2.8

2.2K 239 193
                                    

güzelce yorum yapalım ki yarın da bölüm atayım ama değil mii??

oy:160
yorum:250

***

jisung:

hyunjin ara sıra ağladığı için bulunduğumuz bardan ayrılıp da zar zor eve geri döndüğümüzde içeri girdiğimiz gibi sevgilime doğru konuştum. "duşa gir rahatla."

kapının önünde duran beden vücudunu duvara yaslarken dediğimi duymamışçasına tepkisiz davranması hoşuma gitmediği için ismiyle yeniden ona seslendiğimde hyunjin kızarmaya başlayan gözlerini gözlerime doğru dikti.

"benimle gelsene sen de duşa.."

titrek mırıltısına uyum sağlamayan isteği garibime gitse de bana dolu dolu bakan sevgilimi kıramayacağımın bilincinde kafamı salladım."tamam."dedim çekingenliğimi belli etmek istemediğim için odaya doğru hızla yürürken."gel hadi."

arkamdan gelen adım seslerini duyabilirken banyoya girdiğim gibi üstümü çıkarmaya başlarken derince bir nefes dışarı verdim.

bardan ayrıldığımızdan beri içimde anlamadığım bir huzursuzluk hissi vardı ve bu fazlasıyla canımı sıkıyordu.

sevgilimin kulağıma "jisung..." diyerek ismimi fısıldayışına eklenen çıplak belimi kavrayan ellerinin hafif okşayışlarını eşlik eden yanağıma sürtünmeye başlayan dudaklarını hissettiğimde irkildim.

"jisung çok kötü hissediyorum."

vücudunu vücuduma tamamen yasladığı gibi mırıldandığında yutkunup bedenimi döndürdüm.

yüz yüze geldiğimiz gibi benden bir şeyler beklediğini gösteren gözleri ilgiye muhtaç bir şekilde parlasa da aklımdan gitmeyen minho yüzünden karşımda, kollarım arasına girmek için sabırsızlandığını gösteren sevgilime odaklanamıyordun.

yine de hyunjinin isteği ona yaklaşmamdan ziyade onu soymammış gibi davranıp tişörtünün eteklerine parmaklarımı doladığım üstünü yukarı çekerek hızlıca üst bedenini çıplak bıraktığımda sakince yüzüme bakan sevgilim üstünü çıkarttığım için refleksle yukarı kaldırdığı kollarını aşağı indirdi.

aramızdaki sessizliği bozmak istemeden altındaki pantolonun fermuarına yöneldiğimde hızlanan nefeslerimi kontrol altına alamadan alt bedenini de çıplak bıraktım.uzunluğu bacakları arasına düşerken gözlerimi kaçırıp aynı hızla kendi pantolonumla iç çamaşırımı da çıkarttım.

hareketlerimi izlediğini bildiğim hyunjinin bileğini kavrayıp duşakabine doğru adım attığımda beni zorlamadan takip eden bedeniyle ona dokunmamı istemediği için rahatladım.

"niye konuşmuyorsun?"

beni düşüncemden sıyıran hyunjinin sesi kulağıma zar zor gelirken beraber girdiğimiz geniş olmayan duşakabinde birbirine sürtünen bedenlerimize baktım.
"ne dememi istiyorsun?"

"minhonun dedikleriyle il-"

"ne diyeceğimi bilmiyorum."dedim gülümseyip elime kenardaki şampuanı alırken."neden kötü hissettiğini anlıyorum hyunjin ama bugün minho için onu sanla bırakmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yoktu."

dediklerimi bir yandan da kendime söylediğimin bilincinde olduğum için gerilirken masum bir tavırla başını sallayan sevgilimin dolu gözlerine baktım.

"jisung...bana dokunur musun?"

isteği şeyi daha deminden beri bilsem de görmezden gelmeye çalışmıştım ama şimdi bana bunu gözlerime bakarak söylediğinde ona hayır diyemezdim.

i need a big boy , minhyunsung/hyunhosungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin