Sabırsızlık

55 15 0
                                    


...

Jungkook halâ şaşkınlığını koruyordu elindekine karşı. İnanamıyordu. Resmen oyun elindeydi. O kadar zaman sonunda içten bir gülümse sunmuştu sarışına. Mutlu olmuştu ya! Ah şimdi diyeceksiniz bu çocuk hani bunalımdaydı, çok gülümsüyor diye keza yaşadıklarından sonra hayattan sadece spor yaparak oyun oynayarak haz almaya çalışan birisi için çok normaldi. Neyse devam edelim.

Sarışın bu gülümseme karşısında ne kadar şaşırsa da kendini hemen toparlamış aynı şekilde karşılık vermişti.

Jungkook hiçbir şeyle vakit kaybetmeden odasına gidip bu elindeki oyunu oynamak istiyordu. Hyunguna teşekkürlerini ve en güzel gülüşünü sunup koşa koşa yukarı çıkmaya başladı. Jimin onun bu şapşal haline gülüyordu haliyle. Bu arada kapı çalmıştı. Bunun üzerine Jimin kimin geldiğini merak ederek kapıya ilerlemiş ve açmıştı. Açtığı gibi üzerine atlayan Jin ile birlikte yere kapaklanmaktan son anda kurtuldu.
Jimin’ in ağzından küçük bir çığlık kaçmış ve hemen cırlamaya başlamıştı : “ Ya hyung az daha ölüyordum. Biraz yavaş be. İnsanın üzerine böyle atlanılır mı?! Hayır yani biliyorsun senin yanında hobbit gibi kalıyorum az insa-“ onu durduran şey kesinlikle Jin’in Jimin’ in ağzına attığı küçük bir fiske idi.

Jin “ Lan sus. Car car başımın etini yedin. Motorun soğusun az. Ayrıca zaten kısasın düşsen ne olur yer ile aranda az bir mesafe var. “diyip katıla katıla gülmeye başlamıştı. Jimin ise gözlerini devirip kapıyı kapatmadan sinirli bir civciv gibi salona geçmeye başlamıştı. Sonunda Jin ‘ in kahkahası bitmiş o da kapıyı kapatıp içeri girmişti.

  Gözler küçük tavşanını ararken Jimin :“ Hyung o yukarı çıktı. Yeni bir oyun almıştım ona. Çok heyecanlandı bir görsen. İlk defa onu öyle gördüm Hyung. “ demiş ve Jin ‘ in meraklanmasını sağlamıştı ama ondan önce hyungu birazcık kızacaktı sanki. Jin “ Lan biz bu çocuğu sosyalleştirmeye çalışıyoruz sen de gittin yeni bir oyun mu aldın? Tanrım sen bana sabır ve-. Dur bir dakika sen az önce çok mutlu oldu mu dedin? Woah nasıl bir oyun ki o? O oyun almamıza rağmen hiç böyle tepki verdiğini hatırlamıyorum. “ diye söylenip ardından sevinmişti.

Bunlar aşağıda yaşanırken Jungkook elleri titrek bir şekilde oyunu incelemiş ve oynamak için sabırsızlanmıştı. Tam oyunu takacakken hyungu onu aşağı çağırmış heyecanı yarım bir şekilde gitmek zorunda kalmıştı.

Jungkook Jin’i görünce hoşgeldin demiş ve yanlarına oturmuştu. Saatler süren sohbetin ardından, ki Jungkook’un aklı halâ oyundaydı bu yüzden konuşulanları pek dinlememişti, yemekler yenilmiş Jin hyungları gidince kendi odalarına çekilmişlerdi.

Jungkook’un aklından çıkmayan oyun onu sabırsızlandırsa bile çok uykusu olduğu için hemen sabah olmasını umarak yatağına geçtiği gibi uykuya dalmıştı.

Oysaki bilseydi eğer oyunun onun ciddi anlamda hayatını değiştireceğini bu isteği belki de hiç olmazdı ya da belki de olurdu? Hım, kim bilir?

...
Oy vermeyi unutmayın lütfen
Yorumlarınızı bekliyorum. Olaylar 5.bölümden sonra tamamen başlar gibi. O yüzden şans verip beklemede kalın ki bu arada da oy yorumlarınızı eksik etmeyin. ^^<3

LAST GAME / TAEKOOK ≮Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin