Tek bir notadan ibaretti bazen yaşam.
Düş kurardık, notasız, rüya gibi.
İlham kaynağımız olurdu.
Yüreğimin kapılarını aralardım sana.
Şarap kızılında, gün batımında...
Dünya'yı getirirdim ayaklarına.
Denizlere dökülürdü göz yaşlarım.
Okyanus olurdu,
Çirkin bedenlerimizi kaplar, damla damla yuva olurdu kirpiklerimize kadar.
Çok ürkek konuşan şairdin sen gönlümde, hayalimde.
Hem kraldın, sarayların vardı, benimde kalbimde kocaman bir taht.
Umutsuzdum ama;
İçimde depremler oluyordu, çok korkuyordum tahtın yıkılacak diye.
Yoruluyordum, hata yapıyordum, farkındaydım ama senin ölüme yaklaşman çok büyük bir kaos yaratıyordu içimde.
Cahildim, kör'de, nefsime hakim olamayacak kadar güzeldin sen.
İlham kaynağım olur, yapraklarını dökerdim kağıtlara.
İntihar sebebimdin aslında, güneşin batışı gibi, baharın bitişi gibi, vakiti gelen her şeyin bitişi gibi.
Cesur değildim, gökkuşağının yedi rengini göremedim hiç.
Hissizleştirdi hayat beni, yordu, ezdi gitti genç bedenimi.
Hayattan bıktım belki ama, beğnimdeki tek notayı asla unutmadım.
Nota yaşam kaynağıydı çünkü.
Notasız yaşayabilirmi ki insan?Not: Yorumlayıp oylarsanız çok mutlu olurum. Hepinize şimdiden çok teşekkür ederim :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kır Papatyası
ChickLitMerhaba arkadaşlar. Burada kendi şiirlerimi ve yazılarımı yayımlamaya karar verdim. İlk yayımladığım şiirin ismini genel olarak kullanmak istedim. Umarım beğenirsiniz...