4.Bölüm

41 9 0
                                    

Kulağımda çalan rahatlatıcı müzikle birlikte yatağımda bağdaş kurmuş bir şekilde kitap okuyordum. Akşam olmaya yakındı. Bugün aileme düşman olup onları öldüren kişinin kim olduğunu öğrenecektim. Vaktin geçmesini beklerken kitabı okumayı bitirip kitaplığıma geri koydum. Komodinin üzerinden telefonumu alıp odadan çıktım.

Salondan dış kapıya doğru yöneldiğimde telefonumdan saati kontrol ettim. Saatim 18.30'u gösteriyordu. Sonunda hazır hissettiğime emin olduktan sonra kapıyı açıp evden çıktım. Bahçe kapısına doğru yürüdüm. Bir yandan içimde büyük bir endişe vardı. Peşimdeki adamın ve düşmanımın kim olduğunu öğrenecektim.

Demir kapıyı yavaşça açtım. Kalbimi sakinleştirdim ve derin bir nefes aldım. Kaldırıma çıktım ve taksi geçmesini bekledim. Bir süre bekledikten sonra bu tarafa doğru yaklaşan bir taksi gördüm. Hemen elimi kaldırıp dur işareti verdim.

Taksi kenarda durunca arka kapıyı açıp bindim ve oturdum. Taksi şoförüne adresi söyledim. Şoför arabayı sürmeye başlayınca bende geriye doğru yaslanıp camdan yolu seyrettim. Bir anda telefonumun çalmasıyla başımı kaldırıp cebimdeki telefonu çıkardım. Arayan kişi Duruydu. Gülümsedim ve aramayı cevaplandırıp telefonu kulağıma götürdüm.

Duru ciddi bir ses tonuyla, "Ceylin, neredesin sen? Kaç kere arıyorum bakmıyorsun. Günlerdir ortalıkta yoksun. Biliyorum ailenin ölümü seni epey yıprattı hatta çok yalnız hissediyorsun ama ben o kadar endişelendim ki senin için."

Duru konuşurken nefes nefese kalmıştı. Öyle hızlı konuşuyordu ki. Onu bu kadar endişelendirdiğim için kendime kızmıştım ama yalnız kalmaya da ihtiyacım vardı. "Özür dilerim. Sana haber vermem gerekirdi ama benim için ailemin ölümü çok yıkıcı ve zordu." Duru bu sefer sakin bir şekilde konuşunca onu dinledim.

"Bende çok üzüldüm onlar için. Umarım gittikleri yerde mutlu olurlar. Kendini daha fazla üzme. Ne zaman istersen buradayım. Sana kapım her zaman açık. Yalnız başına o evde nasıl kalacaksın? İstersen şimdi de gelebilirsin."

Duru benim yalnız başıma yaşıyor oluşumu kabul etmiyordu. Ona hak veriyordum ama düşmanlarımın ailemden sonraki hedefi bendim ve her yerde peşimde olabilirlerdi. Belki de o evde güvende olmayabilirdim. Biraz düşündükten sonra telefonda sabırla cevabımı bekleyen Duru'yu daha fazla bekletmek istemedim.

"Peki, yarın geleceğim. Görüşürüz Duru."
"İşte benim küçük ceylanım. Görüşürüz yarın."
Telefonu kapattıktan sonra camdan yolu izlemeye devam ettim. Sonunda taksi yol kenarında durduğunda doğru yere geldiğimi anlayıp taksi şoförüne ücret ödedikten sonra arabadan indim.

Burası Antalya'daki bir Dokuma Park'ıydı.* Park'a girdiğimde etrafıma bakındım ve ilerdeki bankta oturan o adamı gördüm. Derin bir nefes alıp oraya doğru yürümeye başladım. Adam geldiğimi fark edince yerinden kalkıp hoşnut bir ifadeyle, "Hoşgeldin Ceylin." Dedi. Bende hafifçe gülümseyip, "Hoşbuldum. Ailemi kimin öldürdüğünü ve neden peşimde olduğunuzu bilmek istiyorum."

Adam soğukkanlı bir şekilde yüzüme bakıyordu. Bende ciddi bir şekilde konuşmaya başladım. "O gün ailemi öldüren adamları durdurmakta geç kaldığımı biliyorum ama siz neden engel olmadınız?" Adam sonunda ağzını aralayıp bir şey söyleyeceği sırada durdu ve gözlerini gözlerime dikti. "Durduramazdım. Eğer durdursaydım kimliğim ifşa olabilirdi. Ben seni korumak için görevlendirildim."

Duyduklarım karşısında nasıl bir tepki vereceğimi bilemiyordum. Konuşmak için doğru kelimeyi aradım. Adam vereceğim cevabı sakinlikle beklerken bende derin bir nefes aldım. "Sanırım anladım. Peki kim bu adamlar ve ailemi neden öldürdüler?"

Adam birden gözlerini başka yere çevirdi ve elini yumruk yaptı. "Çok eskiden sen daha çocukken buraya taşınmadan önce baban zengin bir iş adamı ile anlaşma yapmış ve deniz kıyısındaki boş arsayı satın almış. Sonra ise bu arsaya ev yapmış ama işler birden ters gitmiş. Zengin iş adamı birden kararını değiştirip arsayı geri almak istemiş. Baban da bunu kabul etmeyince zengin iş adamı babana düşman olmuş."

Sonbahar YalnızlığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin