Lovely Allergen

9.GREYFURT GÖKYÜZÜ

Yue Zhishi son birkaç gündür hakkında yapılan dedikoduları ciddiye almadı. Biraz saftı ve bir süre geçtikten sonra hepsinin duracağını düşünüyordu. Ama diğerleri dedikodu yapmayı çok sevdiği için, onun düşündüğünden çok daha fazla bu konu hakkında düşünüyorlardı. Yue Zhishi sürekli açıklamaya devam etse bile, birkaç gün sonra, ''Beden eğitimi dersinde Song Yu'nun, Yue Zhishi'yi kenara çekip dövdüğü'' söylentisi yayılmaya devam etti. Bunu kontrol edemedi.

Sınıf arkadaşları ona olan ''ilgisini'' değişik yollarla ifade etmeye başladı. Bazı insanlar ona atıştırmalık aldı ve çok acı çekmiş olabileceğini söyledi. Bazıları doğrudan Le Le'yi modern Sindirella olarak çizdi.

Yue Zhishi, Song Yu'nun çok iyi bir abi olduğunu söylemekten hiç vazgeçmedi ama diğerleri onun sadece iyi huylu biri olduğunu için böyle dediğini düşündüler. Açılış töreninde ona Song Yu hakkındaki fikirlerini soran sınıfındaki kızlar bile böyle düşünüyordu.

''Cevap vermek istememene ve Song Yu hakkında sadece güzel şeyler söylemene şaşmamalı.'' Kız aniden aydınlandı. ''Song Yu'dan korktuğunu anlamamıştım.''

Yue Zhishi, genelde insanların onun kırmızı çizgisi olmadığını düşünecek kadar iyi huylu birisiydi.

Ama onun inatçı, en aşılmaması gereken kırmızı çizgisi Song Yu'ydu, ve diğer insanların onun önünde Song Yu hakkında en ufak kötü bir şey söylemesine asla izin vermezdi. Song Yu ona iyi davranıyordu, ve bu onun kalbine yerleşmiş bir gerçekti.

''Hayır, o iyi bir insan ve sizin düşündüğünüz gibi biri değil. Bunu birçok kez söyledim. Bana gerçekten vurmadı, bunların hepsi söylenti. Bana özellikle iyi davranıyor.'' Yue Zhishi alışılmadık bir şekilde ciddiyetle konuştu, ses tonunda açıkça biraz öfke vardı. Karikatür çizmeyi bile bıraktı ve onlara, ''Ve ayrıca, insanların arkasından konuşmak doğru bir şey değil.'' dedi.

Sınıf arkadaşları onun bu davranış şeklinden biraz korkmuştu. ''Kimsenin arkasından konuşmuyoruz... Aranızdaki ilişkiye bakarsak, bunu senin yüzüne karşı söylememiz, onun yüzüne karşı söylemekle eş değer değil mi?''

Yue Zhishi'nin cevap vermesine imkan yoktu.

Kız merakla sordu, ''Eğer gerçekten dediğin gibi sana iyi davranıyorsa, neden sana hiç abi gibi davranmıyor?''

Başka birisi konuştu, ''Bu doğru, o çok sert görünüyor.''

''Abiler genelde hep küçük kardeşlerini şımartırlar.''

''Her neyse, onun kişiliğini sevmiyorum. Düzgün birisi olsa da hiç neşeli bir kişiliği yok.''

Yue Zhishi onlarla tartışmaya girmeye uğraşmadı. Song Yu daha önce, anlamsız bir tartışmanın insanları aptal gibi gösterdiğini söylemişti. Kafasını eğdi ve az önce çizdiği küçük figüre baktı. Hangi yönden bakarsa baksın düzgün görünmüyordu, bu yüzden kalemini kullandı ve hepsini karaladı.

Jiang Yufan Yue Zhishi'ye seslendiği sırada elinde bir temizlik paspası taşıyordu, ''Le Le, dışarıda seni arayan biri var.'' İçeri girdi ve hala tartışan arkadaşlarına, ''Sıkılmadınız mı? Eğer dedikodu yapmaya harcadığınız eforu ders çalışmaya harcarsanız, Peiya Lise Bölümüne bir saniyede girersiniz.'' dedi.

Yue Zhishi pencereye doğru baktı. Sadece birisinin vücudunun yarısını görebiliyordu, bu kişi çok uzundu ve lise bölümünün beyaz tişörtünü giyiyordu. Yue Zhishi aniden heyecanlandı ve hızlıca dışarı koştu.

Ama dışarı çıktığında yüzündeki gülümseme dondu.

''Hayal kırıklığına uğradığını çok belli ediyorsun. Öyle bakma, benim.'' Qin Yan onunla alay etti.