26 - "Gücün var mı sevgilim, derin sularda inci tanesi aramaya?.."

1.1K 88 527
                                        

Uzun bir aradan sonra herkese merhaba! Öncelikle beklettiğim için özür dilerim ancak merak etmeyin uzun bir bölümle geldim.👉🏻👈🏻(Pimini çektiğimiz bombayı patlatmaya da diyebiliriz :")) Bölümün ilk kısımları biraz sıkıcı olsa da sonrasında düzeldiğini umuyorum, umarım keyifle okursunuz. Yorumlarınızı çok özledim😭

"Sil baştan başlamak gerek bazen;
hayatı sıfırlamak."

🎶Şebnem Ferah - Sil Baştan🎶

26

"Neden alarmların hiçbiri çalmadı? İnanamıyorum uyuyakaldığımıza." yüz yıkama jelini hızlı hareketlerimle köpürtürken bir yandan ağzıma giren acı tada rağmen hayıflandım. Ancak bu Chanyeol'ü harekete geçirmeye yetmemişti. Diş fırçasını tembelce ağzından çıkarıp birkaç kelime etti ve geri soktu.

"Dünyanın sonu değil ya aşkım, sakin ol."

"Tabii, Changbin'in diline düşen sen değilsin nasılsa." birbirine girmiş kaşlarım ve köpüklü beyaz suratımla aynadan kötü bir bakış attığımda son anda diş macununu lavaboya tükürmüş ve kahkahasını patlatmıştı.

"Şu tipinle gidersen sevimliliğinle ilgilenmekten geç kaldığını fark etmeyecektir bile."

Changbin'den korktuğumdan değildi tabii, sadece eline fırsat geçsin istemiyordum yoksa en zayıf anımda bunu kullanabilirdi.

"Her neyse, yana kay biraz." az önce söylediğiyle ilgilenmeyip kalçasına vurarak lavaboyu ele geçirdiğimde hızlıca yüzümü yıkadım. Oyalanacak biraz bile vaktimiz yoktu. Dün geceki o son birayı içmeseydik belki de sabah daha ayık bir kafaya sahip olur en azından son alarmı duyabilirdik. Bir dahakine belli bir saatten sonra asla içmeyecektim. "Sen de oyalanma lütfen Chanyeol, çabuk ol." işim bittiğinde havluyla yüzümü kurutup hızlıca banyodan çıkmış ve mutfağa uğramıştım.

Elbette kahvaltıya da vakit yoktu. Mide kazıntım geçse yeterdi.

"Çok güzel, akşamki masayı bile toplamamışız." birkaç gündür işi eve taşıdığımız için ikimiz de olduğundan rahat davranıyorduk, böyle giderse yakında mutfak çöpünden sinekler türeyip evde uçuşmaya bile başlayabilirdi.

"Gelince hallederiz." aynı anda hem popoma vurup hem ensemi öpmeyi nasıl başarmıştı bilmiyorum ama beni şoka uğrattığı kesindi. Hayretle aralanın ağzımı fırsat bilip açtığım buzdolabından protein takviyeli yoğurdunu alarak kaçtı.

"Öğünlerini şunlarla geçiştirme!" arkasından bağırdığım sıra çoktan çıplak sırtı ve dağınık saçlarıyla ambalajı kafasına dikliyordu. Onaysız cıklamalarım da haliyle bana kalmıştı. Buzdolabına döndüğümde birkaç saniye ağzıma atacak bir şeyler aramıştım fakat yemek yapmaya fırsatımız olmadığı ve son günlerde hep hazır gıda tükettiğimiz için haliyle dünden kalan herhangi bir şey de bulamamıştım. Oflayarak Chanyeol'ün yoğurtlarından aşırdım. Neyse ki tadı fena sayılmazdı. Chanyeol görmeden ve dalga geçmeden bitirdiğim ambalajı ağzına kadar dolu çöp kutumuza atıp odaya döndüm. Karmakarışık gardırobumu biraz daha karıştırarak giyebileceğim parçaları seçtim. Yaptığım en berbat kombindi.

Pantolonumun fermuarını çekmeye çalışırken yataktaki telefon çalmaya başlayınca yerdeki dağınıklığın üstünden atlayarak telefona yöneldim. Ancak Chanyeol benden hızlı davranmış ve arayan ismini görmemle telefonu kapatması bir olmuştu.

Şeker PrensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin