetse de Serhat birkaç defa ısrar edince kabul edip arabasına binmişti.
Nereye gideceğini sormuş Zerya'da konumu ona göstermişti. Serhat da konumu görünce şaşırmış sonra bir şey demeden bakışlarını yola çevirmişti.
Zerya sessizce gideriz diye düşünüyordu ama o sohbet etmek istiyor gibiydi.Yani Zerya'nın hangi üniversitede okuduğuyla başlayan sohbet Zerya'nın konumda gösterdiği yere kadar sürmüştü. Üniversiteden sonra neden bu meslekleri seçtikleri gibisinden konular açmıştılar. Yaklaşık 15 dakikaya konumun gösterdiği yere gelmiştiler. Zerya arabadan inmeden getirdiği için teşekkür edip arabadan inmişti.
Bu sefer neden teşekkür ettim diye kendine sorun etmemişti. Çünkü o olmasaydı burayı asla bulamazdı. En son üniversiteye gitmeden önce gelmişti ve aradan geçen 4 yılla çevre biraz değiştğinden burayı bulması pek kolay olmazdı.
İki katlı kulübe tarzı evin önüne gelince kapıyı çalmış açılmasını bekliyordu. Kapıda kızların karşılamasıyla hızlıca ayakkabılarını çıkarıp içeri geçmişti.Kızlar salondaki yemek masasını donatmışlardı. Hangi yemeği arasan vardı sanki!
Zerya tam şalını çıkarmak için elini şalına atmıştı ki anahtarla kapının açılma sesiyle kızlarda başlarına tülbentlerini atmıştı. Zerya salondan çıkmış gelen kim diye kapının oraya gitmişti.Gelen Serhat'tı ve beklemiyordu açıkçası. Kızlarda yanına gelince Avaşin bir an şaşırmış ve "Serhat abi hoşgeldin! sen buralara gelir miydin ya!" demişti.
Serhat sanki bu cevabı bekliyormuş gibi "köyden kaçamıyorum bari buraya kafa dinleyeyim diye geldim ama gören o ki burada da rahat yok!" demiş bir yandan da ayakkabılarını ayakkabılığa yerleştirip salona geçmişti.
Hep beraber salona geçmiş boş koltuklara oturmuştular. Zerya merakına birazcık yenik düşüp "buranın konumunu gösterdiğimde neden bir şey denediniz?" demişti.
Serhat elini ensesine götürmüş sonra da "yan taraftaki eve geldiğinizi sandığım için bir şey demedim" demişti. Bakışlarıyla anladığını belirtmiş ve Avaşine bakmıştı.
O sırada Ahmet bey aramıştı ve Zerya konuşmak için mutfağa gitmişti. Telefonu açtığında Ahmet bey "alo , güzel kızım siz şimdi Avaşinlerin tarladaki evindesiniz de nasıl eve döneceksiniz? bana bildirim geldi köylülerden kimse dışarıya çıkmasın diye hatta tarladaki çalışanlar falan herkes evlerine yollandı. Aşırı yağışlı yağmur bekleniyormuş!" demişti. Zerya ne diyeceğini bilemezken kızlarda ardından mutfağa gelmiş Ahmet bey'in dediklerini dinliyorlardı.
Avaşin, Zerya'nın elinden telefonu alıp önce babasının hâl hatırını sormuş sonra da Serhat doktorun kuzeni olduğunu ve buraya kafa dinlemek için geldiğini şu anda yanımızda olduğunu en olmadı bu gece burada kalacağımızı söylemiş ve onay alıp telefonu bana vermişti.
Zerya'da babasıyla görüşüp telefonu kapatmıştı.Normalde Ahmet bey'in kabul edeceği türden bir şey değildi. Ama hava şartları ve doktora güvenmesi izin vermesine neden olmuştu.
Salona geçtiklerinde Avaşin ,Ahmet bey'in dediklerini eksiksiz bir şekilde Serhat doktor'a da iletmişti. Duyduklarıyla pencerenin yanına gidip dışarıya bakmış sonra da "yapacak bir şey yok bu gece buradayız." demişti.
Zerya masada eksik olan birkaç şeyi de getirince yemeğe oturmuştular. Yemekler yendikten sonra toparlanmış ve koltuklarda sessizce oturtulmuştu.
Zerya telefonuyla ilgilenmek için eline aldığında interneti olduğu halde çekmiyor ve şebekesi de çok az çekiyordu. Diğerlerine de sorduğunda aynı sorunu yaşadıklarını söylemişlerdi.
Saat daha altı buçuğa gelmemişti bile!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Doktor Bir Hemşire
ChickLitAhmet Bey'in iki prensesinden biriydi Zerya... Babasının isteği ve kendi isteğiyle hemşire olmayı hep hayal etmişti. Birde babasının bir hayali daha vardı ki bu hayal babasının hayali olduğundan minik Zerya için kendi hayaliymiş gibiydi "köyün hemşi...