Yine sabah alarmın o sinir bozucu sesi ile uyandım.Hergün boş bir tavana bakıp uyanmak gerçekten çok sıkıcıydı.Kalktım ve günlük rutinimi yaptım ve evden çıkıp restorana gittim.Geldiğim zaman mutfağa giderken görevlilerden biri bana seslendi ve şöyle dedi:
"Abbiamo ospiti molto speciali per la serata, capo, il capo ci ha detto di prepararci bene.(Akşama çok özel misafirlerimiz var şef.Patron iyi hazırlanmamızı söyledi.)"dedi.Bende
"Okey" dedim.Ve mutfağa gittim.Adamların akşam için istediği menüyü hazırlamaya başladım.Çok zor bir menü değildi o yüzden kolaylıkla hazırladım.Akşam oldu ve masa tamamiyle hazırdı.Ben ise yemeklere son kez parmesan döktüm.
Yaklaşık yarım saat sonra misafirler geldi.En önlerinde boyu 1.90 'dan uzun yapılı bir adam vardı. Onun yanında ise yaşı elliden fazla olan yaşlı biri duruyordu ve onların arkasında da şık giyimli birçok kişi vardı.Onların arkasında ise kaç tane olduğunu sayamadığım yüzlerce koruma vardı.
Hepsi içeri geçti ve masaya oturdular.
Sonra garsonlar yemekleri götürmeye başladılar.Ben ise mutfakta diğer yemekleri kontrol ediyordum.Başlangıç yemeğini garsonlar masaya koydular ve herkes yemeğe başladı.Şunu söylemem gerekiyorki masadaki herkes bence birbirinden nefret ediyordu.Çünkü herkes birbirine hiç samimi olmayacak şekilde gülüyordu.
Yani bende çok samimi bir insan değilim ama en azından onlar gibide ikiyüzlü değilim.
Ama içeriye ilk giren o kaslı adam diğerleri gibi değildi.Onların aksine sahte gülümsemiyordu.Sadece ciddi bir şekilde oturmuş yemeğini yiyordu ve arada sırada çok kısa cümleler kurarak konuşuyordu.
Böylece uzun bir vakit geçtikten sonra son yemeği garsonlar masaya götürdü.
Herkes yemekleri çok beğenmişti ta ki o kaslı adam içine parmesan koyduğum yemeği yiyene kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Parmesan Peyniri
Diversosİtalya'da bir restoranda gelen müşterinin yemeğine parmesan koydum.En fazla ne olabilir ki?