Şekerpare'm (Beklenmedik Bir Son Ile Tamamlandı)

İmkansız'ım

Bu kişi İmkansız'dı.

_____________________
İmkansız: Hey!

Ben: Efendim

İmkansız: Sana gerçekten önemli birşey söylemem lazım.

Ben: Neymiş o önemli şey

İmkansız: Sana gerçekten aşığım ve artık dayanamıyorum

Ben: Yani

İmkansız: Ne yani anlamadın mı?

Ben:Anlamadım açık konuş

İmkansız: Fotoğrafını at veya sesli bir mesaj!!

Ben: Olmazz

İmkansız: Neden olmasın seni zaten biliyorum

Ben: Tamam o halde

İmkansız: Sarışınımm

Ben: Ne biliyorsun

İmkansız: Biliyorumm ve bekliyorum

Ben: Fotoğrafı görmek için tıklayınız

İmkansız: Çok güzelsinn

Ben: Teşekkürler  görüşmek üzere

İmkansız: Görüşmek üzere  Şekerpare'm  görüşmek üzere

________________________

Emir olabilirdi ve buna nedense emindim ve bana eve gidince söyleyeceği önemli şey neydi?

Bazen bazı oyunları devam ettirmek gerekir ve bu devamlılık insana zevk verir bende bu işten zevk almama bakıyorum.

Okuldan çıkıp eve gittiğimde kapımın önünde bir buket çiçek duruyordu ve çiçeklerin üzerinde küçük bir not.

Notu açtığımda biraz şaşırmıştım.

Sevgili şekerpare'm

Biliyorum beni bilmiyorsun senin için sadece bir bilinmeyen numarayı ifade edebilirim ama ben seni gerçekten seviyorum bu yüzden seninle buluşma kararı aldım yarın saat 3.00'da seni almaya geleceğim

                                               Sevgilerimle        
                                                Şekerpare'me

Ne yani beni yarın balo için alacağını mı söylüyorsun Emir Bey madem almak istiyorsun kabul

Hemen Emir'e mesaj atıp beni yarın balo için alabilirsin demiştim.

O ise bu durumu memnuniyetle karşılamıştı.

Kendime kahve yapıp koltuğa oturmuştum biraz kitap okuyacaktım ama bedenimde tespit edemediğim bir duygu dolaşıyordu.

Nedensizce elime telefonu alıp İmkansız olan kayıt şeklini İmkansızım'a değiştirmiştim ve bu bana mutluluk veriyordu.

Kitap okurken aklımdan Emir çıkmadığı için 57'nci sayfayı 3 kere okumuş ancak anlamamıştım 4'ncü okumamda pes edip uyamaya, yatağıma doğru yönelmiştim.

Yarın balo vardı balo saat 3.00' da başlıyordu. Bende sabah 5'te kalkıp önce evime sonra kendime çeki düzen vermiştim ve o zamana kadat saat 1.00 olmuştu bile.

Giyeceğim kıyafet, beyaz yırtmaçlı ve hafif dekolteliydi dekolte bence dozundaydı. Elbiseyi giydiğimde ise yırtmaç tarafınından bacağımı dışarıya çıkartarak uyumlu topuklularımı giymiştim.

Elbisenin üzerimde güzel durduğuna emin olunca makyaj yapmaya başlamıştım. Makyaj abartısız ve oldukça hafifti.

Ellerime dirseklerime gelecek kadar bir beyaz eldiven geçirmiştim. Saçımı boyun topuzu yapıp aksesuarlara geçiş yapmıştım. Küpelerimi ve kolyemi taktıktan sonra eldivenli elime sade bir yüzük geçirmiştim.

Boy aynasında kendime baktığımda ise gerçekten bu kıyafetin bana yakıştığını fark etmiştim. Sade ve şık birisi olarak hazırdım.

Aşağıya indiğimde ise Emir arabaya yaslanmış saatine bakıyordu. Beim geldiğimi fark edince gözlerini fal taşı gibi açmış beni inceliyordu.

"Aşıktım, dahada aşık oldum yapma bana bunu güzelim"

Bense gülüp ön koltuğa oturmuştum.

Arabaya bindikten sonra beni bir güzel süzmüştü. Sonra ise gülerek vitesi 1'e takarak kullanmaya başlamıştı.

Her vitesi arttırdığında gözü dekoltelerimde dolanıyordu.

Çantamdan telefonu çıkaracağım zaman  Emir telefonumu sessize almamı istemişti.

Bende tamam diyerek sessize almıştım. Balo yerine gelince Emir arabadan inip benim kapımı açmıştı ve kollarıyla kapıyı işaret etmişti.

Bense arabadan indikten sonra telefonuma mesaj gelmişmi diye bakacağım zaman Emir telefonu elimden alıp, "Olmaz şimdi olmaz bu anımızı mahvetmene izin vermeyeceğim güzellik"

"Tamam telefonumu veriebilirmisin?"

Emir sırıtarak ceketinin iç cebine telefonumu koymuştu.

"Olmaz bu bende duracak merak etme karıştırmayacağım"

Bense bu duruma biraz sinir olmuştum benim telefonuma benden hariç kimse dokunamazdı.