0.2

365 47 44
                                    

0.2












































Taehyung'un gözleri bina masalarının önünde biraz daha yüksekte duran öğretmen masasını gördüğünde artık tek odağı orasıydı. Gözü tüm profesörlerin yüzünde gezinirken tüm gözlerin onun üzerinde olduğunun farkındaydı ama onun üzerinde olmasını istediği tek bir çift göz vardı o da zaten her zaman onun üzerindeydi.

Taehyung gözünü öğretmen masasının tam ortasında diğerlerinden yine daha yüksekte duran kürsüye dikti. Dumbledore ona kendisini çözmek ister gibi bakıyordu Taehyung'un onun hakkındaki planlarından habersizce.

McGonagall boğazını temizleyip sesini sabit tutmaya çalışarak - bu cidden karşısındaki çocuk ona böyle bakarken çok zordu çünkü bakışları çok garipti - gülümsedi ve Taehyung'a doğru konuştu.

"Evet Mr. Kim lütfen buraya gelin ve şapkayı takın. Hangi binaya gideceğinizi öğrenelim."

Taehyung şapkanın olduğu kürsüye doğru ilerlerken öğrenciler arasındaki fısıldaşmaları duyabiliyordu.

"Bu ne oğlum! Nasıl bir şey bu!"

"Yunan heykeli gibi duruyor. Offf şu kalçaya bak lan!"

"Ne olur sevgilisi olmasın! Ne olur sevgilisi olmasın! Ne olur sevgilisi olmasın!"

"İnanamıyorum lan gerçekten çok güzel o. Onun sevgilisi olmak için her şeyi yapardım cidden."

"Keşke bizim binaya seçilse."

"O nasıl bel lan! Benim belimden bile daha ince. Ne yiyor acaba?"

"Hey Jeongguk'u gördünüz mü? Yiyecek gibi bakıyor çocuğa."

"Onun aseksüel olduğunu düşünmeye başlamıştım. Bir insan hiç kimseye mi yüz vermez ya. Demek onu da etkileyebilen biri varmış bu dünyada."

"Ne saçmalıyorsunuz siz ya? Jeongguk hetero bir kere, ibne değil!"

Taehyung konuşulanlara sırıtarak kürsüye çıktı ve tabureye oturdu. Açıkçası haklarında konuştuları hiçbir şey umurunda değildi.

O sırada McGonagall seçmen şapkayı onun kafasına koydu.

"Hmmm çok fazla güç seziyorum. Çok fazla... Ve daha fazlasını istiyorsun. Ah ama cesursun da. Neden Gryffindor olmasın. Ama çok kurnaz bir aklın var. Ne yapsak ki... Güç hepsine ağır basıyor. Vay canına... İntikam hırsı... Yıllardır bastırılmış ve açığa çıkmak için an kollayan çok güçlü bir arzu..."

Bütün salon kulak kesilmiş seçmen şapkanın söyleyeceği ismi bekliyordu. Jeongguk onun Slytherin olduğuna emindi ama yine de ya olmazsa diye düşünmekten kendini alamıyordu.

"SLYTHERİN!"

Slytherin masasından tarihin duyduğu en büyük alkış yükseldi. Hepsi ayağa kalkmıştı ve buna hiçbir öğrenci için ayağa kalkmamış, herkesin çekindiği, altı senelik Hogwarts hayatında kimseyle çıkmamış ama herkesin gözdesi, derslerdeki başarılarından ve baskın karakterinden dolayı sınıf başkanı seçilmiş, kendi grubu dışında kimseye gülümsemeyen Jeon Jeongguk da dahildi. Evet biraz uzun bir tanımlama oldu...

Slytherinler onu altıncı sınıf olmasına rağmen öğrenci başkanı olarak görüyor ve yedinci sınıflardaki öğrenci başkanı Adrian Newman'dan daha çok sözünü dinliyorlardı. Bu yine çok güçlü bir büyücü olan Adrian ile Jeongguk arasında bir güç savaşına neden olmuştu. Adrian'ın da kendi taraftarları azımsanmayacak kadar çoktu ve birbirlerinin düşmanı gibi davranıyorlardı.

Dangerous But Enjoyable | TAEKOOK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin