Remember Us |Kookmin| ✔️

Sixteen-M-

Hoş geldin minik kelebeğim, yorumlarını bekliyorum, iyi okumalarr~

Başlıkta da gördüğünüz gibi cinsel içerikk ⚠️

(Kontrol edemedim, yazım hatası, devrik cümleler falan olabilir, affedin...🥺)

"Jimin, aşkım, birtanem, bak ben artık katlanamıyorum bu adama."

"Jungkook bak, bir haftanın sonuna geldik, iki gün izinliyiz, mesaimizin bitmesine bir saat kaldı... Şimdi o adamı düşünüp kendini kasacağına iki günlük iznimizi düşünmelisin."

"Tamam, tamam haklısın."

Jungkook, ellerini masaya yaslayıp derin bir nefes verdi. Böyle olmakta haklıydı, Heesoon denen adam o günden sonra tüm mesai boyunca restoranda kalmaya başlamıştı. Jungkook'a resmen eziyet ediyordu. Yeni bir iş bakmaya başlamıştık bile, bulur bulmaz buradan ayrılacaktık.

Kollarımı Jungkook'un masaya yasladığı kollarından birine dolayıp nazikçe yanağından öptüm.

"Sıkma kendini, yakında iş bulup kurtulacağız."

Jungkook dönüp bana sarıldığında burukça gülümsedim, cidden üzülüyordu.

"Hayır herifteki yüzsüzlüğe de bak, sana yürüdüğü yetmiyor bir de üstüne bana eziyet ediyor. Sana olan davranışları bana en büyük eziyet zaten."

"Ben lafımı esirgemiyorum, merak etme sen."

Yanağından birkaç kere öpüp daha da sıkı sarıldım.

"Güzel bebeğim benim, seni çok seviyorum."

"Ben daha çok..."

"Jungkook! Heeson bey seni çağırıyor!"

"Hay sikeyim ya."

Gün böyle geçmişti işte, molalarımızda bile rahat bırakmamıştı sevgilimi.

Ama sonunda bitmişti...

"Ağrı kesici içmeseydim baş ağrısından bayılırdım bugün herhalde. Sigara bile içirmedi ya."

Adımları yavaşladığında ben de ona uydum.

"Ne oldu aşkım? Neden yavaşladık?"

Şimdi de tamamen durmuştu.

"Bir tane sigara içeyim öyle gidelim olur mu?"

Başımı olumlu anlamda sallayıp ona izin verdim, sırt çantasından sigara paketini çıkarıp bir tane aldı; hızlıca yakıp içmeye başladı.

"Jungkook ya..."

"Ne oldu birtanem?"

"Bir kerecik deneyebilir miyim?"

"Ne? Anlamadım neyi deneyeceksin?"

Derin bir nefes çekip başını yana döndürerek verdiğinde hevesle baktım ona. Sigara içmeye özendiğimden falan değildi, sadece merak ediyordum.

"Sigarayı işte."

"Hayatta olmaz."

"Jungkook, lütfen bir kerecik ya."

"O kadar çok mu merak ediyorsun cidden?"

Dudaklarımı birbirine bastırıp hızla başımı olumlu anlamda salladım.

"Sigara içmeni istemiyorum, farklı bir şey deneyelim."

"Ne gibi? Bir kere içeceğim işte ya... Ne deneyeceğiz?"

Bir şey demeyip sigarasından derin bir nefes çekti, ben 'ne yapıyorsun' diye sormaya kalmadan tek elini boynuma yerleştirip başparmağını çeneme yerleştirdi, hafifçe aşağıya baskı uygulayıp dudaklarımı aralamamı sağladı hemen ardından da dudakları dudaklarımla buluştu.