drive | minsung |

26 | hyunjin saçını kesim mi?|

Aböö gelmişiz 26. Bölüme smut yok😮(yok ki) kenkeler bu bölüm normal yazdığım bölümlere göre daha uzun ayrıca bir bölüm daha atıcam ama biraz geç olabilir ister bu akşam ister yarın okuyun

iyi okumalarrr

-

Bir yandan otobüs sarsarken bir yandan da iki yanımda düğündeymişcesine oynayan felix ve beomgyu ikilisi vardı. Ruhum çekilmiş gibi ortalarında put gibi duruyordum ve en önde oturduğu için aynaya yansıyan minho'yu izlemeye çalışıyordum. Şöför bize doğru bir bakış atarak iç çektiğinde birden bire halay çalmaya başlamıştı.

"Şemmame aç lan!"

Onlara göz devirerek yanlarından kalktığımda anın çoşkusuyla fark edilmemiştim. Tutunarak hızlıca öne doğru ilerlediğimde birden fren olması ile tuttunamamış ve dengemi kaybetmiştim. Kendimi birden tanımadığım birinin kucağında bulurken ikimiz de şokla birbirimize bakıyorduk.

"Pardon."

Ayağa kalkmaya çalışıren dengemi sağlayamamış ve yeniden kucağına düşmüştüm. Utançtan kıpkırmızı olurken biri tarafından bileğim sertçe tutuldu. Başımı kaldırmam ile karşımda minho'yu gördüğümde gözlerim kocaman olmuştu. Tüm otobüs silinirken sadece minho'ya odaklanmıştım.

"Otobüs hareket ederken ne diye ayağa kalıyorsan."

Kalkmama yardım ettiğinde birkez daha kucağına düştüğüm kişiden özür dilemiştim. Beni öne doğru ilerlettiğinde cam kenarındaki boş koltuğa baktım. O bana asla bakmıyorken dudaklarımı birbirine bastırmış ve içimde yeşeren umutlarla yanına oturmuştum. O da yanıma oturup telefonuna gömüldüğünde derin bir nefes verdim

"Lan jisung kayıp!"

Arkadan gelen ses ile gözlerim büyürken oturduğum yere iyice sinmiştim. Ne diye fark ettiler ki şimdi?

"Öndeyim ben!"

"Önde ne bok yiyiyorsun gelsene!"

"Yok!"

Beni boş verip coşmaya devam ettiklerinde bir 10 dakika kadar sonra biraz daha sakinleşmişlerdi. Hüzünlü müzik ile hayatı sorgulayışa geçtiklerinde kafam öyle bir rahatlamıştı ki. Muavin sakinliği fırsat bilerek servis yapmaya başladığında en önde olduğumuz için ilk bizim önümüzde durmuştu. İçinde çok sevdiğim kakolu keklerden olduğunu görünce hemen bir paket almıştım. Üstüme dökeceğimi bildiğim için içecek almazken sadece aldığım kek ile yetinmiştim. Minho da aynı kekeden aldığında muavin arkaya ilerlemişti.

Keki açarak cama döndüm ve dışarıyı izleyerek yemeye başladım. Bir süre sonra kekim biterken birden gelen cesaret ile ona doğru dönmüştüm. Bana baktığını görmem ile şaşırmıştım. Elindeki kapalı kek pakedini bana uzattı.

"Senin için almıştım."

Kaşlarımı kaldırıp elindeki keki aldığımda hemen gözlerini benden çekmişti. Keki tuttuğum elimi indirdim.

"Bütün bu olanlardan önce nasıl biriydin?"

Bir anlığına gülümsediğine şahit oldum o an. Gözlerini yere indirdi ve dudaklarını araladı. Benimle konuşacak olması heyecanlanmamı sağlarken tamamen ona dikkat kesildim. Tam konuştuğu anda arkadan bir müzik sesi gelmişti.