olayli gun.

67 7 0
                                    

Aylar sonra yeni bölüm.. oy verip takip etmeyi unutmayinn

                          -Tuanadan-
Resmen 6 adam Çağan'a saldırıyordu. Çağan da hepsine birer birer vuruyordu ama aynı zaman da dayak da yiyordu tabii. Daha fazla dayanamayıp, kavgaya karışarak çağan'ı geri çekmeye çalıştım.

"Çağan tamam sakin ol! Hadi gel gidelim." Diyerek Çağan'ı çekmeye çalışıyordum.

"Ya bırak Tuana ya! şunların haddini bildireyim" Dedi ve benden silkelenerek kavga etmeye devam etti. Adamlardan biri Çağan'ın kaşını da yarınca tüm gücümle Çağan ve Korumanın arasına geçtim.

"Tamam! Yeter bu kadar dayak yediğin, gel gidelim." Bir yandan Çağan'ı sürüklüyor, bir yandan onun bagirismalarini duyuyordum. Gereksiz sinir yapmıştı.

"Niye geri çekiyorsun beni? Ben daha bitirmemistim." Diyip yakasını düzeltti.

"Ya boş yere sinir yapıyorsun ne gerek vardı." Diyip dövülmüş suratına baktım.

"Ya seni yere attılar ne demek ne gerek vardı?" Bağırıyordu, ne yapmaya çalışıyordu bu salak?

"Ya sanane benden! Sen niye karışıyorsun benim işime?" Sinirlenmiştim. Boş yere benim için dayak yenilmesine alışık değildim.

"Çünkü ben seni-" dedi ve yarı da kesti.

"Çünkü ben seni ne? Söylesene?"

"Önemsiyorum." Demesiyle gözlerinin kaçırması bir oldu.

"Ne? Ne demek önemsiyorum?"

"Ya Tuana gidelim mi artık?" Önden önden arabaya doğru gitti, uzatmadan onu takip ettim.

Yarım saat sonra evimin önünde arabayı durdurdu. Tam inicekken yol boyunca aklıma takılan o soruyu sordum.

"Sen böyle mi gidiceksin eve?" Her yeri yarılmıştı.

"Bakarım ben bi' çaresine, hadi sen gir içeri." Bu halde onu birakamazdim.

"Bak yanlış anlamanı istemiyorum ama en azından yaralarını temizleyelim, böyle bırakamam seni."

"Ayıp olmaz mı sizin kilere?" Ona yolda bizim kilerden bahsetmiştim, yoksa aynı konudan konuşup yine kavga edicektik.

"Ya yok nolucak, hem Yağız da çok sevinir gelirsen." Büyük uğraşlar sonunda binaya sokmayı basarmistim, 2 kat çıktıktan sonra zile bastım.

Leya beni görünce direk sarıldı.

"Hoşgeldin Tuanamm" Dedi, tam Yağız'a seslenicekti ki yanımda ki Çağan'ı gördü. Önce şok oldu, sonra kibarca 'hosgeldin sende' diyerek içeri geçti, tabi bizde.

Yağız tuvalete gitmiş olucaktı ki, biz salona geçince anca geldi.

"Hoşgeldin Tuana." Diyerek gülümsedi ve Çağan'a baktı.

"Merhaba ben Yağız, sende hoşgeldin."

"Gençler bu Çağan, bugün ufak bir aksilik yüzünden eve çağırdım, kendisi benim yüzünden dayak yedi de." Dedim ve gözlerimi kapattım, verecekleri tepki yüzünden.

Tam tahmin ettiğim gibi, ikisi de "ne?" diyip hem bana hem de Çağan'a baktılar.

"Sakin olun, siz sormadan ben soylim bana bisey olmadı-" Derken Çağan sözümü kesti.

"Korumaların seni yere atması hariç."
demesiyle hem sinirlendim, hem de yine gözlerimi kapattım, Yağız ve Leya'nın ayağa kalktığını hissettim.

"Tuana ne diyo bu?"

"Ne yere atması Tuana?"

"İyi misin sen hem?"

İkisi de beni soru yağmuruna tutunca gözlerimi açıp konuşmaya başladım.

"Sakin olun, ben iyiyim, sadece hafif bi düşme."

"Kolun çizildi Tuana, ne demek hafif?" Bu çocuk beni delirtmek için dünyaya yaratılmış olmalıydı.

"Çağan bı sussan mı acaba artık?" Bu sefer cidden sesim gür çıkmıştı.

"Tuana senle bi konuşalım mı, gel bi mutfağa." Leya sözünü bitirip mutfağa ilerledi. Oldukça sinirliydi.

"Ben bi gidiyim en iyisi, birazdan gelirim." Giderken Yağız'ın Çağan'a sorular sorduğunu duydum.

Mutfağa girince Leyaya çarptı gözüm, o pamuk yüzlü kız iki dakika da sem sert olmuştu, bu sefer cidden kızmıştı galiba.

"Tuana bana anlatman gereken bişey var mı?" Diye sorunca karşısına geçtim. Mecbur herşeyi anlaticaktim. Marketten başlayarak, haber olayını da gecmeyerek herşeyi anlattım.

Anlattığım her cümleye sasirsa da lafımı bolmeden beni dinledi.

"Bana ne zaman söylemeyi dusunuyordun? Biz seninle kardeş değil miyiz?"

"Ya leyosum tâbi ki kardeşimsin. Ama firsatim olmadı, hatta yarın anlaticaktim." Diyip sarıldım. O da bana sarıldı. Yumusamisti.. bu kızı çok seviyordum.

"Tamam tamam, ama bir daha saklama tamam mı?"

"Tamamm." Dedim ve içimi kemiren şeyi Leyaya söylemek için başımı kaldirdim. Hemen anladı başka biseyin daha olduğunu.

"Başka bisey daha var dimi? Dinliyorum."

"Leya tüm bunlar olurken ben olmasından en korktuğum şeyin olmasından şüphe ettim. Çağan 5 sene önce ki çocu-" dedim ama leya sözümü kesti.. bu konuyu açmayı sevmiyordum ama mecbur olunca söylemekten kacamadim.

"Saçmalama Tuana. Bu konularla canını sıkma, koca dünyada tekrar karşımıza çıkmış olamaz. Hadi içeri geçelim." Tamam diyip içeri gececekken Yağız kapı da göründü.

"Kızlar uzun zamandır yoksunuz, bisey mi oldu diye yoklamaya geldim, bu arada herşeyi öğrendim, Tuana sonra konusucaz bu konuyu."

"Ya ikiz soylicektim vallah ya"

"Tamam tamam hadi içeri geçelim."
Işığı kapatıp içeri geçtik.

Uzun zaman sonra yeni bölümm, oy vermeyi unutmayınnn.💖

diğer yarımım.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin