18. Bölüm

861 31 17
                                    

Hande'nin odasında oturmuş, açtığımız güzel bir diziye odayı dolduran kahkahalarımızla eşlik ediyorduk.

Ve hayır saat başı sırayla gelip kapıyı açmamız için yalvaran Hande ve Ebrar umrumuzda değildi.

Yani sanırsam değildi.

Çünkü defalarca Hande engelini geçip kocamın kollarına kendimi atmak istesem de her defasında sertçe yatağa doğru itilmiştim.

'Mile beni çıldırtma, bize neler söylediler unuttun mu? Sakın iradeni kaybetme ve bu kutsal trip yolunda emin adımlarla yürümeye devam et.'

Kendince yaptığı motivasyon konuşması birkaç dakika sonra kapıya gelip sesi az daha miyavlayacakmış gibi çıkan Zehra'yı duyunca Hande ışık hızından daha hızlı bir şekilde bağdaş kurup oturduğumuz yataktan kalkıp kapıya doğru koşmaya başlamıştı.

Dehşet-ül vahşet reflekslerim sayesinde yataktan kalktığı anda üzerindeki t-shitün ense kısmından tutup yavru kedi gibi sallayıp yatağa atmıştım.

'Hande cidden şu hayattaki kararlılık seviyemsin.'

Ben kollarımı önümde bağlamış alayla konuşurken Zehra'nın kapıdan uzaklaştığını anlamamızı sağlayan ayak sesleri yankılanmıştı.

'Aşığım kızım ben ne yapmamı bekliyorsun?'

Geçerli olacağını düşünüp yaptı saçma açıklamayla Hande'yi alkışlamaya başlamıştım.

'Çünkü biz Ebrar'la askerlik arkadaşıyız zaten dimi.'

Alkışlarımın arasında konuştuğumda yanaklarını şişirip yüzünü çevirmişti.

'Kalk hadi yemek yiyelim.'

Hande'nin dolabını açıp üzerimi değiştirmek için kıyafetlere bakmaya başladım.

Hayır, kesinlikle küs olduğum kocamı çıldırtmak için asla kışkırtıcı şeyler aramıyordum.

Dolabı kurcalamaya başladığımda ultra kısa bir şort ve tam göğüslerimin altında biten bir büstiyer seçmiştim.

Kısa oluşları tamamen büyük bir tesadüften ibaret tabi ki.

Yüzümdeki şeytan gülüşüyle banyoya girip üzerimi değiştirdim.

O anda lavabonun kenarına sırayla dizilmiş parfümler dikkatimi çekti.

Teker teker bütün parfümleri koklamaya başladığımda içlerindeki en kadın gibi kokan ve afrodizyak etkili olanı üzerime boşaltmaya başladım.

'Hadi Mile hazır değil misin?'

Elimde ki hemen hemen yarısını bitirdiğim parfümde son bir kez daha boynuma sıkıp banyodan çıktım.

Hande beni görünce odanın kartını almış ver kapıyı açmıştı.

'Yok canım asla küs olduğum kocama cilve olsun diye ultra mini giyinip dişil enerjisi en fazla olan parfümü sıkmadım.'

Gözlerimi kısıp asansöre doğru koşan Hande'nin arkasından bağırdım.

'Asla yok öyle bir şey tamam mı? O seksi kavramının hayat bulmasını sağlayan Karakurt umrumda bile değil.'

Kendimden emin bir şekilde konuştuğumda Hande elini sallamıştı.

'Demek bu seksi kelimesinin hayat bulmasını sağlayan Karakurt umrunda bile değil öyle mi bebeğim?'

Hande'yle bakışıp yavaşça arkamı döndüğümde yüzündeki arsız gülümsemeyle bize doğru yürüyenn Zehra ve Ebrar'ı gördüm.

'Hande kaç.'

Rayiha  EbGasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin