Koşarak hastane kapısından içeri girdim.
Yaklaşık on beş dakika önce İlkin'inn beni arayıp ağlayarak hıçkırıklarının arasında zar zor;
'Ebrar kaza yapmış, ameliyata almışlar.'
Dediğinde evden nasıl çıktığımı, bir saatlik yolu nasıl bu kadar kısa sürede geldiğimi...hiçbir şeyi hatırlamıyordum.Koşarak gözlerimde ardı arkası kesilmeyen yaşlarla gişe kısmına gidip ellerimi sertçe masaya vurdum.
'Ebrar Karakurt, trafik kazası.'
Kesik kesik cümlelerimi görevli kadın anlamış olacak ki
'ikinci kat, merdivenlerden sola dönün hemen göreceksiniz. Geçmiş olsun.' Demişti.Merdivenlere doğru koşup ikişer üçer çıktıktan sonra sola döndüm.
Yere çökmüş ağlayan takım arkadaşlarımız, duvara yumruğunu vuran koç ve bir yere kitlenmiş asla tepki vermeyen Zehra.
Yanlarına doğru koşan beni görünce hepsi ayağa kalktı.
Vücudum zangır zangır titriyor, gözlerimden bardaktan boşalırcasına yaşlar akıyordu.
Zar zor çıkardığım sesimle;
'Noldu?'
Diye sordum.Zehra boynuma sarılıp sarsılarak ağlamaya başladı.
'Durumu çok ağır diyorlar Mile, masada kalma olasılığı çok yüksekmiş.'
Zehra'yı kendimden uzaklaştırdım. Ameliyathane yazan kapıya gidip yumruklama ya başladım.
Delirmiş gibiydim.
Eda abla beni kollarımdan tutup geri çektiğinde volta atmaya başladım.
'Gidemezsin, gidemezsin. Her şeyim olmuşken beni bırakıp gidemezsin.'
Bağırarak duvarı yumruklamaya başladım.
Eda abla beni tekrar kendine çektiğinde bağırıyordum hâlâ.
'Gidemez abla, ben onsuz yapamam n'olur yardım et bana, bir şey yap gitmesin.'
Konuşmamla ağzından bir hıçkırık kaçtı.
Dizlerimin üzerine yere çöktüğümde o da benimle beraber çöküp sarıldı bana.'Korkma güzelim, korkma. Seni çok seviyor asla bırakmaz meleğim.'
'Yanıma geliyordu, daha bir saat önce konuştuk. Özledim dedi, yanına geliyorum dedi.'
Eda abladan uzaklaşıp sağ elimi kalbime koydum.
'Gelsin abla, kalbim çürüyor, sevgim acıyor. Ölüyorum.'
Yüzümü yere eğip sarsılarak ağlamaya başladım.
Allah'ım nolur ona bir şey olmasın.
Sırtımı hastahane duvarına yaslayıp bacaklarımı kendime çektim. Kollarımı bacaklarıma sarıp yüzümü kollarıma gömdüm.
Kendime zarar veririm, ya da sinir krizi geçiririm korkusuyla herkes çevremdeydi.
Korkuyordum. İlk defa birini kaybetmekten korkuyordum.
***
Zaman geçiyordu. Ameliyathane'ye birileri girip çıkıyordu. Ben ağlıyordum, herkes ağlıyordu, Ebrar nasıl bilmiyorduk, hiç kimse hiçbir şey söylemiyordu.
Saat gece dört olmuştu. Ebrar tam sekiz saattir ameliyattaydı.
İki saat önce hemşire gelip çok acil Ebrar'ın kan grubu olan 0Rh negatif kan istemişlerdi. Benim ve Elif'in uyuyordu.
Kan alma odasına girdiğimizde hemşireler bizden yeterince kan almıştı.
Kolmdaki pamuğu tutup ayağa kalktığımda ani hareketim yüzünden sendelemiştim. Elif direkt yanıma geldiğinde kolunu belime sarıp kızların yanına gidene kadar yürümeme yardım etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rayiha EbGas
Teen Fiction'Cennetine hoşgeldin Karakurt.' Mırıldanmama karşı, 'Hayatıma hoşgeldin Vargas.' Diyerek cevap vermişti.