Jimin gözlerini açtığında karşısında dikilen Tae'yi görmeyi beklemiyordu bırakın beklemeyi böyle bir şey aklının ucundan dahi geçmiyordu bu yüzden korkudan irkilmiş ve uykusu ciddi anlamda tamamen açılmıştı.
Kendi kendine hayatı sorgularken Tae arkasındaki yastığı hafifçe Jimin'in yüzüne vurmuştu. "Kendine gelmeyi düşünüyor musun?" Bu sorunun cevabı kocaman bir 'HAYIR' idi ama bunu söylemeye pek mecali yoktu. O yüzden başını iki yana sallayarak hafifçe diğer tarafa döndü ve uyumaya devam etti. Yani sözde uyumak çünkü o kadar kısa sürede uykuya dalamazdı.
"O siyah saçlarını tek tek beyaza boyarım görürsün seni yaşlı dede!" Tae bir kere daha vurdu elindeki yastıkla Jimin'e ama bu hiç etki etmiyordu. "Jimin artık hazırlanman lazım geç oldu, derse geç kalacağız oğlum." Jimin ders kelimesini duyar duymaz derin bir nefes alıp verdi ve aynı robot gibi yavaşça doğruldu.
"Bu okul ne zaman biter tahmini?" Taehyung karşısında doğrulan çocuktan korkarcasına baktı. "Jimin henüz bir hafta olmadı yani tahmini diğer ayağın çukura girmeden biter hiç merak etme."
Kendi kendine gülen Tae huysuz arkadaşının surat ifadesi ile dudaklarını birbirine bastırdı ve yavaşça oradan tüydü.
Jimin kendine geldiğinde yataktan kalktı ve banyoya girip elini yüzünü yıkadı güzelce. Bu sahneyi her yaşadığında kendini bir dizi çekiyormuş gibi hissediyordu hatta bazen arkada şarkı çalıyordu ve bu tamamen onu moda sokuyordu ama gelin görün ki bu odadan dışarı bir adım attığında o dizi bitiyordu. Çünkü hayatın gerçekleri tek tek suratına çarpıyordu ama Jimin tokat gibi çarpmasına bile razı olmuştu çünkü yumruk biraz ağır geliyordu.
"Gerçekten okula başladığımıza inanamıyorum yaz ne hızlı geçip gitti?" Kapının arkadından Tae'nin söylediği şey ile Jimin banyodaki aynadan kendine baktı. Kapı kapalı olduğu için şu an istediği davranışları sergileyebiliyordu. Gerçekten kocaman bir yaz bitmişti ve şu an tekrardan okula başlıyordu... Son senesiydi, bundan sonra biraz daha rahatlayacaktı. Tabi kendini kandırıyordu çünkü hayat asıl ondan sonra başlıyordu... İş, ev, sorumluluklar derken gerçekten Tae'nin ona verdiği 'dede' lakabına sığabilecekti.
"Olsun en azından her gün duş almayacağım." Jimin lavabodan çıkar çıkmaz bunu demiş ve yatağına ilerlemişti. "Tabi yazı sevmeme nedenlerimden biri sıcaklık ve duş alma sorunu ama başkasının sevmeme nedeni bu mu bilemem?" Tae kaşınıyordu, yine Jimin'in yaz aşkına bağlamıştı konuyu.
Jimin'in bu seneki yaz aşkı... 2 ay birlikte olduğu o çocuk... Hepsi ona kötü bir yaz hatırlatıyordu resmen toxic bir ilişkiye sahipti kıskanç bir çocukla çıkıyordu ve sürekli küçücük şeylerde kavga ediyorlardı.
"Tae seni öldürürüm, bak ciddiyim seni yakar yok ederim tozun kalmaz buralarda." Göz devirip önüne döndü ve aynayı kendine doğru çevirip cildine uyguladığı malzemeleri tek tek çıkardı. Hepsini yüzüne uygulamaya başladığında ise Tae konuşmaya devam etmişti. "Bazen yaz aşkları güzel oluyor öyle deme."
Tae arkadaşının ne yaşadığını az çok biliyordu evet yaz diye dalga geçiyordu ama ikisinin arasındaki o çekimi kendisi fark etmişti. Hatta Tae onlardan da önce fark eden olmuştu ama şu an o hallerinden eser kalmamıştı. Ayrılma olayı ise çok basit mevzulardı sadece birbirlerine iyi gelmeyi bilmemişlerdi ikisi de çocukluk yapmış ve pes etmişti ama Tae, onların aşklarının bunu hak ettiğini düşünmüyordu.
"Kişi kendinden bilirmiş derler Tae ama senin hiç güzel bir yaz ilişkin olmadı ayrıca aşk falan da olmuyor o ne öyle üç ayda ben aşık mı olacağım?" Son kremi de sürdüğünde eşyalarını toplayıp çekmeceye dizmeye başlamıştı Jimin. "Evet haklısın benim hiç güzel bir yaz aşkım olmadı bu ne kadar üzücü..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lily | Kookmin
FanfictionEskiden sevgili olan Jimin ve Jungkook bilmeden aynı ortama düşerler. Bundan her ne kadar ikisi rahatsız olsa da istemsizce birbirlerine alışırlar.