"Efendim, sizi görmekte direten biri var. Kim olduğunu da bize söylemiyor ve yüzünü de bir maskeyle gizliyor. Ne yapalım? Oldukça zorluk çıkarıyor." Elindeki kağıdı yüz hizasından indirdi ve gözlüklerinin ardından karşısındaki asistanına baktı. Açıkçası bu söylenenler kaşlarını çatmasına sebep olmuştu çünkü böylesine zorluk yaratan kişinin kim olduğunu merak etmişti. Bu merakının dindirmek ise bu kişiyi görmekle olacaktı. Her ne kadar biriyle görüşmek planları dahilinde olmasa da bir zarar çıkacağını da düşünmüyordu.
Derin bir iç çekti Soobin ve asistanına o kişiyi odasına getirmesini söyledikten sonra asistanının önünde eğilip oradan ayrılmasına ve odanın kapanan kapısına baktı bir süre. Ardından geri yaslanıp dönen sandalyesiyle birlikte yüzünü cama çevirdiğinde odanın tamamı arkasında kalıyordu şimdi.
Gözleri, odasının binanın en tepesinde olmasından dolayı altındaki şehir manzarasında dolaşırken kapısı çalındı ve kendisi gelmelerini buyurmasıyla açılan kapının sesi sayesinde içeri girdiklerini anladı. Daha sonra arkası hala dönükken asistanının birkaç lafını dinlemiş ve ona dışarı çıkabileceğini söylemişti.
Gelen kişiye yüzünü dönmek üzereyken odanın içini tanıdık bir ses doldurduğunda olduğu yerde dona kalmıştı Soobin. "Uzun zaman geçti..." Adım sesleri odanın içinde yükselirken devam etti. "Geçiyorda... Seni özlememin üzerinden." Arkası dönük Soobin'in oturduğu masanın ardında durdu ayakları. Yüzündeki maskesini indirdi önce daha sonraysa uzattığı saçlarını saklayan şapkasını. İçinde belki onu kabul eder diye umut eden bir yanını cesaretlendirmiş duruyor öylece ayakta. Ama bir tarafı ise her an burdan kovulabilirmiş gibi hissediyor.
"Arkanı dönmeyecek misin?" Hala daha hareket etmeyen Soobin'le incinmiş hissetti. Buna hakkının olmadığını biliyordu, sonuçta kendisi düzgün bir haber bile vermeden ortadan kaybolmuştu. Belki de çoktan yoluna bakmış ve Beomgyu'yu unutmuştu diye de düşünmeden edememişti. Soobin'in karşısına çıkmadan önce bile olabilecek sahneleri kafasında kurmuştu ama Soobin'in arkasına bile dönmeden öylece oturacağını düşünmemişti. "Pekala, ben... Sanırım gelmekte hata ettim. Özür dilerim, şey en iyisi gide-"
Sarf ettiği cümleler arasında ayakları geri geri giderken kapıya yaklaşmış ve bir elini kapının koluna koymuştu bile. Başı önüne düşmüş, kırılan cesaretiyle gitmek üzere kolu hareket ettirmişti. Sözlerini kesen ve gitmesini engelleyen ise Soobin'in belini saran kolları olmuştu. Beomgyu nefesinin kesildiğini hissettiğinde Soobin alnını kısa olanın ensesine yaslamış ve ağzından birkaç kelime çıkmasına izin vermişti girdiği şokun etkisinden arınmaya çalışarak.
"Gitme sakın, kaldıramam, kaldıramıyorum." Acıyla konuştuğunda üç yılın ardından ilk ağlayaşı olmuştu bu Soobin'in. Cümlesinin ardından sanki bugünü beklermişçesine hüngür hüngür ağlamaya başladığında Beomgyu daha fazla dayanamadı ve belindeki elleri çekerek Soobin'e bakmak istedi. Ama bu hareketini yanlış anlayan Soobin, onun gideceğini sandı ve sıkıca tuttu. "Gitmeyeceğim." Güvence vermek adına konuştuğunda, Soobin bu kelimeye inanmak istedi ve ellerini gevşetti.
Dolu gözlerine kıyasla koca bir gülümsemeyle Soobin'e döndü Beomgyu. Elleri ilk olarak yanakları ıslanmış olanın göz altlarına gitti ve sildi oradaki ıslaklığı baş parmaklarıyla. Soobin'in ise gevşettiği elleri yine Beomgyu'nun belinde sıkılaşmış ve hala hayal görüyormuş edasıyla ona dikkatle bakıyordu.
"Geldin." Dedi Soobin uzun süre sonra konuşarak. Beomgyu ise "Geldim." diyerek karşılık verdi ona. "Beni bir daha bırakmayacak kadar çok özlediğinden mi?" Beomgyu'nun ona yazdıklarına atıfta bulunarak sordu bu kez. "Evet, öyle. Dayanamadım. Daha erken gelecektim ama yapamazdım." Soobin işaret parmağını Beomgyu'nun dudaklarına bastırdı susturmak adına. "Sonra." dedi, "Sonra anlat her şeyi. Şu an dinlemek değil hissetmek istiyorum gerçekliğini." Ardından dudaklarını bastırdı diğerininkilere. Özlem dolu bir öpücüktü bu. Tadını çıkarmak istedi sadece şu anının. İçi içine sığmıyordu bir kere.
![](https://img.wattpad.com/cover/313323787-288-k386674.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafia In The Morning || soogyu
FanfictionBenim için ölürken beni öldürmekten bahsediyorsun Soobin. Gerçek bir ikiyüzlüsün. ... [düz yazı] semebin - ukebeom 200623 - 030923