6. Piknik

2.1K 279 177
                                    

-Hyunjin'in ağzından-

Felix'e bulaşmak okulun başından beri en büyük hobimdi. Hırçın bir tavrı vardı, sinirlenince çok komik oluyordu. Sürekli onunla uğraşasım geliyordu.

İlk haftalarda derste onunla konuşmak için yanına oturmuştum ama beni hiç takmadan hocayı dinlemeye devam etmişti. Uykum gelince gözlerimi kapattım. Omzunda uyandığım zaman birkaç saniye başımı kaldırmadım, kokusundan ayrılamadım.

Zamanla bizden nefret etmesini garip bulmaya başlamıştım, ona bir zararımız dokunmuyordu sonuçta. Bu konuyu sorduğumda ise nefret kusmuştu, ben de kalkıp sınıftan çıkmıştım.

Minho ve Jisung'a bu konuda hiçbir şey anlatmadım, belki tepki gösterebilirlerdi. Yine de o hafta durgunlaştığımdan anlamışlardı bir derdim olduğunu. Onlar da benimle birlikte sessizleşmişti.

Felix derslerde beni görmek istemiyordu, bunu hissedebiliyordum. Sürekli bizden uzak yerlere oturuyordu. Sonunda en öne geçince ben de yanına geldim, inat değil mi?

Başka yer olmadığı için yanımda kalmıştı. Birlikte otururken onun sırasına hafif yayılmıştım. Arkadan yine o kokusu geliyordu, çok tatlıydı. Beni suçüstü yakalayınca bağırdığı için hoca ikimizi de dışarı attı.

Spor dersini havuzda geçirdiğimiz gün çok güzeldi, sonunda Felix'e yakınlaşabileceğimi düşündüm ama gözleri... Gözleri çok kararsız bakıyordu.

Ne istediğini kendisi bile bilmiyordu. Bir öyle davranıyordu, bir böyle davranıyordu.

Bu şekildeyken konuşmak istemiyordum. Araya mesafe koyup onu serbest bıraktım, düşüncelerinin netleşmesini bekledim. Canı isterse yanıma gelirdi zaten.


🍃🍃🍃


Ertesi gün hoca dersini bitirdikten sonra bize bir sürprizi olduğunu söyledi. "Havalar daha da soğumadan piknik düzenleyeceğim!"

Bu cümleyle hepimizin uykusu açıldı. Hoca tezahüratlarımızla iyice gaza geldi: "BİRAZ DA BİZ EĞLENELİM, ÖYLE DEĞİL Mİ ÇOCUKLAR?"

Bütün sınıf sevinçle çıldırmıştı, derslerden hepimizin midesi bulanmaya başlamıştı. "EVETTTT~"

Hafta sonu okulun önünde otobüse binecektik. Minho ve Jisung'la da orada buluşup en arkayı kapacaktık.



🍃🍃🍃



Otobüs toplanma alanına gelince ikisi önden gitti, 4'lü koltuğu bizim için tutacaktı. Köşede kimin oturacağı pek de önemli değildi zaten.

Çantaları yerleştirmesi için hocaya verdikten sonra yolcu basamaklarına yönelirken birinin arkadan üstümün ucunu tuttuğunu hissettim.

Arkamı döndüm, minik bedeni görebilmek için başımı aşağıya eğdim. Bu Felix'ti, bakışlarını ellerine indirmişti. "Hyunjin, birlikte oturalım mı? Oturacak arkadaşım yok."

Şu an çok masum duruyordu. Gülümseyip başımla onaylayınca otobüse bindik, Felix'e bizimkilerle arkayı dörtlemeyi teklif edecektim-

"Ne?"

Kalan iki koltuk dolmuştu. Garip bir şekilde Minho hiç sinirlenmemişti ve Jisung gülerek ikimize el sallıyordu. Burnuma kötü kokular geliyordu.

"Sanırım burada bir yerde oturacağız Felix." deyip ortalardan çiftli koltukları gösterdim. Onu geçirdikten sonra yanına oturdum.

Ruh hali bugün normalden farklıydı, daha uysaldı. Yol boyu sohbet ettik, otobüs sessizleşince fısıldaşarak konuşmaya başladık. Birkaç dakika sonra Jisung'dan gelen mesajla telefonuma baktım.

Küstüm Çiçeği | HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin