THE HOME | Taekook

²

"Şey şu siyah kapılı odada duvarda seni görüyorum yazıyor.
Ne o, kim yazmış onu?" Jungkook, yukarıda gördüğü yazı üzere aşağıya inmiş bunu emlakçıya sormuştu.

"Ha? Ne? Hangi oda dediniz?" Adam hafif paniklemiş ve Jungkook'un ne dediğini anlamaya çalışıyordu.

"Üst katta zaten tek siyah kapılı oda var o odada duvarda bir yazı vardı onun nedeni ne?" Diye sorusunu yinelemişti Jungkook.

"Haa, o mu, o eski kiracıların çocuklarından biri yapmış olmalı çok yaramaz çocukları vardı da bilirsiniz yerlerinde durmazlar haylazlar." Dedi adam. Paniklemiş gibi bir hali vardı. Ama Jungkook o an bunu önemsememişti çünkü aklı yeni evine taşınmanın heyecanındaydı.

"Oh pekâlâ."

_

"Siktir, siktir Jungkook heyy!" Jimin telaş içinde koltuktan fırlamış Jungkook'un olduğu koltuğa doğru uçmuştu resmen.

"Kolumu kırdın aptal." Dedi Jungkook sinirle.
"Jungkook o ev hakkındaki şu haberi okumalısın. Çok korkunç.

"Off Jimin sıkılmayacaksın değil mi evimi kötülemekten." Dedi Jungkook arkadaşına.

"Ya sıçacağım evine oku şunu."
Dedi elindeki telefonu Jungkook'un gözüne sokarak.

________
www.gercekhaber.com.kr

Busan'ın kıyılarındaki o ıssız bucaksız eve taşınan karı koca parçalanmış bir şekilde evin çevresindeki ormanlık alanda bulundu. evli çift iki ay önce eve mutlu bir yaşam sürmek için taşınmıştı ama umdukları gibi olmadı, evin yakınlarında ölü bulundular.

Haberin devamı için tıklayınız...
_________
Jungkook haberi okuduktan sonra karınını tuta tuta kahkaha atmaya başlamıştı.
"Jungkook delirdin mi ne gülüyorsun??!" Dedi Jimin şokla.

"Ya Tanrı aşkına Jimin haber sitesinin a-adına baksana adında hayır yok ayh." Jungkook kahkahasını arasında açıklamıştı.

"Ne var ya adında gerçek haberler veriyorlarmış işte aa." Dedi Jimin göz devirerek.
"Ah benim saf arkadaşım." İnanma şöyle şeylere artık. Hem haberde karı koca diyor ama ben emlakçıya sorduğumda eski kiracıların çocuklarının olduğunu söyledi demekki yalan inanma artık." Dedi Jungkook emlakçıya inanmıştı.

"Off Jungkook oraya gidince götün sikilecek benden söylemesi." Dedi Jimin içinden bunların gerçek olmamasınu umuyordu Tanrı aşkına arkadaşını parçalanmış bir şekilde görmek en son isteyeceği şey bile değildi!

"Jim yarın yeni evime taşınacağım artık deme böyle şeyler."

_

"Oyy bebeklerim sizi taşırken incittim mi özür dilerim." Dedi Jungkook. Evi taşımayı bırakın düzmüştü bile! Şimdi de taşıdığı esnada incittiği çiçeklerinden özür diliyordu sonuçta artık ona ev arkadaşlığı yapacaklardı.

Evi temizleyip taşınmıştı evi şimdiden gerçekten sevmişti. O haberlere inanmayıp geldiği için mutluydu.

Saat akşam yemeği vaktini geçmişti bile "oh karnım gurulduyor." Dedi Jungkook gülerek hızla çiçekleri sulayıp mutfağa ilerledi.

İki ramen paketi çıkartıp küçük bir tencereye su doldurmuştu.
Suyun ısınmasını beklerken ramenin paketini ve sosları açmaya çalışıyordu.

Bir ses.

Tam o anda bir ses duymuştu. Hızla arkasına baktı. Ama kimse yoktu. Böyle şeylerden korkan biri olmadığı için işine devam etti.

Yine bir ses.

Sesin geldiği yöne bakınca bir şey görmüyordu.

Balkon kapısının dışınca bir şeyin kırılma sesini duydu. Yerinde sıcrarken merakla o yöne ilerledi içinde ciddi manada bir korku ailesi vardı. Sonuçta o bu evde tekti ve dışardan bir şeyin kırılma sesi gelmişti? Korkacaktı tabii.

Jungkook yavaş ve sakin adımlarla mutfağın kapısına ilerledi, mutfak kapısı arka bahçeye bakıyordu.

İlerledi.

İlerledi.

Ve,

Bahçeye çay veya kahve içerim diye koyduğu küçük bir masa iki sandalye ve üstüne koyduğu vazo. Ama vazo yerdeydi. Kırılmıştı. Bunu kimin yaptığını düşünürken ve paniklerken ağacın arkasında ve Jungkook'a korku ile bakan küçük siyah kediyi fark etti.

"Ohh sen mi bunu kırdın bücür, korkuttun beni." Dedi kediye doğru kedide korkmuştu.
Ama Jungkook kediye bir şey yapmamıştı ki kedi neden korkmuştu?

"Küçük yaramaz seniii." Diyerek mutfağa işinin başına ilerledi.
Yine tezgahın başına geçip paketleri açmada devam etti.

Paketleri açıp kaynayan suyun içine ramenleri attı. Cidden fazla acıkmıştı. Karnı neredeyse zil çalıyordu. O karnını doyurma derdindeyken bir anda dəzgah ile bir şey arasında sıkışıp kalmıştı.

Kafasını arkaya çevirdiğinde kimse yoktu. Ama oraya çivilenmiş gibi de kımıldayamıyordu tabiri caizse sanki biri arkadan ona dayanmıştı, abanmıştı.

Jungkook o an tekrar korkuyu hissetti ama milim kımıldayamıyordu sadece kafasını sağa sola çeviriyor, bağırmaya çalışıyor -her ne kadar bağıramasa da- bunları yapabiliyordu.

Jungkook'dan (çünkü böyle duyguları daha rahat anlatabilirim.)

Arkamda biri vardı kesinlikle arkamda biri vardı, Tanrım!

Sırtıma abanmış ve beni tezgah ile arasına sıkıştırmıştı. Ama arkama kafamı çevirdiğimde -vücudumu çeviremiyordum-
Kimsenin olmadığını görüyordum.

Arkamdaki kişinin nefesini kulağımın arkasında hissettim ciddi manada titriyordum.

Arkamdaki her ne ise cidden korkudan altımı ıslatacaktım.
Cin miydi? Ya da şeytan?
Tanrım sen bana yardım et
İçimden bildiğim bütün duaları okuyordum. Arkamdaki kişinin elleri ince belimi bulmuştu sanki.

Sanki orayı okşuyordu.

Ben neden bağıramıyor, konuşamıyordum? Ben neden bir tepki veremiyordum?
Korkudan mıydı, yoksa insan üstü bir güç müydü bunu yapan?

"Çok güzel kokuyorsun."

***
Kontrol etmeden atıyorumm
Hata varsa affoluna

Neyssee

Instagram: taeggukshhii
Takip ederseniz sevinirimm

Öpenziii💋