Küstüm Çiçeği | Hyunlix

17. Söz

"Öpücük sözü."

"Ben o videoyu şakasına atmıştım Hyunjin, yemin ederim!" deyip omuzlarımı itmeye çalıştı. Bense kalçasındaki ve bacağındaki ellerimle onu biraz daha kendime çekmiştim, artık kaçamazdı.

"Beni ilgilendirmez Felix, şu an seni öpmek istiyorum."

Elleri gevşeyince omzumda kalmaya devam etti. "Hyunjin..."

Felix'in gözlerine baktığımda yine o kararsız ifadeyi gördüm. Ciddileştim ve ellerimi hafif gevşetip onu serbest bıraktım.

"Neden öyle bakıyorsun? İzin almadan seni öpeceğimi mi düşünüyorsun? Sen istemiyorsan yapmam tabii ki."

Onu kaldırmaya çalışıyordum ki kolumu tutup beni durdurdu. "Hayır!"

Birkaç saniye sessizce birbirimize baktık. "Öp..."

Sonunda gözlerinde bir ifade vardı. Dudaklarıma bakıyordu ve bunu gerçekten istiyordu.

Yaklaştım, uzun bir öpücük bıraktım. Bu sırada hafifçe irkilip başını geri çekse de sonradan karşılık verdi. Birkaç kez daha öptüm tatlı dudaklarını.

Ayrılıp yüzüne baktığımda her detayı görünüyordu çünkü bu sefer karanlıkta değildik. Yanakları kızarmıştı, hâlâ daha hevesle dudalarıma bakıyordu.

Belini kendime çektim ve biraz daha öptüm. Felix'in eli de boynuma kaydı. Dudaklarını araladığını hissettim. Bununla zevkim arttı, ben de dudaklarımı aralayarak emdim.

Ayrılırken alnımız birbirine değiyordu. Gözlerimiz kapalıydı. "Hyunjin..."

"Hm..."

"Sanırım daha fazlasını istiyorum..."

Şaşkınlıkla gözlerimi açmıştım. Onun gözleri ise hâlâ kapalıydı, kendinden geçmişti. Tam cevap vereceğim sırada buraya yaklaşan öğrenci sesleri duyduk, alelacele kalktık.

Felix'le dışarıda yürürken bakışlarını utançla öne eğmişti. Daha rahat hissetmesi için kapüşonlusunu başına attım, şu an gözüme çok tatlı geliyordu. Ben bile az önce söylediği şeye cesaret edemezdim...

🍃🍃🍃

Haftanın son günü okul çıkışı bir restorana gittik. Yemekten sonra sınıfta dediği cümleyi konuşmak istedim. "Felix, 'Sanırım daha fazlasını istiyorum...'dan kastın neydi?"

Su boğazına takılınca öksürmeye başladı. Hemen yanına oturup sırtını ovdum. Dudağını sildikten sonra "Biraz anın büyüsüne kapılmışım, kusura bakma." dedi.

"Tamam, anın büyüsüne kapılmış olabilirsin. Ama ne demek istediğini anlamadım."

Felix kapüşonunu iyice önüne çekti. "Ya, beni neden zorluyorsun... Ne duymak istiyorsun?"

"Sevgilim ol."

Başını doğrultup bana döndü. "Ne?"

"Sevgilim ol ki sana daha fazlasını yaşatabileyim..."

O sırada aklımdan her türlü şey geçiyordu. Aynı anda Felix'in tepkisini de anlamaya çalışıyordum.

Yüzü ifadesiz bir şekilde donmuş gibi dursa da "Sen ciddi misin?" derkenki ses tonu mutlu geliyordu.

"Evet."

Dudağına bakıp yüzüne yaklaştım, bu sefer geri çekilmedi. Felix'e bu şekilde yaklaşıp aklını başından almazsam dürüst olamıyordu.

Elini yavaşça boynuma getirip ensemi kavrarken gözlerine baktım. "Senden hoşlanıyorum Lee Felix..."

Dudaklarına hafif bir öpücük bıraktım, o da karşılık verdi. "Sevgilim olmayı istiyor musun?"