Aşk Nedir?

5 0 0
                                    

Yüz yıllardır aradığım bir şeyi, sürekli varoluş amacımı, içimde paslı çivi gibi çakılı duran o hissin kurtuluşunu, günden güne organlarıma yayılan zehrin panzehirini bulmuş gibiyim.

Onu kapının önünde gördüğüm ilk saniyeden son ayrıldığımız ana kadar geçen zamanı ağır çekimde bir film izler gibi beynimde defalarca izledim. İnsan ilk aşık olduğu anı bilir çünkü zaman esnek bir ip gibi gevşer kızgın kumların içine kalbini koyar, sonra salise salise yaşadıklarını bir nakış gibi işler. Saçlarının kokusunu bir şeye dokunuşunu göz bebeklerinin her bir hareketini milyarlarca detayı zihnine ve gönlüne işle diye bekler, beklerken de haline güler

Zihnine bir bakışını mühürler gönlüne ise sesini, artık kalbin onun sesi ile konuşacaktır. Birine aşık olacağınız günü beklemeyin ve o güne hazırlamayın kendinizi sadece zamanın kollarına bırakın benliğinizi bırakın o sizi hazırlasın.

Çok sevdiğim abimin yanına gittim, kapıyı çaldım babacan bir gülüşle aldı beni evine önce uzun uzun baktı yüzüme konuşulamayandan anlamaya çalışır gibi. Aslında tüm hikaye zaten yüzde kalmaz mı? Dudak kıvrımındaki bir gülüş alına yapışan ince çizgi gözlerden oluşan buğulu bir bakış ele verir insanın içindekileri. Yener abide insan sarrafı bir insandı bakışı ile okudu yüzümdeki mutluluk ifadesini. Küçük çay bardaklarına doldurdu rakıları, suyu döküp rakının beyaza çalmasını izledim odada bir sessizlik hakimdi içerisi buram buram anason kokusu ile insanı mest ediyordu ve Yener abi yüzüme bakıp gülümsüyordu.

"Hadi önce bizi insan evladı insanlarla karşılaştırsın diye kaderimize sonra seni buraya getiren nedene." dedi. Bir dikişte içtim o küçük beyazlığı içim yandı, derin bir nefes aldım "Abi ben aşık oldum galiba." cümlesi ağzımdan çıktı. Hiç unutmam o kahkahasını, bende gülmeye başladım. Şimdi düşününce onun ile olan geçmişimizde beni en çok hüzünlendiren sahnelerden biridir, bir gece önce gördüğü bir kıza aşık olan o eski benin saflığını özlemenin hüznü kaplar içimi.

"𝐇𝐞𝐫 𝐬̧𝐞𝐲𝐢𝐧 𝐭𝐮̈𝐤𝐞𝐭𝐢𝐥𝐝𝐢𝐠̆𝐢 𝐬̧𝐮 𝐠𝐚𝐫𝐢𝐩 𝐝𝐮̈𝐧𝐲𝐚𝐝𝐚 𝐛𝐢𝐫 𝐝𝐚𝐡𝐚 𝐚𝐬𝐥𝐚 𝐨 𝐤𝐚𝐝𝐚𝐫 𝐦𝐚𝐬𝐮𝐦 𝐨𝐥𝐦𝐚𝐲𝐚𝐜𝐚𝐠̆𝐢𝐦𝐢, 𝐤𝐚𝐲𝐛𝐞𝐭𝐭𝐢𝐠̆𝐢𝐦 𝐨 𝐢𝐧𝐜𝐞𝐥𝐢𝐠̆𝐢 𝐚𝐬𝐥𝐚 𝐠𝐞𝐫𝐢 𝐤𝐚𝐳𝐚𝐧𝐚𝐦𝐚𝐲𝐚𝐜𝐚𝐠̆𝐢𝐦𝐢 𝐛𝐢𝐥𝐦𝐞𝐧𝐢𝐧 𝐚𝐜𝐢𝐬𝐢𝐧𝐢 𝐢𝐜̧𝐢𝐦𝐝𝐞 𝐡𝐢𝐬𝐬𝐞𝐝𝐢𝐲𝐨𝐫𝐮𝐦 𝐡𝐚𝐥𝐚."

Şimdi geçmişe dönüp baktığımda aslında o geceden anlamalıymışım, o bardaktaki rakının o kadar acı gelmesinden.

"Ali oğlum aşkın girdiği cümlede galiba olmaz. " Tokat gibi vurdu yüzüme Yener abinin bu sözü galibalar bitmişti artık haklıydı.

"Haklısın abi." dedim " 

Yener abi ile o gün sabaha kadar onun ile nasıl tanıştığımı nasıl göründüğünü onu gördüğümde içimde olanları hislerimi anlattım. Ben anlattım o dinledi sonra "Ali oğlum..." dedi yutkundu sonra baktı gözlerimin içine içime işledi bakışları anladım o an bana hayat dersi niteliğinde büyük bir laf edeceğini.

"𝐈̇𝐧𝐬𝐚𝐧 𝐚𝐬̧𝐢𝐤 𝐨𝐥𝐮𝐧𝐜𝐚 𝐛𝐢𝐫 𝐮𝐜̧𝐮𝐫𝐮𝐦 𝐤𝐞𝐧𝐚𝐫𝐢𝐧𝐝𝐚 𝐝𝐮𝐫𝐮𝐫.

𝐔𝐜̧𝐮𝐫𝐮𝐦𝐝𝐚𝐧 𝐚𝐬̧𝐚𝐠̆𝐢 𝐛𝐚𝐤𝐚𝐫 𝐨 𝐲𝐮̈𝐤𝐬𝐞𝐤𝐥𝐢𝐤𝐭𝐞𝐧 𝐤𝐨𝐫𝐤𝐦𝐚𝐳.

𝐀𝐬̧𝐤 𝐛𝐚𝐬̧𝐚 𝐠𝐞𝐥𝐢𝐧𝐜𝐞 𝐨 𝐮𝐜̧𝐮𝐫𝐮𝐦𝐝𝐚𝐧 𝐚𝐭𝐥𝐚𝐦𝐚𝐲𝐚𝐧𝐢 𝐠𝐨̈𝐫𝐦𝐞𝐝𝐢𝐦 𝐛𝐞𝐧 𝐝𝐚𝐡𝐚.

𝐊𝐢𝐦𝐢𝐬𝐢 𝐲𝐞𝐫𝐞 𝐜̧𝐚𝐤𝐢𝐥𝐢𝐫 𝐝𝐚𝐫𝐦𝐚 𝐝𝐮𝐦𝐚𝐧 𝐨𝐥𝐮𝐫, 𝐤𝐢𝐦𝐢𝐬𝐢 𝐝𝐞 𝐮𝐜̧𝐚𝐫 𝐨̈𝐲𝐥𝐞𝐜𝐞.

𝐃𝐢𝐥𝐞𝐫𝐢𝐦 𝐬𝐞𝐧 𝐲𝐞𝐫𝐞 𝐜̧𝐚𝐤𝐢𝐥𝐢𝐩 𝐝𝐚𝐠̆𝐢𝐥𝐚𝐧𝐥𝐚𝐚𝐫𝐝𝐚𝐧 𝐨𝐥𝐦𝐚𝐳𝐬𝐢𝐧..."

Ben cevap vermedim sustum, rakı şişesi eksildi saat gece yarısını geçti beni uğurlarken "Onun için bir şey yap, bir şey yap ki anlasın nasıl aşık olduğunu."

Sarhoş kafayla yürümeye başladım evin önüne geldiğimde apartman kapısının camında tüm gün yüzümden eksilmeyen o aptal gülümsemeyi gördüm. Kendi suretime bakarken bir gece önce karşımda oturan onun  güzel yüzü aklıma geldi Yener abinin söylediği son sözü hatırladım sonra.

"Onun için bir şey yap!" İşte o an ne yapmam gerektiğini anladım ve o an kararımı verdim.

Artık teyzemlerden çıkmıyordum nerdeyse her gün onların evine gidiyordum onu tekrar görmek için, onun hakkında her şeyi öğrenmek için sürekli orada oluyordum. Aylar geçiyordu artık aramız iyiydi ilk tanışmamızdaki soğukluktan eser kalmamıştı, aslında düşünüyordum ama daha zamanı vardı onun hakkında biraz daha bilgi toplamam lazımdı, onun her şeyini öğrenmem lazımdı. Ama daha fazla dayanamayıp bir şey yapmaya karar verdim.

Hayat acımasız ve o günlerden biriside birazdan benim başıma gelecek olanlardır. Her şeyi hazırladım tabi ki bende hazırım bir şey yapacaktım hem de daha önce hayatımda hiç yapmadığım bir şeyi yapacaktım. O gün sabahtan hazırlandım güzel bir şekilde giyindim ve evden çıkıp okula gittim. Öğle den sonra okuldan kaçtım ve ona doğru yola çıktım elimde bir demet kırmızı gül ve yanın da bir not. Heyecandan terliyorum içim kıpır kıpır ne yapacağını nasıl tepki vereceğini düşünüyorum sadece.

"Alo müsait misin?"

"Tabi dinliyorum buyur."

"Seninle bir şey konuşmak istiyordum olur mu?"

"Otobüsteyim eve doğru gidiyorum peki geldiğimde haber verim. "

İçim içime sığmıyordu tabi ki de onu aradığımda ;

"Aradığınız kişiye şuan da ulaşılmıyor..."  

O an hayattan ve herkesten öyle soğumuştum, her şeye o kadar sinirliydim ki aldığım çiçekleri kaldırıp çöpe attım. Bu yaşıma kadar ilk defa bir kadına çiçek aldım ve o da beni ekti beni kandırdı. Kendimi ağlamamak için zor  tutuyordum, erkek adam ağlamaz be  demeyin erkek adam ağlar hem de öyle bir ağlar ki bir kadının ağlaması içinizi acıtabilir ama bir erkeğin ağlaması yüreğinizi dağlar biraz yumruğunu sıkar, biraz dişini ve  biraz tutar yüreğinden gırtlağına dayanmış acısını saklar gözlerini kaçmaya çalışır aynalardan ve ona bakan gözlerden erkekler de ağlar.

Hayatındaki güzel anı ölümsüzleştirmek için çektiğin fotoğraf gün gelir seni öldür.

İnsanlar ne kadar acımasız gaddar olsa da onlarında canını yakacak şeyler vardır ve onların canını yakan şeyi kendisi var etmiştir. Öyle hemen değil ha  yavaş yavaş ince ince başta çok güzel gelip sonrasında bir anda vücudunda darbe yapması gibi. Sigara gibi, alkol gibi ve  sevmek gibi sana başta çok iyi gelecek ama sonrasında seni parçalayacak bu parçalama illa fiziksel değil ruhsalda oluyor. Emin ol kolun kırılır sonra iyileşir de kalbin kırıldı mı bir daha iyileşmesi pek mümkün değil. Bazılarınız ''yok geçiyor iyileşiyor'' diyebilir ama iyileşmiyor sadece o acıya alışıyorsun onunla yaşamayı öğreniyorsun.

Hayatın da hiç yapmadığın bir şeyi yapıyorsun düşünsene hem de belki  bir daha kimseye yapmayacağın bir şeyi yapıyorsun ama sonucunda o telefonunu kapatıp seni orada yüzüstü bırakıyor. İşte en acı durum bu oluyor sana bakarken sana gülerken senin ile konuşurken sen hepsini üzerine alınıyorsun, yanlış anlıyorsun çünkü aşıksın  ilk defa birisini sevince sevsin istiyorsun senin ile saatlerce konuşsun ilgilensin istiyorsun. Ama hayat sana burada ilk darbesini yapıyor işte. 

VİRAHAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin