siyah saçlı adam

291 18 67
                                    

Sokakta polisten kaçarken bir ara sokağa döndüm. Döndüğüm gibi de bir adama çarptım. Adamın elindeki sigara yere düşmüştü.

"Ne diye öyle dikiliyorsun önümde! Yolumu kapatıyorsun!"

Adamı itip koşmaya devam ettim. Her an polislere yakalanabilirdim ve bunu istemiyordum. Adamın yüzünü görememiştim pek ama siyah saçları vardı. Sadece onu görebilmiştim.

O aptal adamın olduğu ara sokaktan kaçıp arkadaşımın merdiven altı kumarhanesine girdim. Beni burda bulamazlardı. Aptal kadın. Cüzdanını alamadan çığlığı bastı. Kumarhaneye girince içki kokusu ve ter kokusu resmen yüzüme vurdu. Arkadaşımı bulsam iyi olacak.

O aptal ayyaşların masalarının aralarından geçtim. Hepsi aptal sapıkların teki.

Masaların arasından geçerken sarhoş bir kadın kolumu tuttu. Sarhoş bir şekilde bir şeyler geveledi.

"Bırak beni seni aptal!"

Kolumu salladım. Kadın çok sıkı tutmadığı için kurtulması kolaydı.

Adımlarımı hızlandırdım ve arkadaşımın ofisinin kapısını çalmadan açtım.

"Hoş geldin Nikolai."

Yüzünde o sinir olduğum sırıtması vardı.

"Hiç hoş bulmadım."

"Yine mi polisten kaçtın?"

Alaycı bir şekilde söyledi.

"Evet. Aptal kadın çığlığı bastı."

Güldü.

"Sana diyorum gel yanımda çalış diye."

"İstemez. Bu salak ayyaşlarla uğraşacağıma polisten kaçarım daha iyi."

"Sen bilirsin. Otur şuraya yorulmuşsundur."

Gülüyordu. Lanet.

Bu, Sigma benim eski iş ortağım. Aksiyona dayanamamış olacak ki kendi kumarhanesini açtı.

"Zaten polisten kaçarken salak bir adama çarptım. Niye dikilirsin ki orda."

"Ha yani senin ona çarpmanda suç yok onun orda durmasında mı suç var?"

Güldü.

"Komik olma Nikolai."

"Çok biliyorsun sen."

Sırıtıp sigarasını yaktı.

"Bana yok mu yani?"

Dumanı üfledi ve cebinden sigara paketini çıkartıp bana attı.

"Çakmağın vardır."

"Hmhm."

Kutudan bir sigara alıp ağzıma koydum. Cebimden çakmağı çıkartıp sigarayı yaktım.

Dumanı içime çekip üfledim.

"Bugün burda kalacağım."

"İyi, sana bir oda ayarlarım."

Aramızda bir süre sessizlik oldu. O kameralara bakıyordu. Ben ise ellerimle oynuyordum. En sonunda oynaya oynaya kanatmıştım.

"Tch. Sigma yara bandı var mı?"

"Var. Ne oldu?"

"Elim kanadı."

Yanındaki çekmeceden bir yara bandı alıp bana attı.

"Sağol."

"Rica, dikkat et biraz kendine."

"Peki."

Suçlu(fyolai)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin