5. Bölüm

228 30 87
                                    

"Lavin uyan artık anneciğim, saat üç oldu." Annemin bana seslenmesiyle gözlerimi hafifçe araladım ve yeniden kapattım. Kalkmak istemiyordum, hiç halim yoktu.

Başımı diğer tarafa çevirip uykuma kaldığım yerden devam etmek istediğimde annem bu isteğimi gerçekleştiremeyeceğimi göstermek ister gibi içeri girdi.

"Hadi kalk artık Lavin, ne kadar çok uyudun bugün böyle."

"Başım ağrıyor anne, lütfen sessiz olur musun?" diye uykulu bir sesle konuşmamla annem yanıma doğru yürüyüp elini alnıma koydu.

"Ateşin yok birtanem ama istersen bir doktora gidelim."

"Gerek yok, sadece uyumak istiyorum." dememle "Belki de başın çok uyuduğun için ağrıyor." dedi. "Bir iki lokma bir şey ye de ilaç iç."

"Canım istemiyor bir şey."

"Olmaz öyle şey, kalk gel bir iki lokma da olsa ye bir şeyler. Aç açına daha da ağrır başın."

"Anne-"

"Yok anne falan Lavin. Ya kalkıp aşağı gelir yersin bir şeyler ya da ben getirip zorla yediririm sana."

"Anne zorlama ya." diye ağlamaklı bir şekilde "Hadi Lavin." diyerek net bir şekilde konuşup odamdan çıktı. Oflayıp istemeye istemeye ayağa kalktım ve ayaklarımı sürüyerek odamdan çıkıp aşağı doğru inmeye başladım.

Annemin mutfakta bir şeylerle uğraştığını görmemle o tarafa doğru ilerleyip sandalyeye oturdum. Annem önüme ufak bir sandviç koyduğunda burnuma gelen yumurta kokusuyla yüzümü buruşturdum.

"Anne bunu yemesem?"

"O bitecek Lavin." demesiyle omuzlarımı düşürdüm ve sandviçi elime alıp bir ısırık aldım. Ağzıma dolan yoğun tatla midem bulanırken bunu takmamaya çalışıp hızla lokmamı yuttum.

"Anne gerçekten yiyemeyeceğim ben bunu." deyip sandviçi elimden bırakarak ayağa kalktığımda başım şiddetle dönmeye başladı, elimi hızla arkama atıp tutunacak bir yer ararken annem telaşla yanıma gelip kolumu tuttu.

"İyi misin anneciğim?"

Başımı aşağı yukarı sallayıp yutkundum ve "İyiyim anne, başım döndü sadece." dedim.

"Bu böyle olmayacak, hazırlan hastaneye gidelim." demesiyle itiraz etmeyip onu onayladım. Hastalandığım zaman çok geç iyileşiyordum ve bu yüzden daha tam hastalanmamışken doktora gitsem iyi olacaktı.

"Tamam." deyip yavaşça ilerlemeye başladığımda başımın daha şiddetli bir şekilde dönmesiyle bilincim kapanırken ayakta duramayıp yere düştüm.

...

Hastane odasında gözlerimi kapatmış bir şekilde doktorun gelip bir şey söylemesini beklerken derin bir nefes aldım. Aklıma neyim olduğuyla ilgili bir ihtimal geliyordu ama içimden o olmaması için dua ediyordum.

Kapı çalındığında gözlerimi aralayıp içeri giren doktora bakıp yerimde dikleştim. Annem telefonla konuşmak için dışarı çıktığı için şanslıydım.

"Nasılsınız Bayan Kim?" diye gülümseyerek soran doktorla derin bir nefes aldım ve gergince ona bakmaya devam ettim. "Nasıl olduğumu siz söyleyeceksiniz Bay Park."

Gülerek başını olumlu anlamda sallamasıyla içimdeki o ihtimal daha da güçleniyordu. Çünkü doktorlar genelde bu haberi mutlu bir şekilde verirlerdi.

"Gayet iyisiniz, sadece birileri size kendini belli etmek istemiş." deyince gözlerimi kapattım.

Tam da tahmin ettiğim gibiydi, hamileydim.

The Best Mistake - Kim TaehyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin