Okula girdiğimizde adımlarım hızlandı, sınıfa girdiğimde hoseok yerindeydi, çantamı sırama bıraktığımda jungkook sandalyesini kaldırdı, hoseok'un yanına giderek güldüm.
"Günaydın"
Gözlerini kırpıştırıp bana baktı ve gülümsedi.
"Günaydın"
Ensemi kaşıyarak yutkundum.
"Yanımızda oturmak ister misin?"
"Ama önler dolu"
"Değil, yani yanımda olan sıra boş"
"Ah, şey, olur"
Jin'e döndüğümde yanıma geldi.
"Günaydın hoseok"
"Günaydın"
"Sandalyeni taşıyacağım"
Bana baktığında eğilerek kucağıma aldım, kollarını boynuma sardığında minyai güldü.
"Oo yeni çiftimize de bakın, çıkıyor musunuz? Gerçeği söyleyin"
Güldüklerinde sinir ile baktığımda hoseok kafasını eğdi.
"Savunmasız görünürsen üstüne gelirler"
Bana döndü ve kafasını salladı, onları takmadan yürüdüm, sandalyesine oturttuğumda kollarını boynumdan çekti.
Geri çekilerek yerime oturduğumda gülümsedi, hoca içeri girdiğinde sınıfa baktı, hoseok' a güldü.
"Yerin güzel görünüyor hoseok"
Yunhe konuştuğunda sinir ile ellerimi sıktım.
"Yoongi' den hoşlanıyor hocam"
Hoseok şaşkınca baktı.
"Yalan söyleme"
Utanarak konuştuğunda güldüler, liza kafasını salladı.
"Ovv utandıı, çok şirin"
Kafasını eğdiğinde hoca kafasını salladı.
"Bu kadar şaka yeter, kitapları açın, sayfa 203"
Önümüze dönerek kitaptan sayfayı açtık, nedense içimde bir his nefes almamı engelliyor gibiydi, derin bir nefes verdim, hoseok yan gözle bana bakarak geri kitaba döndü.
Benden hoşlanması düşüncesi rahatsız etmemiş aksine heyecanlandırmıştı, ona baktığımda ise rahatsız olduğu anlaşılıyordu ve bu benim hoşuma gitmemişti.
Onu merak ediyor ve tanımak istiyordum, öyle de yapacaktım.
/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope : tekerlekli sandalye
Fanfiction"Her zaman olmayacaksın, bir gün sende gideceksin" "Söz veriyorum gitmeyeceğim"
