ESİLİN ANLATIMIYLA
yanlarında da iki kız...
öylece baka kaldım hiçte böyle bir adam değillerdi bende bir sinirle yerimden kalkip ortaya fırladım
erva hâlâ şaşkınlıkla bakınıyor olsada bir gözü de bendeydi öylece dans ettiğim sırada karşı masadan birinin beni izlediğini fark ettim
ilk başta çok umursamadım herkes izleyebilir sahneyi öylece dansıma devam ederken bir anda bakıştığım adam yanıma doğru geldi
elinde iki kokteyle "Selam" diyerek yaklaştı yanıma hemen gülümsedim "selam" dedim ben dans ederken bana uzattığı kokteylerden birini elime aldım ama içmedim öylece dans ediyordum
karşımdaki adam benim dans edişimi izliyordu sadece ismini bile bilmiyordum sorsam miki diye düşünürken ben o bir anda "isminizi bana bağışlar mısınız" dedi
neyim ben hayır kurumu mu bir kızları tanışırken kullanılmayacak cümleler BANA İSMİNİZİ BAĞIŞLAR MİSİNİZ
"Esil" gülümsedim "bende murat " dediği sırada içimden anlık koyim de tur at demek geldi hahaytt
"memnun oldum" elimi uzattim oda elimi sıkarak "memnun oldum " dedi benim gibi direk
o sırada tam kokteyli mi içecek ken biri omuzumda sertçe vurunca elimdeki bardak yere düşmesiyle sinirle geri çekilip çarpan kişiye baktım
Erva
gözlerimi devirdiğim sırada erva biraz garipti "Esil" diye seslendi sanki beni tanımaz gibi "ya kaç yıl oldu görüşmeyeli pardon görüşmemiz boyle olsun istemezdim ben seni lavaboya götüreyim gel" dediği sırada bir şey olduğunu anladım
arkama döndüğüm de murat ne olduğunu anlamaya çalışıyordu "benim lise arkadaşım üzerimi sileyim geleceğim" dedim beni ilk bi süzdü arkasına ervayı süzdü kafasını salladı sonrada
erva beni kolumdan tutarak hızlı hızlı götürürken ne olduğunu aşırı merak ediyordum
"ne oldu erva söylesene" dediğimde hızlıca girdiğimiz lavabonun kapısını kapatıp "o adam şu yıllardır peşinde oldukları arapi muratmış" neyyy neee şok içinde fal taşı gibi gözlerimi açıp sadece bakabildim öylece "kızım mal gibi durma bizim tim deki herkes burada operasyon var yani şu kulaklığı tak"
elime aldığım kulaklık o kadar küçük ki kulağımda gözükmüyor saclarıma bir daha düzen verdiğimde kulaklarım kapanmıştı "ses gelmiyor erva" dediğimde eliyle dur işareti yaptı benden 2 adım geriye gidip seslendi o sırada diğerlerinin sesi ile ervanın sesi geldi "tamam" diyerek aynaya döndüm üzerimi düzelttim
"esil bak şimdi adamı ne yapıyor ne ediyorsun ayartıyorsun anlaşıldımı" sakince nefes vererek "o iş kolay canım sonrasını ne onu söyle" erva göz devirdiğinde diğerlerinin sesleri geliyordu "yürü be esil kim tutar seni" keremin sesi duydum sadece
"adamı yukarıya çıkartacaksın bir ilaç vereceğiz adamı hemen bayıltacaksın ama ondan önce şu kamerayı al yukarıya çıktığınızda çaktırmadan bir yere koy geni açıda sizi görelim" bana uzattığı mini kamerayı aldım hemen elbisemin askılı kısmının alt tarafına sıkıştırdım
"tamam gideyim daha fazla dikkat cekmeyelim" kafasını salladığında son kez aynaya baktım bayağa iddalıydım erva ile beraber yürüyerek geldik son kez sarıldıktan sonra ayrılıp murat'ın yanına doğru ilerledim
bana murat ilk başta şüphe ile baksada gülümsedim ona karşı oda buna karşılık gülümsedi "ee nasılsın neler yapıyorsun" diye sordu "iyiyim sen" diye sordum saf saf aşko aslında seni yakalamaya geldim sen nasılsın demek vardı "bende iyiyim de buranın havası biraz baydı yukarı mı çıksak" yuh hayvan bu nasıl bi soru

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay tutulması
Teen Fiction"Sensiz yapamıyorum yaşayamıyorum..." "Neden benden uzaktasın?" cevap gelmedi bekledim bekledim sadece öylece bekledik ikimizde ama ne o konuştu nede ben