02- Her Gecenin Bir Sabahı Var

684 34 97
                                    

Büyük bir baş ağrısı ile gözlerini açtı Kerem. Vücudunun her yeri ağrıyordu ama ağrısına tezat gevşek de hissediyordu. Nerede olduğunu anlayabilmek için başını yastıktan kaldırmadan gözleriyle etrafı taradı. Kendi odası değildi, hatta kendi evi bile değildi. Kafasını kaldırıp dağınık olduğundan gözlerinin önüne düşmüş kumral saçlarını eliyle geriye tarayıp odaya göz gezdirdiğinde çaprazındaki koltukta uyuyan sarı saçlı genci fark etmişti.

Dün geceyi hatırlayınca Mauro'nun evinde hatta onun odasında, onun yatağında olduğunu fark etti. Daha önce çok evine gelmişti hatta odasına bile girmişti ama yaptığı ufak tefek mobilya değişikliklerinden yabancı bir yerdeymiş gibi hissetmişti.

Dün Mauro Galatasaray'a gelmesinin şerefine evinde parti vermişti. Kerem her ne kadar içmemeye gayret gösterse de, Mauro'nun 'Bunu kesinlikle denemelisin.' diyip önüne bıraktığı içkiyi; Yunus, Halil ve Barış'ın içmesi için yaptığı baskı sonucu içmişti.

Kerem en son başı ağrıdığı için Mauro ile birlikte bahçeye çıktığını hatırlıyordu. Büyük ihtimalle o ağrıyla sızmıştı ve İcardi onu odasına kadar taşımıştı. Üzerine baktığında kendisine ait olmayan kıyafetlerle bakışmıştı birkaç saniye. Mauro onun rahat etmesi için mi üzerini değiştirmişti yoksa kıyafetlerine istifra mı etmişti bir fikri yoktu ama İcardiye bir teşekkür borçlu olduğunu biliyordu.

Koltukta yatan İcardi'ye tekrardan baktı, çok masum ve tatlı uyuyordu. İç çekip yataktan kalktı.

Ayağa kalkıp birkaç adım atmıştı ki kalçasında hissettiği hafif sızı ile duraksadı. N'oluyordu amına koyayım? Dün gece bir şey mi yaşamıştı biriyle? Ama olmazdı ki. Kalbi Mauro için atarken bedeni başkasının olamazdı. Gece neler olduğunu İcardi'ye sorması gerektiğini bildiğinden kafasını çok fazla yormamak için bu konuyu sonraya ertelemeye karar verdi.

Lavaboya ilerleyip işini halletti, elini yüzünü yıkadı ve banyoya ilerledi. Çamaşır makinesine baktığında içi boştu. Bu sefer kurutma makinesine baktığında kendi kıyafetleriyle birlikte Mauro'nun da kıyafetlerini görmüştü. Çok ince düşünceli biriydi Mauro ve Kerem, bir kez daha doğru kişiye aşık olduğuna kanaat getirdi.

Odaya geri döndüğünde Mauro da uyanmış ve koltukta oturur pozisyondaydı. Yüzüne bir gülümseme yerleştirip neşeyle konuştu.

"Günaydın Mauro."

Genç adam, kendisine seslenen gençle düşüncelerinden sıyrıldı ve onunki kadar neşeli olmasa da büyük bir tebessümle konuştu.

"Günaydın Kerem. Başın nasıl? Umarım çok ağrımıyordur."

"Hayır çok değil. Sadece biraz vücudum ağrıyor. Ve..." duraksadı kumral çocuk. Kalçasındaki hafif sızıdan bahsetse mi, emin olamadı. Evet en yakınıydı karşısındaki adam ama aynı zamanda sevdiği çocuktu da. Birden sevdiği insana kalçamda biraz ağrı var, gece biri ile mi seviştim diyemezdi ki.

Hem Mauro aşırı gevşek ve her şeyi dalgaya vurabilen biriydi. Ona bu konuyu açsa, bunun karşılığında büyükçe bir kahkaha ve imalı bakışlar alsa bu kalbini bir miktar kırabilirdi. Ki sonradan arkadaş ortamında konusu ve bolca dalgası geçileceğine emindi de.

"Ve, ne Kerem? İyi misin?"

"İyiyim iyiyim, sadece nasıl desem... dalga falan geçme veya ne bileyim benim hakkımda farklı bir şey düşünme ama kalçamda hafif bir sızı var Mauro. Dün gece ne bileyim işte, herhangi biriyle herhangi bir şey oldu mu? Ya da şöyle sorayım, dün gece ne oldu? Bilmem gerek çünkü hiçbir şey hatırlamıyorum."

Kumral çocuk konuştukça meraktan çatılan kaşları, sonlara doğru şaşkınca bakakalmıştı ondan bir cevap bekleyen surata. Mauro iyice gerildiğini hissediyordu. Kendini çok kötü hissetmişti bir anda. Bu sorunun eninde sonunda geleceğini biliyordu. Ama bizzat duymak garip hissettirmişti. Ne diyecekti şimdi? İşi yine dalgaya mı vuracaktı yoksa her şeyi anlatıp kurtulmalı mıydı? Sıkıntılı bir nefes aldı sarışın ve söze girdi.

Gece Sabahın | icardi & keremHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin